Merkezin 'dolar' hamlesi rezervi eritti: Milyarlar müteahhite gitti, halk yoksullaştı
Döviz kurunun 7 liranın altında tutulması hedefiyle piyasaya tahmini olarak 70 milyar dolar dağıtıldığını söyleyen İktisatçı Mustafa Sönmez, "Bundan mega projeleri üstlenenler yararlandı” dedi.
Fotoğraflar: AA&MA Kolaj: Evrensel
Uğur ZENGİN
İstanbul
Merkez Bankasının (MB) doları 7 liranın altında tutma ısrarı bankanın rezervlerini eritirken, SWAP yoluyla elde edilen borcu 3.8 milyar dolar artarak 29.6 milyar dolara tırmandırdı. MB’nin geçtiğimiz hafta kredi musluklarını açmak için yaptığı faiz indirimi ile beraber dolar kuru yükselişe geçerek 7 lira sınırına dayanmıştı. Dolar kuru günlerdir 6.99 seviyesindeydi. Döviz kurunun 7 liranın altında tutulması hedefiyle piyasaya tahmini olarak 70 milyar dolar dağıtıldığını söyleyen İktisatçı-Yazar Mustafa Sönmez, “Bundan daha çok mega projeleri üstlenenler başta olmak üzere döviz borcu olanlar yararlandı. Bunu sürdürmek için elde avuçta ne varsa zorluyorlar. Bunlarla oyalanıyorlar, gün bulup gün kazanmaya çalışıyorlar” dedi.
REZERV YÜZDE 14.5, DÖVİZ VARLIĞI YÜZDE 21.9 ERİDİ
MB’nin resmi rezerv varlıkları, mart ayında, bir önceki aya göre yüzde 14.5 azalarak 92.1 milyar dolara geriledi. MB verilerine göre, bu dönemde döviz varlıkları yüzde 21.9 azalarak 59.2 milyar dolara gerilerken, altın cinsinden rezerv varlıkları ise yüzde 3.3 artarak 31.4 milyar dolara yükseldi.
Vadesine 1 yıl veya daha az kalmış merkezi yönetim ve Merkez Bankasının önceden belirlenmiş döviz çıkışları (döviz kredileri, menkul kıymetler ve mevduat işlemlerinden doğan yükümlülükler) aylık bazda yüzde 23.4 artarak 22.4 milyar dolara yükseldi.
2017’DE 1 MİLYAR DOLAR OLAN BORÇ BUGÜN 29.6 MİLYAR DOLAR
Merkez Bankasının SWAP yoluyla çeşitli ülkelerden edindiği borç ise mart ayında 29.6 milyar dolara ulaştı. 2017 yılında 1 milyar dolar olan borç miktarı, 2018 yılında yaşanan döviz kriziyle beraber kademeli olarak arttı. 2018 yılında 3.7 milyar dolara çıkan Merkez Bankası açık pozisyonu, 2019 yılı başında 3.5 milyar dolar iken, 2019 yılı sonunda (aralık ayı) 18.1 milyar dolara kadar çıktı. Bu borç, ocak ayında 19 milyar dolar, şubat ayında 25.8 milyar dolar olurken, mart ayında bu borcun 29.6 milyar dolara ulaştığı izlendi.
"70 MİLYAR DOLAR HARCANDI, ÇOĞU İNŞAAT ŞİRKETLERİNE GİTTİ"
“Doların fiyatını 7 liranın üzerine çıkarmamak için uzun zamandır kamu bankaları üzerinden kıt döviz rezervlerini piyasaya veriyorlar” diyen İktisatçı-Yazar Mustafa Sönmez’e göre Merkez Bankası dolar kurunu baskılamak için şimdiye kadar 70 milyar dolar harcadı. Sönmez, “Dövizi baskılamak için körü körüne merkez bankasının rezervlerinde olması gereken 70 milyar dolar piyasaya dağıtıldı gitti” dedi. Sönmez, piyasaya dağıtılan bu 70 milyar dolardan daha çok daha çok mega projeleri üstlenenler başta olmak üzere döviz borcu olanların yararlandığını söyledi.
KREDİ İLE EKONOMİ CANLANDIRILMAK İSTENİYOR
Sönmez, “Hem doları belli bir seviyede tutmak istemek, bunun için rezerv harcamak ve bununla beraber faiz indirimi yapmak çelişmiyor mu?” sorumuzu ise şöyle yanıtladı: “Faizi indiriyorlar ve özel bankalara da indirtiyorlar. Kredi musluklarını açıp firmaların ve kişilerin kredi kullanmasını bekliyorlar. Kredi kullanarak tüketim ve yatırım yapsınlar ve ekonomi çarkı dönsün beklentisi var. Krediyi ne kadar ucuzlatsan da insanlar önünü göremediği için ne yatırımcı ne tüketici kolay kolay gidip borçlanamıyor. Ve üstüne özel bankalar kredi talep edenlerin karnesine bakıyor. İnsanların büyük kısmı zaten gelirlerini kaybetti, normal kredi kartlarını ödemede zorluk çekiyorlar. Bu mekanizma da işlemiyor. Fakat bu oyun planı da işlemiyor. Çıkmadık candan umut kesilmez hesabı yapılabilecek hepsini yapıyorlar, barut ne varsa tüketiyorlar. Bir yandan bunu yapıyorlar, bir yandan dövize baskı yapıyorlar. Ama insanların güveni yok. Ne Türk lirasında kalıyorlar ne kredi kullanıyorlar. Döviz 7 liraya çıksa bile hâlâ döviz alıyorlar, dövize yöneliş var. Her geçen gün güven kaybediyorlar. Ezberlerindeki oyunları oynuyorlar.”
"MERKEZİN BAŞKA OYUN PLANI YOK"
Merkez Bankasının ‘Gün bulup gün kazanmaya çalıştığını’ ve başka oyun planı olmadığını ifade eden Sönmez, “Bütün beklenti ve tahminleri koronavirüs sürecinin dünyada erken biteceği ve sonra eskiden olduğu gibi bir takım sermaye girişleri sağlanabilecek umudu. Bundan öteye giden bir vizyonları yok” dedi.
"HALK YOKSULLAŞIYOR, İKİNCİ DALGA DAHA AĞIR OLUR"
“Bu çırpınış halinden sıyrılmak için Kovid belası savuşturulmadan savrulmuş gibi ekonomiyi açmak isteyecekler, başka bir cinlik” diyen Sönmez, “Türkiye halkına nasıl yansır?” sorusuna ilişkin ise, “Piyasayı açmaya, insanları tüketmeye sevk edecekler. Salgın ikinci bir dalga olarak gelecek. Geriye dönüşler böyle. İlk dalgadan itibaren dehşetli bir işsizlik, iş kaybı, işyeri kapatmaları darbesi yenildi. Şu an toplumun çok önemli bir kısmı inanılmaz bir yoksullaşma süreci yaşıyor durumda. Buradan çıkarmak için attıkları adım da yanlış. Bir yanlışın üzerine ikinci yanlışla gidiyorlar. İkinci dalga gelirse daha beter vuracak. Yönetememe meselesi arşa vurmuş vaziyette. Akıl tutulması üst üste, çırpınış üst üste” ifadelerini kullandı.