24 Nisan 2020 14:05

AB’nin "Yeni Marshall Planı" kime yarayacak?

AB üyesi ülkelerin koronavirüsten en çok etkilenen ülkeler için yapacağı yardımları içeren “Yeni Marshall Planı”nı yazdı.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Yücel ÖZDEMİR
Köln

Perşembe aksamı telekonferans yöntemiyle bir araya gelen AB üyesi ülkelerin hükümet ve devlet başkanları, koronavirüsten en fazla etkilenen ülkeler için “Yeni Marshall Planı” konusunda anlaşmaya vardı. Daha önce AB maliye bakanları tarafından üzerinde anlaşmaya varılan 540 milyar avroluk “korona yardım paketi”ni kabul eden AB ülkelerinin liderleri, ayrıntılar için ise AB Komisyonunu görevlendirdi. AB’nin 2021-2027 yılları arasındaki bütçesinden oluşturulacak fondan yardım alan ülkeler, bunu sonradan faiziyle birlikte ödeyecek.

Varılan anlaşmaya göre, söz konusu fondan 340 milyar avro isteyen ülkelere aktarılırken, 200 milyar avro orta ölçekli işletmelere düşük faizli kredi olarak ödenecek.

Koronavirüsten en çok etkilenen İtalya, İspanya ve Fransa daha önce söz konusu yardımın karşılıksız olmasını istemişti. Ancak Almanya’nın başını çektiği ülkeler bu talebi reddederek, zor duruma düşen ülkeleri borçlandırmakta ısrar etti. Aynı ülkelerin piyasadan daha düşük faizle kredi almak için önerdiği “avro tahvilleri” ya da “korona tahvilleri” önerisi de kabul edilmedi.

Daha önce söz konusu fonun 1,5 trilyon avro olacağı ifade edilmişti. İlk olarak AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in “Yeni Marshall Planı” olarak tanımladığı, koronavirüsten en fazla etkilenen ve ekonomileri sarsılan ülkelere yardım planının yardımdan çok bu zor dönemde özellikle İtalya, Fransa ve İspanya’yı daha da zorda bırakmayı hedeflediği anlaşılıyor.

İngiltere’nin ayrılmasıyla birlikte Almanya’nın en güçlü rakibi olabilecek her üç ülkenin ekonomisinin bu süreçten zayıflayarak çıkması, aynı zamanda Almanya’nın AB üzerindeki gücünü artırması anlamına gelecek. Bu nedenle AB içindeki çelişkilerin korona sonrası dönemde derinleşmesi bekleniyor.

Haftalardır AB çapında geçerli olacak avro tahvillerine (Avrobonds) karşı katı bir tutum içinde olan Almanya Başbakanı Angela Merkel, zirveden sonra, diğer ülke liderleriyle tartışmaları, “Çok dostane bir sohbet” olarak tanımlayarak sonuçtan memnun olduğunu ifade etti. Ancak Fransa Cumhurbaşkanı Emannuel Macron, memnuniyetsizliğini açık olarak dile getirdi. Süddeutsche Zeitung’da yer alan habere göre Macron toplantı sonrasında, “Çok farklı düşüncelerimiz ve farklı pozisyonlarımız var” dedi. Birçok konuda AB içinde aynı politikaları savunan Merkel ve Macron’un bu kez ters düştükleri açık olarak görüldü.

Alman basınında yer alan haberlere göre, AB, isteyen ülkelere verdiği “yardım karşılığında” yaklaşık olarak 500 milyon avro faiz alacak. Bu da zaten aşırı derecede borçlu olan İtalya ve İspanya’nın özellikle daha da borçlanacağı anlamına geliyor. Bu nedenle, koronavirüs döneminde zor durumda olan ülkelerle dayanışma yerine onların içine düştüğü durumdan yararlanarak gelir elde etmenin planlandığı anlaşılıyor.

Marshall Planı, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra önerilen ve 1948-52 yılları arasında ABD tarafından Batı Avrupa’yı kalkındırma adına başlatılan, asıl amacı ise kıta genelinde sosyalizmin gelişmesini engellemeye yönelik ekonomik yardım planıydı. Adını dönemin ABD Dışişleri Bakanı George Marshall’dan alan plandan 16 batı Avrupa ülkesi yararlandı. Bu süreçte yardımı alan ülkeler ABD’ye daha fazla bağımlı hale geldi.

Bugün Almanya’da “Yeni Marshall Planı” olarak tanımlanan AB’nin koronadan en çok etkilenen ülkelere yardım planı da bu ülkeleri AB’ye ve Almanya’ya daha fazla bağımlı hale getirmeyi hedefliyor. Böylece Almanya’nın aynı zamanda AB içindeki muhtemel rakiplerini mali olarak daha zorda bırakmasını hedefliyor. Bu durum AB içindeki çelişkileri korona sonrası dönemde daha da derinleştirecek gibi görünüyor.

ÖNCEKİ HABER

HDP’li Hüda Kaya: Yardımlar intikam histerisiyle engelleniyor

SONRAKİ HABER

İstanbul Caz Festivali, Kovid-19 salgını nedeniyle ertelendi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa