Gülseren ve Teoman Südor: Atölyemizde o kadar çok anı birikmiş ki farkına varmamışız

Gülseren ve Teoman Südor çifti Türk resminin iki duayen ismi… Bedri Rahmi Eyüboğlu atölyesinde yaşamları kesişen iki sanatçı korona günlerini evlerinde karşılıyor. Evleri aslında eserlerini ürettikleri atölyeleri… Salgın nedeniyle evden çıkamadıkları bu süreçte Südor çifti arşivlerini tarama imkanı bulmuş, anılarını tazelemiş ve resimler yapmışlar. Diğer yandan Online sergiler için yeni işler üretmeye devam etmişler.    

Gülseren ve Teoman Südor çifti koronavirüs salgını günlerini Evrensel'e anlattı. Gülseren Südor “Bilim kurgu filmlerini anımsatan bu günleri yaşayacağımı hiç düşünemezdim.” derken Teoman Südor “Evimizde ve atölyemizde araştıracak, düzenleyecek, karıştıracak o kadar çok malzeme birikmiş ki meğerse farkına varmamışız.” ifadelerini kullandı. Ayrıca; Südor çifti okurlarımız için yeni yaptıkları çalışmalardan görselleri bizlerle paylaştı.

"BU GÜNLERİ DÜŞÜNEMEZDİM"

Ressam Gülseren Südor: Ben tam da İkinci Dünya Savaşı’nın bittiği 1945’te doğmuş biriyim. 2020 yılına kadar geçen 75 yıllık yaşamım sürecinde geçmişte hem ülkemizde hem de tüm dünyada çok dramatik olaylar gördüm veya bizzat yaşadım.  Ancak bir tür bilim kurgu filmlerini anımsatan bu günleri yaşayacağımı hiç düşünemezdim. Hele de, benim gibi doğaya çıkmadan duramayan bir kişinin, evde oturup ayağını toprağa değdirmeden yaşayabileceğini hiç düşünemezdim. Ama insan her şeye alışıyor. Ben bir ressam olarak atölyemin tadını çıkartıp büyük bir keyifle çalışıyorum. Arşivlerimi, kitaplarımı, fotoğraf albümlerimi en önemlisi 55 yıldır yaptığım tüm resimlerimi elden geçirirken bir yandan da kitaplar okudum, resimler yaptım.

"DENİZİN KOKUSUNU ÖZLEDİM"

Ressam Teoman Südor: Ben her şeyden önce İstanbul Kültür Üniversitesindeki derslerime sanal ortamda da olsa devam ettim. Yaşam alanımız olan atölyemiz evimizin büyük bir bölümünü kapsadığından aslında, hiç sıkılmadan eşim Gülseren ile birlikte çok büyük çalışma ve okuma temposu içinde zamanımızı değerlendirdik. Evimizde ve atölyemizde araştıracak, düzenleyecek, karıştıracak o kadar çok malzeme birikmiş ki meğerse farkına varmamışız. Böylelikle 51 yıldır biriken anılarımızı tekrar elden geçirme ve düzenleme olanağımız oldu. Bana neyi özledin diye soracak olsanız; Çocuklarıma, torunuma yakınlarıma sarılmayı özledim. Doğadan da en çok denizin kokusunu özledim.

(İstanbul/EVRENSEL)

Araştırma: Kovid-19 aşıları güvenli ve etkili

AB'de kullanılmayan yaklaşık 4 milyar avroluk Kovid-19 aşısı çöpe atıldı

Koronavirüsün yeni varyantı "BA.2.86" İsrail'de de tespit edildi

Pandemi döneminde 290 bin fazladan ölüm yaşandı | “Verileri gizleyerek üç yıl insanların ölümünü izlediler”