27 Nisan 2020 07:59

İstanbul Emek, Barış Ve Demokrasi Güçleri: Virüs değil, kapitalizm öldürür

İstanbul Emek, Barış Ve Demokrasi Güçleri 1 Mayıs programını açıkladı. Programa göre, 1 Mayıs’a kadar çeşitli alanlarda açıklamalar yapılacak.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Mayıs programını açıkladı. İşçi ve emekçiler, taleplerini 1 Mayıs gününe kadar kentin birçok noktasında yapacakları açıklamalarla haykıracak.

Koronavirüs salgını nedeniyle konfederasyonların aldığı kararla bu yıl kitlesel 1 Mayıs kutlamaları yapılmayacak. Ancak İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri 1 Mayıs gününe kadar kentin farklı yerlerinde gerçekleştireceği açıklamalarla taleplerini dile getirecek.

 “Virüs değil, kapitalizm öldürür”, “ Krizin de salgının da faturası da sermaye sınıfına”, “Yaşasın 1 Mayıs”, Bijî Yek Gulan”, “Yaşasın Sosyalizm” sloganları ile gerçekleştirilecek bu etkinlik programları belli oldu.

Buna göre açıklama yapılacak yer ve zamanlar şöyle:

  • 28 Nisan: Çapa Hastanesi Önü - 12.30
  • 28 Nisan: Fikirtepe Fortis Sinanlı Şantiyesi Önü - 12.30
  • 28 Nisan: Haramidere Sanayi önü - 18.00
  • 28 Nisan: Beylikdüzü Migros Karşısı Bakır ve Pirinççiler Sanayi Sitesi - 18.30
  • 29 Nisan: Sirkeci PTT önü - 13.30
  • 29 Nisan: Tuzla İçmeler Köprüsü - 17.00
  • 29 Nisan: İkitelli Arena Park - 18.00
  • 30 Nisan: Kazancı Yokuşu Kadın Örgütleriyle kadın anması - 18.00
  • 30 Nisan veya 1 Mayıs günü Kazancı Yokuşunda gerçekleştirilmesi planlanan anma  program ise Valilik’ten gelecek izin ile belirlenecek.

TALEPLER

Tüm işçi ve emekçilere, 1 Mayıs günü mücadele ve dayanışmayı güçlü bir şekilde seslendirme çağrısında bulunan Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, bulundukları yerlerden dile getirecekleri taleplerini ise şöyle sıraladı:

  • Tüm kaynaklar halk sağlığı için seferber edilmelidir.
  • İşten çıkartmalar, ücretsiz izinler yasaklanmalı, tüm çalışanlar ücretli izne çıkarılmalıdır.
  • Çalışmanın zorunlu olduğu sektörlerde, işçilerin salgına karşı korunması için hekimler ve işçilerin denetiminde önlemler alınmalıdır.
  • Salgın süresince tüm faturalar devlet tarafından karşılanmalıdır.
  • Kayıt dışı çalışan ve şu anda hiçbir geliri olmayan, işçi-emekçilerin, yoksul halka doğrudan gelir desteği sağlanmalıdır.
  • Tüm hastaneler kamulaştırılmalıdır.
  • Salgına karşı toplumun korunması için gerekli kaynak, sermaye sınıfı ve rantiyeye konacak servet vergisi ile karşılanmalıdır. Bu kaynağın kullanımı toplumun denetimine açık olarak organize edilmelidir.
  • İnfaz yasasındaki ayrımcılık, devam eden kayyum politikaları ve belediyelerin çalışmalarının engellenmesi üzerinden sürdürülen siyasi baskılar son bulmalıdır. (İstanbul/MA)
ÖNCEKİ HABER

Gebze’den bir işçi yazdı: Korona düzenine karşı 1 Mayıs

SONRAKİ HABER

Hukuk okumak zor ancak belirsiz bir düzenin içinde öğrenci olmak daha zor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa