11 Mayıs 2020 05:30
/
Güncelleme: 12:22

Genel-İş üyeleri yazdı: Vakit kaybetmeden mücadele için kolları sıvamalıyız

"Tabelalarına ve isimlerine bakmadan mücadeleden yana olan sendika, emek, örgütleri ile birleşerek zaman kaybetmeden işe koyulmalıyız. Yarın çok geç olabilir."

Genel-İş üyeleri yazdı: Vakit kaybetmeden mücadele için kolları sıvamalıyız

Katı atık işçileri 1 Mayıs'ı kutladı. I Fotoğraf: Evrensel

Bayram KESGİN
İZSU İşçisi - Genel-İş İzmir 2 No’lu Şube Disiplin Kurulu Başkanı

Dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi ülkemizde de koronavirüs salgınına karşı sözde önlem adına

İşçi Sınıfının Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta sokağa çıkma yasağı uygulandı ve 1 Mayıs geniş kitleler tarafından alanlarda kutlanamadı. 1 Mayıs’ı bir yük olarak gören sendikalar ve yöneticilerin pratikte hiçbir şey yapmama tutumlarına bakarsak, onlar 1 Mayıs yasaklarından memnuniyet duymuş görünüyor.

Oysa 1 Mayıs bir anma ya da bir kutlama gününden öte işçi sınıfının geniş kitlelerce taleplerini dile getirdiği, sermayenin saldırılarına karşı birlikte mücadeleyi ve dayanışmayı geliştirdiği, bir güne sığdırılmayacak önemli bir gündür. 1 Mayıs’ın tarihsel sürecini, önemini, kazanımlarını kavramış, mücadeleden yana olan işçi ve emekçiler başta olmak üzere işyeri temsilcileri ve sendikalar olarak alanların yasaklanması üzerine çalıştığımız, yaşadığımız her yeri 1 Mayıs alanına çevirmek için kafa yorduk. Biz şubemizde temsilciler toplantısı yaparak 1 Mayıs haftası ilan edip, eylem ve etkinlikleri bir haftaya yaymayı planladık. İhtiyaç sahiplerine yardımları ulaştırmak için salgın öncesinden daha yoğun çalışan sosyal projelerden fen işlerine, katı atıklardan bütün İzmir’e yayılan park ve bahçelere, şantiyelerden idari binaya kadar üyelerimizin çalıştığı her yerde eylem ve açıklama yapmayı planladık ve büyük oranda da gerçekleştirdik. İşyerlerimiz, çalışma alanlarımız, evlerimiz, balkonlarımız ve sokaklarımızla bütün İzmir’i 1 Mayıs alanına çevirdik.

Kısaca işyerleri hakkında da bilgi vermek istiyorum. İzmir Büyükşehir Belediyesi İZENERJİ şirketinde örgütlü olan DİSK/Genel-İş İzmir 2 No’lu Şube üyesi işçiler, işyeri temsilcileri ve sendika yönetimi olarak 1 Mayıs kutlamalarını bir haftaya yayarak örgütlü olduğumuz 10 ayrı birimde kutlama yaptık. 1 Mayıs günü sabah katı atıklar birimi ve öğleden sonra Gaziemir Belediyesi temizlik işçileri ve çöp arabalarıyla kortej yürüyüşü gerçekleştirdik. Kortej yürüyüşüne Gaziemir halkı balkonlara astığı pankartlarla, alkışlarla destek verdi. İlçe emniyetine bağlı polislerin engelleme çalışmasına rağmen kortej başarıya ulaştı. İzmir’de bu yıl için en uzun 1 Mayıs kortej yürüyüşü oldu.

MÜCADELEYİ DAHA İLERİDEN ÖRGÜTLEMELİYİZ

Şunu biliyoruz ki, ekonomik krizin yükünü işçi ve emekçilere fatura eden iktidar ve sermaye, Kovid-19 salgınını bahane ederek yeni saldırı reçeteleri ile karşımıza çıkacak. İktidarın iştahını kabartan kıdem tazminatının fona devri başta olmak üzere; toplu sözleşmelerin ertelenmesi, sözleşmelerin üç yıl ya da daha uzun sürelere çekilmesi, sıfır zam dayatılması, sendikasızlaştırma, esnek ve kuralsız çalıştırma, işten çıkarmalar, vergi dilimlerinin yükseltilmesi, temel tüketim mallarına yeni zamların gelmesi… gibi hak gaspları yoğunlaşarak devam edecek. Bu saldırılar karşısında örgütlü ya da örgütsüz işçilerin birliği sağlanmalı, amansız bir mücadele örgütlenmelidir.

Sosyal medya paylaşımları, balkonlardan asılan pankartlar, işçilerin ellerindeki dövizler, okunan bildiriler… Bir bütün olarak 1 Mayıs 2020, çürümüş olan bu sisteme karşı bilim ve emek ile kurulacak yeni bir toplumsal sistemin öncülüğünü işçi sınıfının yapabileceğini gösterdi. Aynı zamanda önümüzdeki yıllarda 1 Mayıs’ın alan gösterileri ile sınırlanmaması, işyerlerinden semtlere ve balkonlara kadar her yerde ve bütün hafta yapılabileceğimizi ve 1 Mayısların tören anlayışından çıkarılması gerektiğini de…

Tabelalarına ve isimlerine bakmadan mücadeleden yana olan sendika, emek, örgütleri ile birleşerek zaman kaybetmeden işe koyulmalıyız. Yarın çok geç olabilir.


