Tavas'ta şirket termik santralde, Denizlililer yaşam hakkında ısrarcı
Denizli’nin Tavas ilçesi Avdan Mahallesi'nde kurulmak istenen termik santrale Denizli Barosu ve Büyük Menderes İnisiyatifi tepki gösterdi.
Fotoğraf: Pixabay
Hilmi MIYNAT
Denizli
Denizli’nin Tavas ilçesi Avdan Mahallesi'nde kurulmak istenen termik santrale ilişkin Denizli Barosu ve Büyük Menderes İnisiyatifi tepki gösterdi. Birkaç yıldır gündemde olan, başta mahalle sakinleri olmak üzere çevrecilerin ve diğer mahalle sakinlerinin karşı çıktığı termik santralin kurulabilmesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ÇED raporunun nihai halini kamuoyu ile paylaştı. Denizli Barosu Başkanı Müjdat İlhan, "Zeytin ağaçlarımızı korumak için mücadelemizi, hukuksal desteğimizi sürdürerek ağaçlarımızın takipçisi olacağız" dedi.
Denizli Barosu Yönetim Kurulu ve Denizli Barosu Kent ve Çevre Komisyonu adına açıklama yapan Baro Başkanı Müjdat İlhan, “Termik santraller, çevreye verdikleri zarar ve tahribatlar nedeniyle hem insan sağlığını hem de çevre sağlığını tehlikeye atmaktadır. Denizli’de ilk olarak Tavas’a bağlı Avdan Mahallesi’nde kurulmak istenen termik santralin, hem insan sağlığını hem de çevre sağlığını tehdit etmesi açısından açılması uygun görülmemektedir” dedi.
İlhan, "Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 11 Nisan 2019 tarihinde yapılan açıklama ile Türkiye'nin 1990 yılında 4 ton olan kişi başına sera gazı salınım miktarının 2017 yılında 6,6 tona yükseldiği belirtilirken, en önemli sera gazlarından olan karbondioksit salınımlarının yüzde 86,3'ünün enerji faaliyetlerinden kaynaklandığı bilinmektedir" diyerek toplam sera gazı salınımının yaklaşık olarak beşte birinin termik santraller faaliyetlerinden kaynaklı olduğu bilgisini paylaştı.
“SANTRALDEN ÇIKAN GAZLAR ASİT YAĞMURU OLUŞTURACAK”
Termik santralin yılda 1,6 milyon ton taban külü ve uçucu külün yanı sıra kükürtdioksit ve zehirleyici etkisi olan karbonmonoksit salgılayacağı uyarısında bulunan İlhan açıklamasına şöyle devam etti:
"Santrallerin bacalarından çıkan gazlar asit yağmuru oluşturacak ve yağan yağmurla toprağın kimyasal yapısı bozulacaktır. Tavas’a termik santral kurulması halinde bölgedeki oksijen miktarı düşecek, Tavas Ovası’nda yetiştirilen mısır, ay çekirdeği, kavun, karpuz, arpa, buğday tarımı ve bahçecilik bitecektir. Bu durum verimli toprakların yok olması demektir. Ayrıca bölgedeki hayvancılığın da sonu olacaktır."
İlhan, gereken hukuki desteği sağlayarak mücadeleyi sürdüreceklerinin altının çizerek, "Tavas ilçemize bağlı Avdan Mahallesi’ne termik santral inşa etmeyi düşünmeleri izahtan uzaktır. Yöre halkıyla birlikte en temel hak olan yaşam hakkına yapılan bu olumsuz girişimle sonuna kadar mücadele edeceğimizi, hukuksal desteğimizi sürdüreceğimizi, Tavas ovasında kesilmesi planlanan 50 bin ağacın ve özellikle kanunla koruma altına alınan tek mirasımız zeytin ağaçlarımızın da takipçisi olacağımızı tüm kamuoyu ile paylaşırız” diye konuştu.
“KAPANAN SÜREÇ YENİDEN AÇILDI”
Büyük Menderes İnisiyatifinden Ahmet Ergin ise, “Santral girişimi Nisan ayı başında ilk doğal süreciyle askı sürecinde başlayan bir girişim değil. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Denizli İl Müdürlüğü ile yöre, köy, mahalle halkının incelemesi doğrultusunda kaymakamlıkta askıya çıkarılan ÇED süreci girişimi uzun bir talan öyküsünün yeni sayfasıdır" ifadelerini kullandı. Avdan Madencilik Ltd. Şirketinin bu mahalle ve yörede üç yıldır süreci devam ettirdiğine dikkat çeken Ergin şunları söyledi:
"Üç yıldan bugüne Avdan ve diğer çevre köylüler itirazlarını yaparak santrale karşı durmuşlardır. Firma geçen 2019 yılı Mayıs ayında iklim değişikliği toplu raporunu (bir sene süresince olan değişim) tanzim edip koyamayınca 6 aylık bekleme süresi almıştır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nda İnceleme Denetleme Kurulunda bulunan kabul dosyası 6 aylık sürede işlem görmeyince süreç tamamen bitmiştir."
Kapanan sürecin yeniden açıldığını vurgulayan Ergin, "Durum bu noktada olup süreç kapanmış olmasına karşın firma yeniden ÇED süreci için askı işlemi başlatabilirmiş. Firmanın böyle bir ayrıcalığının olması pratik olarak imkansızdır. Bu süreç sonucunda maden kazım bölgesi kül depolama bölgesi tanımları doğrultusunda talan ve yok etmenin önü açılacaktır" dedi.
