Kerevitaş işçisi risk altında çalışmak istemiyor
Dondurulmuş sebze meyve ve unlu mamul üretimi yapan Superfresh Kerevitaş fabrikasında koronavirüse yakalanan işçi sayısının her geçen gün arttığını söyleyen işçiler tedirgin.
Fotoğraf: Pixabay
Uğur ÖKDEMİR
Bursa
2020 yılının ilk çeyrek finansal sonuçlarına göre, Bursa’daki Superfresh Kerevitaş fabrikasının konsolide cirosu yüzde 13 oranında artışla 692 milyon TL’ye ulaştı. Kârını her geçen gün artıran fabrikada çalışan işçilere ise salgın gölgesinde üretim baskısı yapılıyor.
Dondurulmuş sebze meyve ve unlu mamul üretimi yapan Superfresh Kerevitaş fabrikasında koronavirüse yakalanan işçi sayısının her geçen gün arttığını söyleyen işçiler “Yanımızdaki arkadaşta virüs var mı tedirginliğiyle çalışıyoruz. Fabrikanın içi karışık, kimse virüs ortamında çalışmak istemiyor” dedi.
Fabrikada üretim baskısının olduğunu söyleyen bir işçi, “Alınan siparişler var onların yetişmesi gerek diyorlar. Virüse yakalanıp tedavi altına alınanların yerine yeni işçi alımı yapılarak üretimi devam ettirmeye çalışıyorlar. Fabrikada koronavirüse yakalanan işçi sayısının çok fazla olduğunu düşünüyorum. Sürekli şu arkadaşımızda da çıktı, şu bölümde de vaka görüldü, servisle birlikte geldiğimiz arkadaş da virüse yakalandı diye konuşuluyor. Çok tedirginiz bu koşullarda çalışmak istemiyorum üretimi durdursunlar artık. Mecburiyetten işe geliyoruz” dedi.
Fabrikada örgütlü olan Hak-İş’e bağlı Öz Gıda-İş Sendikasının bugüne kadar hiçbir şey yapmadığını söyleyen başka bir işçi ise şunları söyledi: “Evrensel’de çıkan haberler sonrası bizlere mesaj attılar sendikadan, ‘İşverenle görüştük, Kovid-19 salgınında çalışan üyelerimizin telefonlarına bir kod gelecek, o kodla Şok Market’ten 500 liralık alışveriş yapabileceksiniz’ diye. Biz fabrikada üretimin geçici olarak durdurulmasını istiyoruz, bunlar bize çalışın size 500 liralık market çeki vereceğiz diyorlar. Böyle sendikacılık mı olur? İşçinin sağlığını zerre düşünmüyorlar. Resmen patronun üretimi olsun, kârına kâr katsın, işçiler ölümle burun buruna çalışsın diyorlar.”