1 MAYIS’TA İŞÇİLERİN SESİ DUYULDU

Özgür GENÇ
DİSK/Genel-İş İzmir 7 No’lu Şube Başkanı

KHK’lerle düzenlemelerin yapıldığı, ekonomik kriz, salgın ve eşitsizliklerin olduğu, hayat eve sığar söylemleri her yerde dillendirilirken işçilerin zorunlu çalışmaya gönderildiği bir dönemde işçiler “O zaman biz neden evde değiliz?​” sorusunun yanıtını almak için bulundukları her yeri 1 Mayıs alanına çevirdi.

Sokağa çıkma yasaklarında özel izin alarak üretime devam eden fabrikalar, kamu kurumları, belediyeler, hastaneler ve mahallelerde ses yükseldi. Bu yıl salgın gerekçesiyle 1 Mayıs’ta alanlar yasaklanırken, her koşulda çalışmak zorunda bırakılan işçiler yasaklara rağmen, virüsün bulaşma riskine karşı tüm önlemleri de alarak 1 Mayıs’ın kutlanabilir olduğunu gösterdi.

1 Mayıs’tan önce şantiyeler ve Bornova’nın her yeri işçinin taleplerini dile getiren afişlerle donatıldı. Farklı iş kollarında çalışan işçilerin talepleri, videoları sosyal medyada paylaşıldı. Ege Üniversitesi Hastanesinde örgütlü olan SES, Eğitim Sen, Genel-İş, TTB “Pandemi mücadelesinde ayrım olmaz, sağlık ekip işidir” pankartı ile ortak basın açıklaması gerçekleştirdi. Bornova Belediyesinin her biriminde iş cinayetleriyle, meslek hastalıklarıyla ve Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybeden tüm işçi ve emekçiler için saygı duruşu yapıldı, 1 Mayıs Marşı çalındı. Atatürk Mahallesi’nde ikamet eden işçiler gece kutlamalar yaptı.

İzmir’de Buca, Gaziemir, Çiğli ve birçok işyerinde işçiler kullandıkları araçlara taleplerini içeren dövizler, pankartlar asarak konvoy halinde semtleri gezdi. Temizlik araçlarından 1 Mayıs Marşı yükseldi. İşyerlerinde fiziki mesafe korunarak halaylar çekildi.

1 Mayıs günü balkonlara da talepler asıldı. Özellikle belirli mahallelerde işçiler balkon mitingleri yaptı. Saat 21.00’de alkışlar, 1 Mayıs Marşları, sloganlar yükseldi.

Servislerde, atölyelerde, fabrikalarda “ya açlık, ya ölüm” dayatması ile karşı karşıya kalan işçiler 1 Mayıs’ın yasaklanmasına karşı bulundukları her yeri 1 Mayıs alanına çevirmeye çalıştı. Ve bu 1 Mayıs’ta kortejler halinde meydanlarda olmasalar da kurum temsilcilerinin değil işçilerin sesi duyuldu.


BİZLER EL ELE OMUZ OMUZA VERDİKÇE GÜÇLÜYÜZ

Şule ALPSOY
Sosyal Projeler Çalışanı - Genel-İş İzmir 2 No’lu Şube Disiplin Kurul Üyesi

Ülkece zor günler geçirdiğimiz şu dönemlerde, bireysel ve toplumsal olarak üzerimize düşeni yapıyoruz. Gerek sosyal izolasyon, gerek çalışma ortamlarındaki şartların uygun hale getirilmesi için DİSK/Genel-İş 2 İzmir No’lu Şube olarak özveri ile çalışıyoruz. İşte bu çalışmalar arasında 1 Mayıs öncesi, sorumluluk ve özveriyle hareket ederek sahada görev yapan işçi ve emekçi arkadaşlarımıza ziyaretler gerçekleştirdik, destek verdik. Bu ziyaretlerimizde hem süreç ile ilgili bilgilendirmelerde bulunduk, hem de yaklaşan işçi bayramı dolayısıyla sohbetler ettik. Bizim için bu ziyaretler çok önemliydi. Önemliydi, çünkü sahada olmak zorunda olan arkadaşlarımızın, üyelerimizin bizlerle bir arada bulunduğu zaman zarfındaki mutlulukları gözlerinden okumak ayrı bir keyifti.

Yeni örgütlenme sağladığımız Gaziemir emekçilerinin yaptığı iş, emek konvoyu güzergahlar boyunca alkış aldı. Bize balkonlarından destek veren ilçe sakinlerinin duyarlı davranışı bizleri gururlandırdı. Bu alkışı hak edenler 1 Mayıs günü sorumluluk bilinciyle halka hizmet için çalışan emekçi kardeşlerimizdir. Bizler el ele omuz omuza verdikçe güçlüyüz. Bu vesileyle şube yöneticilerime, temsilcilerimize, bizimle birlikte yol yürüyen çalışma arkadaşlarıma ve tüm emekçilerimize teşekkür ediyorum. Gücümüz birlikteliğimizdir.

Evrensel'i Takip Et