Denizlili emekçiler: 1 Mayıs'ta taleplerimizi haykıracağız
"Denizli'den Belediye-İş, Tüm Bel-Sen ve Mimarlar Odası yöneticileri de 'Meydanlarda olamasak bile taleplerimizi haykıracağız' dedi."
Fotoğraf: Evrensel
Hilmi MIYNAT
Denizli
Salgın koşullarında İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ı alanlarda kutlayamayacak olmanın üzüntü yarattığını belirten Belediye-İş Denizli Şube Başkanı Uğur Cihan, “Ancak 1 Mayıs mücadele ve dayanışma anlamını yitirmedi. Bulunduğumuz yerlerde taleplerimizi duyuracağız” dedi.
Salgının patronlardan çok işçileri etkilediğini ifade eden Belediye-İş Denizli Şube Başkanı Uğur Cihan, “Sağlık emekçileri kadar olmasa da belediye işçilerinin de salgınla mücadelede önemli bir yeri var. Hijyenin ön plana çıktığı salgın sürecinde kentin temizliğini biz belediye işçileri sağlıyoruz. Ne yazık ki bu hizmetin karşılığı Meclisten geçen torba yasa ile toplu sözleşme hakkımızın gasbedilmesi oldu. Denizli’de 6 ilçede örgütlü olmamıza rağmen toplu iş sözleşmesi hakkımız yasayla askıya alındı” diye konuştu.
Yasa ile işçinin mücadele aracı grev hakkının elinden alınmasına tepki gösteren Cihan, “Salgın dolayısıyla rant projelerinden vazgeçmeyenlerin, milyarlık ihaleleri yandaş müteahhitlere verenlerin, sıra emekçinin sözleşmesine gelince akıllarına gelen ilk şey yasaklamak oluyor” dedi.
Hemen her gün tüm ilçelerdeki üye işçilerle görüştüklerini belirten Cihan, “Geçmiş yönetimin zorla üye yaptığı yandaş sendikada yıllar geçiren bir işçi olarak sendikalı olunduğu halde muhatap sendikacı bulamamanın ne demek olduğunu bilirim. O yüzden tüm işçi arkadaşlarla görüşüp durumlarını tartışma gayreti içerisindeyiz. Maske konusunda da gerek işçi gerek belediye başkanlarıyla sıkı iletişim halindeyiz. Örgütlü olduğumuz belediyelerde personele maske dağıtımı yapılıyor. Maske ülkenin genel sorunu fakat yine de belediye başkanlarımız imkanlar dahilinde işçi arkadaşlarımıza maske temininde hassas davranıyor” dedi.
‘TALEPLERİMİZİ DUYURMANIN ÇABASI İÇERİSİNDE OLACAĞIZ’
Salgın sürecinin 1 Mayıs mitingine engel teşkil etmesinin üzücü olduğu ifade eden Cihan, “Fakat 1 Mayıs mücadele ve dayanışma anlamını yitirmiş değil, işçilerin taleplerini iletmesi açısından önemini koruyor. Denizli’de binden fazla üyemizle 1 Mayıs coşkumuzu sınıfın gövde gösterisi olarak alana yansıtma hayali içindeydik. Elbette 1 Mayıs coşkusunu miting alanına yansıtmak isterdik fakat miting olmasa da işyerlerimizde 1 Mayıs’ı tartışmak ve taleplerimizi duyurmanın çabası içinde olacağız. Salgın dolayısıyla çıkan sözde işçi dostu özde işçi düşmanı yasa, hak gasbı yaşatsa da salgın mücadeleyi sürdürmemize engel olamaz” ifadelerini kullandı.
‘TORBA YASAYA KARŞI BİRLİK OLMALIYIZ’
Belediye-İş Sendikası Denizli Şubesi Mali Sekreteri ve Merkezefendi Belediyesi Çalışanı İsmail Tanberk de “1 Mayıs’ı emekçilerle meydanda kutlayamayacak olmanın üzüntüsünü yaşıyoruz. Bu üzücü ve sarsıntılı günler mayısta açan çiçekler gibi haziranda meyvesini verecektir” dedi.
Tanberk, süreci dayanışma içinde atlatabilmek, üyelerinin sağlıklı bir ortamda çalışabilmesi için yöneticilerle sürekli iletişim içinde çalıştıklarını söyledi. Meclisten geçen torba yasayı da eleştiren Tanberk, “Pandemi nedeniyle mağdur olan tüm emekçi kardeşlerimizin sorunlarının çözümü için bütün meslek odaları, sendikalar ve diğer sivil toplum örgütleri bir araya gelerek torba yasa ile mağdur edilen emekçilerin mağduriyetlerinin giderilmesi için çalışmalar başlatmalı, hükümetin aldığı bu kararın düzeltilmesi için gereken gayreti göstermelidir” diye konuştu.
Merkezefendi Belediyesi iştiraki olan Mertaş AŞ’de çalışan bir işçi ise “Yapılacak toplu sözleşme ile çalışma saatlerimizde, sosyal haklarımızda ve ücretlerde düzelme olacağı için çok mutluyduk. Mertaş’ta sözleşmeli personel bir saat fazla çalışıyor o düzelecekti. Torba yasa bu umutları erteledi ama geçmişte yaşanan işçi kıyımları olmayacak. Sendikalı olmak, muhatap bulmak güven verici” dedi.
