TTB ve TMMOB'den meslek örgütlerini hedef alan Erdoğan'a: Geri adım atmayacağız
Baro ve tabip odalarına müdahale edeceklerini açıklayan Erdoğan'a TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz cevap verdi: Cumhurbaşkanının söylem ve pratiklerinin demokrasiyle bağı kalmamıştır.
Fotoğraf: Mustafa Kamacı/AA
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın meslek örgütlerini hedef alan açıklamalarına ilişkin TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, yazılı bir açıklama yaparak AKP hükümetinin demokrasiyi, hukuku ve kamusal varlığı çiğnemesine izin vermeyeceklerini bildirdi. Koramaz, “Cumhurbaşkanının söylem ve pratiklerinin demokrasiyle bağı kalmamıştır” dedi.
Bugün partisinin MYK toplantısı öncesi konuşan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, baro ve tabip odalarına müdahale edeceklerini açıkladı ve "Ankara Barosunun fütursuz saldırılarını gördük. Bu çalışmayı tekrar ele almalı, en kısa sürede Meclisin takdirine sunmalıyız" dedi.
“BU SEFER DE İNSAN HAKLARI VE LAİKLİĞİ SAVUNDUĞUMUZ İÇİN TEHDİT EDİYOR”
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iktidara geldiği günden bu yana kamu kurumu niteliğindeki emek ve meslek örgütlerine tahammülsüz davranarak hedef aldığını söyledi. Koramaz, “Daha önceki yıllarda özelleştirme uygulamalarına karşı çıktığımız, kentsel mekanlarımızı koruduğumuz, barışı savunduğumuz için kurumlarımızı hedef alan Cumhurbaşkanı, bu sefer de insan haklarını ve laikliği savunduğumuz için bizi tehdit ediyor” dedi.
“KENDİ FİKİRLERİNİ ANAYASA VE HUKUKTAN ÜSTÜN GÖRÜYOR”
Erdoğan’ın meslek örgütlerini hedef alan bu tarz açıklamaların, antidemokratik ve otoriter bakış açısının bir yansıması olduğunun belirten Koramaz, “Kendisi dışında hiçbir görüş ve anlayışa tahammülü olmayan, kendi fikirlerini anayasadan ve hukuktan üstün gören bu anlayışın demokrasiyle bağdaşması mümkün değildir. Zaten uzun zamandan bu yana, Cumhurbaşkanının söylem ve pratiklerinin demokrasiyle bağı kalmamıştır. Demokratik seçimler ile kazanamadığı kurumları, devletin tüm olanaklarını kullanarak işleyemez hale getirmek, gerekirse kayyumlar eliyle o makamları işgal etmek, AKP’nin yönetme biçimi haline gelmiştir. Cumhurbaşkanı, baskı ve zor yoluyla sindiremediği meslek örgütlerini, ‘yasal düzenleme’ yoluyla işlevsizleştirmek ve kontrol etmek istemektedir” ifadelerini kullandı.
“AKP’NİN ASIL RAHATSIZLIĞI TOPLUMSAL OLANI KORUMAMIZ”
Meslek örgütlerinin yönetimlerinin nasıl oluşacağının yasalarda açık biçimde düzenlendiğini ifade eden Koramaz, “Her üyemiz, bu seçim süreçlerinde yer alarak birlik politikalarının ve yönetim kurullarının belirlenmesinde söz sahibi oluyor. Herkesin özgürce katıldığı demokratik seçimlerle de yönetim kurulları belirleniyor. Üyeler nezdinde hiçbir inandırıcılığı olmadığı için genel kurullar sürecinde başarı kazanamayanlar, yukardan aşağı operasyonlarla ilerici meslek örgütlerine müdahale etmeye çalışıyorlar. AKP’nin rahatsızlığının asıl nedeni toplumsal olanı koruma yolundaki inadımız ve gayretimizdir. Fabrikalarımızın, madenlerimizin, kıyılarımızın, ormanlarımızın, parklarımızın satılmasına karşı kamusallığı savunmamızdır. Gerici, muhafazakar uygulamalar karşısında ilericiliği, çağdaşlığı, laikliği savunmamızdır. Faşizan, baskıcı, ayrıştırıcı politikalara karşı eşitliği, özgürlüğü, kardeşliği savunmamızdır. Sermayenin sınırsız sömürü isteğine karşı emeği ve alın terini savunmamızdır” diye belirtti.
Saldırılara karşı geri adım atmayacaklarını belirten Koramaz, “AKP’nin demokrasiyi, hukuku ve kamusal varlığımızı çiğnemesine izin vermeyeceğiz. ‘Tek adam, tek parti’ anlayışına karşı, halkın çıkarlarını korumaya, demokrasiyi, özgürlükleri, çoğulculuğu savunmaya devam edeceğiz” dedi.
‘TEHDİTLER KARŞISINDA KORKUMUZ YOK’
TTB Merkez Konseyi Başkanı Sinan Adıyaman da “Bu devlette demokratik bir nitelik varsa Erdoğan’ın müdahalesi ile yapılar değiştirilemez. TTB bugüne kadar boyun eğmemiştir ve tarihi boyunca da doğru bildiklerinden yargılanmıştır bu tehditlerden korkumuz yok. Salgın döneminde de hiç olmadığı kadar meslektaşlarımız ve toplum ile bağ kurduk. Bu duyguyu kimse bozamaz” dedi. Adıyaman hem meslektaşları hem de toplum yararı için ne gerekiyorsa onu yapacaklarını ifade ederek “Mesleklerimizi demokratik değerler ve etik ilkeler ışığında sürdürmekte ısrar ettikleri bir kurum olarak tüm oda ve üyelerimiz ile birlikte gerekli demokratik mücadeleyi sürdüreceğiz” dedi.
MESLEK ODALARI VE BAROLARIN YANINDAYIZ
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu “Bütün bu söylem ve uygulamalar, Türkiye’de demokrasi anlayışının bir göstergesi. İktidar kendisini eleştirenlere karşı baskı uyguluyor ve Türkiye demokrasisine çok ağır bir darbe vuruluyor. Siyasal iktidar beğenmediği seçim sonuçlarını yeniliyor, olmadı kayyum atıyor, o da olmadı toplumsal muhalefeti hedef alıyor. Demokrasi dışı düzenlemelere karşı meslek odaları ve barolarımızın yanındayız. Demokrasiyi, adaleti, barışı hep birlikte tesis edeceğiz” dedi.
KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik de uzun süredir emek ve meslek örgütlerine, toplumsal muhalefete, gazetecilere, aydınlara dönül bir baskının olduğuna dikkat çekti ve OHAL’den bu yana baskıların hız kesmeden devam ettiğini söyledi. Bozgeyik “Bu örgütleri önce itibarsızlaştırıp sonra da yasalarla değiştirmeye çalışıyorlar. Bunu kabul etmiyoruz. Meslek örgütlerini daraltmaya ve toplumsal muhalefete karşı yürütülen baskıya ortak bir mücadele vereceğiz” dedi. (Ankara/EVRENSEL)
