23 Mayıs 2020 00:02

Trajik bayram sevinci: Bayram iyi ki yasakla geldi, masrafları karşılayamazdık

Ekonomik kriz derinleşti, vatandaş yine bayram etmedi. Bayramı konuştuğumuz Diyarbakırlı bir kadın, “İyi ki bayramda yasak gelmiş diyoruz. Çünkü masrafları karşılayamazdık” dedi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Cengiz Anıl BÖLÜKBAŞ
Diyarbakır

Salgınla beraber derinleşen ekonomik kriz sürecinde gelen bayram, vatandaşa yine bayram ettirmedi. İnsanların düşen alım gücü bayramın yasakla birleşmesine dahi sevindirdi. Ekonomik durumlarını ve bayram hazırlıklarını konuştuğumuz bir Diyarbakırlı kadın, “Bayram gelince insan ne kadar parasının gideceğini hesaplıyor. İyi ki bayramda yasak gelmiş diyoruz. Çünkü masrafları karşılayamazdık” dedi.

Ekonomilerini ve bayram hazırlıklarını konuştuğumuz Diyarbakırlılar, pazardan birkaç eşya alarak eve dönmek zorunda olduklarını belirterek, bayram için hazırlık yapamadıklarını ve masrafları karşılayamayacaklarını söylediler.

“NEREDE UCUZ BULURUZ DİYE GEZİYORUZ”

İlk olarak pazarda alışveriş yapan Aynur ile konuşuyoruz. 42 yaşında olan Aynur, “Alışveriş yapmaya geldik ancak almamız gereken her şeyi alamadan gidiyoruz. Fiyatlar yüksek. Her şeyi almadığımız halde cebimizde para kalmıyor. Paranın bir değeri yok artık. Pazara geliyorsun, birkaç parça eşya alıyorsun. Bir bakmışsın 100 liran bile gitmiş. En ucuzunu nerede buluruz diye geziyoruz valla. Gidip oradan alıyoruz” diyor. Bayram için hazırlıklarını sorduğumuz Aynur, “Özel bir hazırlık yapamıyoruz. Önceden bayram için bir sürü alışveriş yapardık. Şimdi ise yapamıyoruz. Bayramlar artık bizim için bayram değil normal bir gün. İnsanları görüyorsun, birazcık yardım alabilmek için kaç gündür sırada bekliyorlar. İnsanlar daha evi geçindirmek için bile yardıma ihtiyaç duyuyor” diyor.

“ÇOCUKLARA BİR ÖNCEKİ BAYRAMLIKLARINI GİYDİRİYORUZ”

Esnaf olan Adem’e denk geliyoruz. Adem 38 yaşında ve iki çocuğu var. Adem söze şöyle giriyor: “Hiçbirimiz için bayram filan değil kardeşim. İki çocuğum var. Çocuklar en kötü bayram için elbise istiyorlar. Çocuklara eski bayramlıkları ile idare etmelerini, bir sonraki bayramda alacağımızı söylüyoruz mecburen. Şimdi bu virüs illeti de çıktı. İşler iyice durgun. Benim küçük bir dükkanım var. Ancak kaç aydır işler çok kötü. Milletin de parası yokki gelip alışveriş yapabilsin. Pazara geliyorsun. Domates, biber alıyoruz. Cebimizdeki parayı bırakıp geliyoruz. Öyle haftalık, aylık yetecek eşyalar da değil. Aldıklarımız bizi birkaç gün götürür. Eve bayram şekeri alacağız. Önceden kilo kilo alırken şimdi yarım kilo alıp gidiyoruz. Parası olmayana bayram olsa ne olur?​” ifadelerini kullanıyor.

“NE KADAR PARANIN GİDECEĞİNİ HESAPLIYORUZ”

Adem’in yanından ayrılıyoruz. Bu sefer konuşmak üzere yanında küçük çocuklar olan bir kadının yanına gidiyoruz. 48 yaşında olan Halime ile konuşuyoruz. Yanındakilerin torunu olduğunu söylüyor. “Kızım ve çocukları ile alışveriş yapmaya geldik. Öyle eve temel ihtiyaçlarımızı alalım diye. Valla birkaç parça eşya alıp gideceğiz. Daha fazlasına gücümüz yetmez” diyor.

Bayram için hazırlıklarını sorduğumuz Halime, “Çok bir hazırlık yapamadık. Eşim evde, bir çocuğum işteydi, şimdi o da çalışmıyor. Herkes evde oturuyor. Kimsenin cebinde para yok. Birkaç şey dışında bayram için bir şey almadık. Eve eşya al, çocuklara, torunlara hediye al. Bayram ziyaretine geleni ağırla. Tüm bunlar çok zor olacaktı. Önceden bayram geldiği zaman çok mutlu olurduk, akrabalarla otururduk. Onları ağırlardık. Şimdi bayram gelince insan ne kadar parasının gideceğini hesaplıyor. İyi ki bayramda yasak gelmiş diyoruz. Çünkü masrafları karşılayamazdık. En azından gelen giden olmayacak” ifadelerini kullanıyor.

ÖNCEKİ HABER

BTS İzmir Şubesinin oturma eylemlerine destek sürüyor

SONRAKİ HABER

Erman Türkmen: GSM şirketlerinin devasa kârının altında gasbedilen haklar var

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa