Koronadan korunmak için kullanılan maskelerin durumu ne?
"Salgından korunmak için maske üreten bir fabrikadan bahsediyorum. Kim kimi nasıl ve ne şekilde koruyor bilmiyorum. Kızım bu işyerinde hastalandı."
Kaynak: Rawpixel
Nevruz MERSİN
Tuzla/İstanbul
Geçtiğimiz günlerde çalıştığımız işyerinde bulunan gece bekçisinin karantinaya alındığını öğrendik. Duruma dair kendisiyle iletişime geçtikten sonra, aklımızda şu soru da belirdi: “Koronadan korunmak için kullanılan maskelerin durumu ne?”
Geçtiğimiz yıllarda emekli olan fakat yaşadığı ekonomik sıkıntılar ve aldığı emekli maaşının yetersizliği yüzünden çalışmaya devam eden işçinin anlattıklarını sizinle paylaşıyorum: “Deri yan sanayide bir tekstil atölyesinde çalışan kızımın işyeri, Kovid-19 salgını nedeniyle maske üretimi yapmaya başlamıştı. Kısa bir süre önce bir iş arkadaşının ateşinin yükselip hastaneye götürüldüğünü ve kimseye hiçbir açıklama yapılamadan üretime devam ettiğini anlatmıştı. Geçtiğimiz günlerde aynı şey kızımın da başına geldi. Öksürükle birlikte ateşinin de yükseldiğini fark edince onu da hastaneye götürmüşler. Sonra da bize haber verdiler. Salgından korunmak için maske üreten bir fabrikadan bahsediyorum. Kim kimi nasıl ve ne şekilde koruyor bilmiyorum. Kızım bu işyerinde hastalandı. Hastaneye gittiğimizde durumun çok ağır olmayıp herhangi bir kronik hastalığı da olmadığı için tedaviyi evden yapacaklarını söylediler. Yatarak tedavi olmak yok. Çünkü yeterli yatak ve tedavi malzemesi yok. Hastanede yalnızca durumu çok ağır olanlar tedavi olabiliyorlarmış.
Eşim ve ben de risk gurubu içerisindeyiz. 25 yaşındaki kızım bu hastalığa yakalanmışken aynı ev içerisinde bize bulaşmış olma ihtimali de oldukça yüksek. Ben şeker hastasıyım. Bunun için test yaptırmak istediğimizi söyledik. Hastanenin bize verdiği cevap ise ellerindeki test kitinin sınırlı olduğu herhangi bir belirti olmadan test yapabilme olanaklarının olmadığıydı. Evde karantinadayız ve sürecin nasıl ilerleyeceğine dair bir fikrimiz yok. Birkaç gün sonra kızımın kontrollerini yaptırmak için yeniden hastaneye gideceğiz. Kendimizi karantinaya almak zorunda kaldık. Şimdilik yapabildiğimiz yalnızca bu. Kimseyle temasa geçmeden evde oturup süreci atlatmaktan başka çaremiz yok.”
Rüzgâra karşı
Sermayeye ‘Çayırhan’ mezadı: Stratejik kurumları üç kuruşa satıyorlar
Tek adam yönetiminin ülkeyi nereye getirdiğinin bir haftaya sığan fotoğrafıdır!
‘America’ mı, ‘Amerika’ mı?
Yargılama sürelerini kısaltmak iktidarın görevi
150. Yazı - Üçüncü Mektup
