Uzm. Dr. Özgür Deniz Değer: Yanlışa ‘dur’ diyebilecek kurum ve insanlara ihtiyaç var
İktidarın meslek odalarına müdahale açıklamasına tepki gösteren Van-Hakkari Tabipleri Odası Başkanı Özgür Deniz Değer, “Yanlışa ‘dur’ diyebilecek kurum ve insanlara ihtiyacımız var” dedi.
Özgür Deniz Değer | Fotoğraf: MA
Van-Hakkari Tabipleri Odası Başkanı Psikiyatrist Uzman Doktor Özgür Deniz Değer, AKP’nin meslek odalarının yönetim yapısını değiştirmeye yönelik girişimlerine tepki gösterdi. Değer, “Yanlış olanlara ‘dur’ diyebilecek ve karşı çıkabilecek kurumlara ve insanlara ihtiyacımız var” dedi.
İllerde sivil olarak özerk görevini yapan, ülkede demokrasinin yapı taşlarını oluşturan sivil toplum örgütlerinin kontrol altında tutulmak istendiğini dile getiren Değer, “Tabip odalarının ve Türk Tabipler Birliğinin seçimlerinin ülkedeki en demokratik seçimlerden biri olduğunu söyleyebiliriz. Buradaki seçim sisteminin yapılarını değiştirmeye çalışmak, çok yüksek ihtimalle kontrol etme isteği içinde gerçekleşen bir şeydir. Çünkü ne olursa olsun, Tabip Odaları olarak biz, iktidarda kimin olduğuna göre değişmeyecek biçimde toplumun sağlığını ve hekimlerin özlük haklarını önde tutan bir davranış içerisindeyiz. Bu iktidarın veya bazı insanların hoşuna gitmiyor olabilir. Kendilerine göre aykırı ses çıkmaması için kontrol altına almak istiyorlar” dedi.
TTB '80 DARBESİ SONRASI HEDEF OLDU
Söz konusu girişimin Türk Tabipler Birliğinin 2 yıl önce, “Savaş bir halk sağlığı sorunudur” bildirisiyle gündeme geldiğini hatırlatan Değer, şunları söyledi:
“Var olan durumda TTB, eksikleri, salgınla baş etme konusunda önerileri, tedbir alınması yönündeki kararlı duruşu ve herhangi bir kaygı gözetmeden var olan salgın yönetimindeki başarısız olan yanları dile getirdiği için, aykırı ses gibi görünüyor ve bunu susturmak istiyor. Çünkü Erdoğan ‘demokratik bir zemine oturtacağız’ demişti. Tabi bunun için de TTB ya da Tabip Odaları’nı geçmeden söylemişti. Ama bizim anladığımız bu. TTB, 1980 darbesi sonrası zayıflatılmak istenilen sivil kurumlardan birisidir. Daha önce bütün hekimlerin üye olma zorunluluğu olan Tabip Odaları, bütün dünyada bu böyledir. İster kamu ister özelde çalışsın, Tabip Odaları’na üye olma zorunlu vardır. Bir hekimin çalışıp çalışmayacağına, onun hangi şartlarda çalıştığını ya da işini iyi yapıp yapmadığını, mesleki etikete uyup uymadığını kontrol eden bir durumdadır. Bütün dünyada bu böyledir. Hekimler, toplum sağlığını ve özlük haklarını en üst düzeyde tutuyor ve seslerini yükseltiyor, mücadele ediyordu. Ama Türkiye’de 80 darbesinden sonra bunun gücünü azaltmak için yaptıklarını, bugün barolara uygulamak istiyorlar. Mesela şimdi devlette çalışan hekimlerin Tabip Odaları’na üye olma zorunluluğunu kaldırdılar.”
"SAHİP ÇIKMAMIZ GEREKİYOR"
Meslek odaları seçimlerinde, iktidar yanlısı kişilerin de galip geldiğine değinen Değer, amacın “demokratik zemin” olmadığına vurgu yaptı.
Değer, şöyle devam etti:
“Demokratik bir hale getirme gibi bir amaç yok. Var olan sistem, şu haliyle en demokratik sistemlerden birisi. Öyleyse bunun amacı tamamen biat eden, her söylediğini onaylayan, her yaptığına ‘çok güzel olmuş’ diyen ve toplumun zararına da olsa istedikleri şekilde davranan bir oda. Hali hazırda demokratik olarak birkaç kurum kaldı elimizde. Bu açıdan hekimlerin, halkın ve Meclis’teki partilerin buna karşı durmalarını istiyoruz. Şu durumda yanlış olana ‘dur’ diyebilecek ve karşı çıkabilecek kurumlara ve insanlara ihtiyacımız var. Bunları da yitirdiğimizde artık hiçbir şeye karşı çıkabilecek gücümüz kalmayacaktır. Elimizdekilere sahip çıkmamız gerekiyor.” (Van/MA)