TMMOB'a bağlı gençlik komisyonları uzaktan eğitimi tartıştı
TMMOB’a bağlı gençlik komisyonlarına üye öğrenciler, uzaktan eğitim sürecinde öğrencilerin yaşadığı sorunları tartıştı. Öğrenciler, en büyük sorunun fırsat eşitsizliği olduğunu söyledi.
Olcay AYTÜRK
Adana
Çukurova Üniversitesinde TMMOB’a bağlı gençlik komisyonları, uzaktan eğitim sürecinde öğrencilerin yaşadığı sorunları tartıştı. Genç Hayat yayınında bir araya gelen genç- İMO, MMO-genç ve PMO-genç komisyonlarına bağlı öğrenciler, yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri üzerine konuştu.
“DERSE GİREMEZKEN SINAVA NASIL GİREYİM?”
İnşaat Mühendisliği Öğrencisi Sema Sapıtmaz, uzaktan eğitimle birlikte eğitimde fırsat eşitsizliği çıtasının daha da arttığını belirtirken, “Mağdur olan çok öğrenci var, köyde yaşıyorum, internete erişemiyorum, derslere katılamıyorum. Derse giremezken sınava nasıl gireyim?” diye sordu.
“Pandemi sürecinden önce bile hijyen sağlanamayan 200 kişilik sınıflarda şu an nasıl olacağı muamma” diyen Sapıtmaz, eğitimin ücretsiz olması gerektiğini vurgularken, bilgisayara telefona sahip olmayan öğrencilerin mağduriyetlerinin giderilmesi gerektiğini söyledi.
Öğrencilere makale, kitap desteği; bilgisayar, telefon gibi ihtiyaçların karşılanması gerektiğini belirten Sapıtmaz, “Eşyalarını bile alamadan yurttan çıkarılan arkadaşlarımız var, ellerinde not, kitap yok ve öğrenciler sınava çağrılıyor, soru işaretleri yaratılıyor, sınav süreleri kısıtlı, internet kesildiğinde sıkıntı oluyor.” dedi.
TALEPLER İÇİN BİRLİK ÇAĞRISI
Sapıtmaz, uzaktan eğitim sürecinde öğrencilerin taleplerini şu şekilde sıraladı:
- "Okul kütüphanesinin linki açılmalı, stresli dönemden geçiyoruz en çok okumamız düşünmemiz gereken süreçte öğrenci odaklı uygulamalar yapılmalı,
- İnsanlar zor dönemde, eğitim alamıyor bunu daha da yokuşa süren akademisyenler var, sisteme ödev atıldığı halde yüklenmeme sorunları oluyor, sınav ya da ödev olacağının kararı öğrenciye bırakılmalı.
- Sistem kolaylaştırılmak yerine zorlaştırılıyor, uzaktan eğitimin devam etmesini istiyoruz, pandemi sürecindeyiz hastalığı yaymak istemiyoruz. Biz bu kadar duyarlıyken akademisyenlerin de duyarlı olması gerekir.
- Her üniversitenin kendi alt yapısını hazırlaması gerekir, makale kitap desteği sunması gerekiyor.
YÖK’ün gençliğin yanında olması gerektiğini ifade eden Sapıtmaz, “Bunun için mücadele yürütülmesi de gerekiyor, 15 Haziran’da okulların açılması kararını bir günde geri çevirebildiysek daha büyük kararlar alınmasını da sağlayabiliriz” dedi.
"NORMALDE SORUNLU OLAN EĞİTİM UZAKTAN DAHA DA SORUNLU"
Makine Mühendisliği Bölümü Öğrencisi Özenç Özger, “Normalde de sağlıklı bir eğitim görmüyoruz, materyaller eksik durumda, zaten nitelikli bir eğitim veremiyorlar, teknolojik kullanımı yetersiz hocaların eğitim almaları gerekiyor, böyle bir süreçte online eğitim başladı.” sözleriyle tartışmaya katıldı.
Yeni materyal eklenmediğini, slayt üzerinden ya da hocaların kendi ellerindeki notları taratarak bilgisayar üzerinden sunum yapıldığını dile getiren Özger, “Biz böyle nasıl eğitilebiliriz bilmiyoruz, hocalarda hiçbir materyal değiştirmeden aynı sürece devam ederek bizim buna adapte olmamızı bekliyor, en büyük sıkıntı da çok kişinin hayatını kaybetmesine neden olan salgın sürecinde bir yakınımı kaybetsem ödevi gönderemesem ve bu gibi durumlarda bize sunulan bir alternatif yok” dedi.
“SÖZ HAKKIMIZ OLMAMASI İÇİN YÖK VAR”
“İnternet vermiyor devlet, bir yandan hocaların gazabına uğruyoruz, alışkın olmadığımız süreçte talepler fazla gerilmemize neden oluyor bu şartlarda nasıl başarılı olabiliriz?” diyen Özger, öğrenciler olarak geçici, kaldı geçti sistemli süreç talep ettiklerini vurguladı.
Öğrencilerin bu dönemden önce de bu dönemde de söz hakkı olamadığını dile getiren Özger “Söz hakkımız olmaması için YÖK var, biz sosyal medyadan taleplerle bir şeyleri zorlayarak elde ediyoruz, örgütlenip yetkili yerlere baskı yapıp sonuçlar elde etmemiz gerekiyor. Psikolojimiz düşünülmüyor, sıkıntı yaşayan imkanı olmayan öğrenciler için online yaz okulu şansı verilsin” diye konuştu.
Peyzaj Mimarlığı Öğrencisi Hüseyin Kandemir ise bölümü gereği derslerinin uygulamalı olması gerektiğini ve uzaktan eğitim sisteminde bunun sıkıntı yarattığını belirtti. Kandemir, “Bölümümüz gereği on iki ders alıyoruz ve bu süreçte verilen ödevleri yetiştiremiyoruz. Yüz yüze eğitimde bu kadar ödev verilmiyordu, bu süreci bizim için zorlaştırıyorlar" diyerek peyzaj mimarlığı öğrencilerinin sıkıntılarını dile getirdi.