1 MAYIS AFİŞİ ALTINDA MANİFESTO OKUNABİLİR
İşçi ve emekçilerin taleplerini dile getirdiği Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken Tüm Bel-Sen ve Mimarlar Odası Denizli Şubeleriyle salgını, yaşanan hak kayıplarını ve 1 Mayıs’ı konuştuk. İşsizlikten, önlemlerin alınmamasına kadar emekçilerin yaşadığı sorunlara dikkat çeken şube başkanları, talepler için mücadelenin süreceğini belirterek “1 Mayıs’ta meydanlarda olamayacağız ama taleplerimizi haykıracağız” dedi.
İnşaat sektöründe tehlike çanları çalındığını, yeni proje üretiminin 15 yıl öncesinin rakamlarına geri döndüğünü aktaran TMMOB Mimarlar Odası Denizli Şube Başkanı Mehmet Serdar Alayont, bu yıl da koronavirüs sebebiyle bu rakamların daha da aşağı inmesinin beklendiğini söyledi. Proje üreten serbest mimarlık bürolarının büyük bir çoğunluğunun işyerlerini geçici süreyle kapattığını, işyerlerinde çalışan mimarların bazılarının ise işverenleri tarafından ücretsiz izne çıkarıldığını kaydeden Alayont, mimarlık ofislerinin bir kısmının ise kısa çalışma ödeneği başvurularının reddedildiğini söyledi.
"GENÇ MİMAR İŞSİZLİĞİ ARTIYOR"
Plansızca açılan ve yeterli öğretim görevlisine sahip olmayan devlet ve vakıf üniversitelerinden her yıl 8 bine yakın mimar mezun olduğu bilgisini veren Alayont, sektördeki daralmayla da beraber genç mimar işsizliğinin had safhaya ulaştığını, salgının işsizliği daha da artıracağını ifade etti. Alayont, bu koşullar nedeniyle genç mimar ve mühendislerin devletin belirlediği asgari ücretin bile altında rakamlarla çalıştırıldığına dikkat çekti.
Şantiyelerdeki durumu da değerlendiren Alayont, “Yapısı itibariyle şantiyelerde sosyal mesafeyi sağlamanın imkanı yok ve bu durum bulaşma riskini daha da artırıyor. Salgının yayılmasını engellemenin adımlarından biri de acil durumda olmayan inşaatların hemen durdurulması ve çalışan işçilerin maaşlarının devlet tarafından karşılanmasıdır” diye konuştu.
İşçilerin Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’a ilişkin de konuşan Alayont, şunları söyledi: “Umudun ve dayanışmanın en güzel günü olan 1 Mayıs yaklaşırken, işçilerin başta sağlık olmak üzere tüm sosyal haklara eksiksiz olarak kavuşması için var gücümüzle mücadelemize devam etmeliyiz. Belki bu 1 Mayıs’ta meydanlarda olamayacağız ancak insanlığın düşmanının virüs değil kapitalizm olduğunu evlerimizden de haykıracağız.”
Tüm Bel-Sen Denizli Şube Başkanı Serkan Deniz Özkan çalışma koşullarına ilişkin şunları söyledi: “Yerel yönetimlerde, özellikle belediyelerin halkla en çok yüz yüze çalışılan kesimlerinde (abone, tahakkuk, zabıta vb.) birçok belediye ve su kanal idaresinde personel yetersizliği nedeni ile dönüşümlü çalışma zar zor yapılırken, zabıta birimlerinde kolluk kuvveti sayıldıklarından dolayı dönüşümlü çalışma uygulanmıyor.”
Tüm Bel-Sen Denizli Şubesi olarak, salgın kapsamında alınması gereken önlemler ile ilgili görüş ve önerilerini nisan ayının başında belediyeler ile paylaştıklarını aktaran Özkan, ancak şimdiye kadar bir geri dönüş olmadığını belirtti. Özkan belediyelere iletilen taleplerden bazılarını şöyle sıraladı: “Salgınla mücadele kriz masaları oluşturulması, zorunlu olmayan hizmet ve ihalelerin salgın boyunca ertelenmesi, risk gruplarındaki emekçilerin salgın boyunca ücretli izinli sayılmaları, bir maaş tutarında risk ikramiyesi verilmesi, temizlik, zabıta ve itfaiye emekçilerine kimyasal atık ve hastalıktan koruyucu özel kıyafet ve ekipman sağlanması…”
1 Mayıs’a dair KESK Şubeler Platformu olarak KESK merkezinden gelecek kararı beklediklerini belirten Özkan, “Bununla birlikte, yapılan toplantıda, kitlesel olmasa da, Şubeler Platformu ve isteyen sendika yöneticilerinin katılacağı, fiziksel mesafe de korunmak kaydı ile 1 Mayıs afişi altında 1 Mayıs Manifestosu’nun okunması şeklinde bir eylem örgütlenebileceği görüşüldü. Bu konuda henüz bir karar verilmedi” dedi.