Mersin Barosu: İnfaz düzenlemesiyle kadın katillerine "örtülü af" getirildi
Yeni infaz düzenlemesiyle kadın cinayeti faillerine “örtülü af” getirildiğini söyleyen Mersin Barosu, kadınların koruyan mekanizmaların devreye girmesi gerektiğini söyledi.
Fotoğraf: Evrensel
Ergin ÇAĞLAR
Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Avukat Şirin Güner, İnfaz Yasası'yla kadın cinayetlerinden ve cinsel suçlardan yatan binlerce tutuklunun salıverilmesini "örtülü af" olarak değerlendirdi. Güner, çocuk ve kadınların mağdur edilmemesi için caydırıcı cezaların olmadığını ve İnfaz düzenlemesinin de kadınlar için büyük tehlike oluşturduğunu söyledi.
EV DAHA TEHLİKELİ OLDU
Karantina sürecinde kadınların kendilerini güvende hissedemeyeceğini aktaran Güner, kadınlara işlenen suçların kadınların kendilerini güvende hissetmesi gereken evlerde yaşandığına değindi. Güner, "Kadının ‘sığınağı’ olan ev karantina günlerinde kadın için daha bir tehlikeli oldu. Çünkü erkeklerin suç işleme niyet ve bahaneleri daha bir artış gösterdi. Genel anlamda karantina günlerinde diğer suç oranlarında bir ciddi anlamda bir düşüş göstermesine karşın; kadın ve çocuklara karşı işlenen suçlarda yüzde 21 oranında bir artış gösterdiği bilinmektedir. Ülkemizde her yıl 400 ile 500 arası kadının cinayete kurban gittiğini, kadın ve çocuklara karşı işlenen cinsel suç oranlarının dünya ortalamasının üzerinde olduğunu biliyoruz. Ayrıca buz dağının görünmeyen kısmının da farkındayız. Karantina günlerinde suç mağduru kadınlara ulaşmakta zorlaşmıştır. İnsanlar arasındaki iletişimin en aza indirgendiği bu dönemde, kadın ve çocuklar işlenen bu suçlar karşısında yalnızdırlar "dedi.
"KORUYUCU MEKANİZMA OLUŞTURULMALI"
Başından beri düzenleme yapılırken kadın ve çocuklar için hassas yaklaşılması gerektiğini dile getirdiklerini belirten Güner, cinsel suç ve şiddetten dolayı tutuklu bulunan kişilerin kapsam dışı bırakılması gerektiğini belirtti. Güner, “Kadın ve çocuklara karşı işlenen bu suçların failleri büyük bir oranda yakın aile fertleri; yani ağabey, eş, eski eş, baba, sevgili ve erkek çocuklardır. Bu kişileri yasaca verilen cezalarını bile çekmeden salıverdiğinizde gittikleri evlerdeki kadın ve çocukları aynı tehlike ile baş başa bırakmış oluyorsunuz. Eğer ille de salgın nedeniyle ceza evlerini boşaltmak gibi bir düşünce varsa öncelikle bu suç failleri için ayrı önlemler alınmalı ve mağdurları bu faillere karşı koruyacak bir mekanizma devreye girmeliydi. Kadınları koruyan önleyici mekanizmaların olmadan tutukluların salıverilmesi kadın cinayetlerinin daha da artacağını hatta önüne geçilemez bir duruma evirileceğini hepimiz biliyoruz. Tutuklular salıverildikten hemen sonra bir çocuğun ve annenin ölümünü gördük bu da biz kadınları doğrular nitelikteydi” ifadelerini kullandı.
"YASA ÖRTÜLÜ BİR AFTIR"
İnfazın düzenlenmesi denilerek aslında kadın cinayetleri ve cinsel suçları işlemiş birçok erkeğin iktidar eliyle af edildiğini söyleyen Güner, bu afla kadın cinayetlerindeki caydırıcı cezaların bir kez daha yok edildiğini söyledi. Güner, “Bir suçun işlenmesini önlemek için, o toplumun yapısını irdeleyip ceza tayinini ona göre yapmak gerekir. İnfaz yasasındaki son haliyle gördüğümüz kadarıyla değişiklikler yapılarak deyim yerindeyse bu tür suçluları işlemiş sanıklar için bir af niteliği taşımaktadır. Örtülü bir af olmuştur. Durum böyle olunca cezadaki caydırıcılık ortadan kalkmış bulunuyor. Kimi duruşmalarda mağdura karşı sanıkların ‘Dışarı çıktığımda göreceksin!’ şeklindeki tehditler için infaz yasası bir fırsat vermiştir” diye konuştu. (Mersin/MA)