08 Mayıs 2020 00:35

Gökpınar Gölü’ne bungalov projesi | "Sivas’ın Salda’sı mutlaka korunmalı"

Jeoloji Yüksek Mühendisi Eşref Atabey, Sivas’ın Salda’sı” olarak bilinen Gürün ilçesindeki Gökpınar Gölü’nün yapılaşmaya açılmasına tepki gösterdi.

Fotoğraf: Eşref Atabey

Paylaş

Özer AKDEMİR

“Sivas’ın Salda’sı” olarak bilinen Gürün ilçesindeki Gökpınar Gölü’nün yapılaşmaya açılması kararına tepkiler sürüyor. 28 yıl önce doktora çalışmalarını Gürün-Sarız arasında yapan Jeoloji Yüksek Mühendisi Eşref Atabey göl kenarına bungalov evler yapılması projesine karşı çıkarak, gölün 1. derece doğal sit alanı ilan edilmesi ve koruma altına alınması gerektiğini dile getirdi.

"TÜRKİYE’DE TEK!"

Salda Gölü ve Beyşehir Gölü’nün ardından Gürün’deki Gökpınar Gölü’nün de göl kıyısına bongalov ev ve bazı tesisler yapımı ile gündeme geldiğini aktaran Atabey, “Gökpınar Gölü’nün jeolojik oluşumu, jeolojik miras özelliği, güzelliği bakımından korunmaya değer” dedi. 1992 yılında Gürün ve çevresinin jeolojik etüdünü yapmak üzere kalabalık bir ekiple Gürün’de Maden Tetkik Arama’nın (MTA) bir kampını açtıklarını belirtti. O zamanlar hafta sonları Gökpınar Gölü’ne gittiklerini dile getiren Atabey, göl hakkında şunları söyledi: “O zamanlar göl çevresinde bir tesis filan yoktu, sadece piknik yapılıyordu. 2008 yılında Türkiye Tıbbi Jeolojik Araştırmalar Projesi kapsamında Gökpınar’a tekrar uğradım. Yeni kurulan tesisler, göl kıyısına konulan masalar, ziyaretçi fazlalığı ve göldeki belirgin kirlilik dikkatimi çekmişti.”

Jeoloji Yüksek Mühendisi Eşref Atabey

"DOĞAL AKVARYUM NİTELİĞİNDE"

Gökpınar Gölü’nün Gürün ilçe merkezinin 8 kilometre güneyinde bulunduğunu belirten Atabey, gölle ilgili şu bilgileri verdi; “Göl suyu tatlı, berrak ve temizdir. Öyle ki derinliği 17-20 metreyi bulduğu halde içine atılan küçük bir cismin tabana kadar çöküşü ve tabandaki duruşu net olarak izlenebilir. Doğal akvaryum niteliğindedir. Güneşin açısına göre renk tonu değişir. Göl mavi-turkuaz renginde olduğu için bu ad verilmiştir. Büyük ve küçük iki parçadan oluşur. Küçük göl suyunda alabalık üretimi yapılmakta, büyük göl ise turistik amaçlı ziyaret edilir”.

"JEOLOJİK MİRASLARDAN BİRİSİ"

Göl akiferinin depolama kapasitesinin büyük, boşalımının yavaş olduğuna işaret eden Atabey, Gökpınar’ın bu özelliğiyle Türkiye’de nadir bir örnek olduğunu dile getirdi. Atabey, göl dibi florasının Burdur’daki Salda Gölü dip florasıyla hemen hemen aynı olduğuna dikkat çekti. Gökpınar Gölü doğal akvaryum özelliğiyle çok ender bir göldür. Göl kıyısına bungalovlar, yürüyüş yolu yapılmamalı. Mevcut tesisler göl kenarından geriye çekilmeli. Göl kıyısında yapılacak tesislerle daha fazla insanın gelmesine ve göl çevresinde atıkların artmasına yol açacaktır” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Hayatın Sesi Televizyonu ne zaman, neden kapatıldı?

SONRAKİ HABER

Mithat Sancar: Şık'ın eleştirileri bana göre haksız da olsa çatışmamız olamaz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa