İsveç Sosyal Demokrat milletvekillerinden Türkiye'deki hükümet medyasına tepki
İsveç Hükümetinin büyük ortağı Sosyal Demokrat İşçi Partisi milletvekilleri, kendilerini hedef gösteren Türkiye'deki hükümete yakın medyaya tepki gösterdi.
![İsveç Sosyal Demokrat milletvekillerinden Türkiye'deki hükümet medyasına tepki](https://staimg.evrensel.net/upload/dosya/150211.jpg)
Fotoğraf: Pixabay
Sosyal Demokrat İşçi Partisi üyesi bir grup milletvekili, 2010 yılından beri her yıl Kürtlerin durumlarına dikkat çekmek için parlamentoya önerge veriyor. Birleşmiş Milletler ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan halkların kendi kaderini tayin etme hakkının Kürt Halkına da uygulanması için parlamentonun karar almasını istiyor.
Geçtiğimiz yılın 3 Ekim günü Sosyal Demokrat İşçi Partisi milletvekilleri Lawen Redar, Laila Naraghi, Leif Nysmed, Serkan Köse, Teres Lindberg, Kadir Kasırga, Thomas Hammarberg, Roza Güçlü Hedin, Mathias Tegner, Johan Büser, Dag Larsson, Sultan Kayhan, Magnus Manhammar, “Kürt Halkının kendi kaderini tayin hakkı” başlıklı önergeyi parlamentoya sundu.
10 yıldan beri verilen önergelere tepki göstermeyen medya, son önergenin verilmesinden 7 ay sonra önergede imzaları bulunan milletvekillerinden Serkan Köse, Sultan Kayhan, Kadir Kasırga ve Roza Güçlü Hedin'i hedef gösterdi.
HDP'nin belediyelerine kayyumlarla el konulduğu, muhalefet partilerinin darbeci olarak ilan edilip kriminalize edilmeye çalıştığı bir dönemde Kürt sorununu gündeme getirdikleri için milletvekillerinin hedef haline getirilmesi tesadüf değil.
AKP Hükümeti, sadece ülkedeki muhalefeti değil, muhalefetle dayanışma gösteren, anti-demokratik uygulamalara tepki gösteren başka ülkelerde yaşayan muhalif ve milletvekillerini de hedef haline getirerek sindirmeye ve susturmaya çalışıyor.
Uzun dönem parlamentoda insan hakları grubunun başkanlığı görevini yürüten Serkan Köse, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada medyada kendisi ve arkadaşlarına yönelik sürdürülen linç kampanyasına tepki gösterdi.
KÖSE: HİÇ SUSMADIK, SUSMAYACAĞIZ DA!
Kendilerini hedef gösteren hükümet medyası hakkında hukuki süreci başlatacaklarını açıklayan Köse, hiçbir gücün haklı mücadelelerini engellemeye gücünün yetmeyeceğini belirterek “İnandığımız ilkeler çerçevesinde hiç susmadık ve susmayacağız da! Dünyanın neresinde olursa olsun demokrasiyi, özgürlükleri, eşitliği, adaleti ve ezilen halkların haklarını savunmaya elbette ki her zaman devam edeceğiz” dedi.
Gazetemize açıklamalarda bulunan Köse, kendisinin sadece Kürt sorunu değil ezilen tüm halklar ve azınlıkların; Aleviler, Filistinliler, Türkistanlılar, Kaşmirliler ve Asuri-Süryanilerin sorunlarını parlamentonun gündemine getirdiğini ve getirmeye devam edeceğini söyledi.
Kendisinin bir insan hakları savunucusu olduğunu ve uzun yıllar Parlamento İnsan Hakları Komisyonu Başkanlığı görevini yürüttüğünü hatırlatan Köse, “Biz parlamentoda ezilen halkların sesleri olmaya çalışıyoruz. Hiçbir Türk derneği ve grubu ya da Türkiye Büyükelçiliği Doğu Türkistanlılara yönelik baskıları gündeme getirmezken ben arkadaşlarımla birlikte konuyu ele aldım” dedi.
KASIRGA: GÖZLERİNİ İSTANBUL VE ANKARA BELEDİYELERİNE DİKTİLER
Kadir Kasırga, iç politikada sıkışan ve giderek kan kaybeden AKP-MHP koalisyonunun muhalefeti krimilalize etmeye çalıştığını ve daha önce Türkiye'ye giderek CHP yöneticileriyle görüşmeler yapan Serkan Köse ve Sultan Kayhan üzerinden muhalefetin yıpratılmaya çalıştıklarını söyledi.
Son bir hafta içinde AKP Hükümeti'nin 5 HDP'li belediyeye daha kayyum atadığına dikkat çeken Kasırga, “Şu anda gözlerini İstanbul ve Ankara belediyelerine diktiler. Bizleri kullanarak CHP'yi sıkıştırmaya çalışıyorlar” dedi.
Sosyal Demokrat İşçi Partisi ve hükümetin; hükümet medyasının saldırılarına karşı kendi yanlarında durduğunu belirten Kasırga, hükümetin milletvekillerini kriminalize etme girişimlerine karşı tepkisiz kalmayacağını ve partinin yakında açıklama yapacağını söyledi. (İsveç/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et