27 Mayıs 2020 00:00
/
Güncelleme: 27 Mayıs 2020 09:48

Karanlık gelecek ve yanan AVM ışıkları

“Kısa çalışma ödeneğinin şartları en büyük problemimiz. 8 aydır çalışıyorum bu yüzden ne çalıştığım mağazadan ne de herhangi bir devlet kurumunda maddi destek alamadı.”

Karanlık gelecek ve yanan AVM ışıkları

Fotoğraf: Pixabay

Murat UYSAL

Ozan ONGULU

Covid-19 pandemisi sürecinde hükümet normalleşmenin ilk adımı olarak AVM’leri açtı. Çalışanlarının büyük çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu AVM’lerin açılmasına tepkiler yükselirken, AVM çalışanı gençler yaşadıkları problemleri gençliğin kürsüsü Genç Hayat’a anlattı.  

KYK BORCU BOĞAZLARI SIKIYOR

Ataşehir Palladium AVM’de çalışan Ahmet alınan önlemleri yetersiz bulduğunu şu sözlerle ifade ediyor; “Önlemden kasıtları dezenfektan ve kolonya ise bunlar sağlandı fakat virüsten korunmak için dezenfektan ve kolonyanın yeterli olduğunu düşünmüyorum.”  Önceden 10 saat olan çalışma saatleri en fazla 8 saate çekilmiş. Ahmet düşürülen çalışma saatlerini yerinde bulduğunu söylüyor. Çalıştığı mağazada kendisiyle beraber 4 personelin çalıştığını söyleyen Ahmet “Hem benim çalıştığım mağaza hem de AVM içerisindeki diğer mağazalar birçok çalışanını ya ücretsiz izne çıkardı ya da işten attı” diyor. Çalışmadığı süre boyunca birçok sıkıntıyla karşılaştığını söyleyen Ahmet kısa çalışma ödeneğinden faydalanamayışını şöyle anlatıyor; “Kısa çalışma ödeneğinin şartları en büyük problemimiz. Kısa çalışma ödeneğinden faydalanabilmemiz için son 60 gününün iş akdi olması, son üç senede sigortalı gün sayısının 450 gün olması gerekiyor. Çalıştığım yerde 8 aydır çalışıyorum bu yüzden ne çalıştığım mağazadan ne de herhangi bir devlet kurumunda maddi destek alamadı.”

İç mekân tasarımı bölümünden geçen sene mezun olan Ahmet mezun olduğundan bu yana AVM’de bu mağazada çalışıyor. Oturduğu evin kirasının faturalarının üstüne bir de ödemesi gereken KYK borcunun boğazını sıktığını belirtiyor. Ahmet’e beklentilerini ve taleplerini soruyoruz o da bir bir sıralıyor. “Öncelikle biz işçilere virüs bitene kadar bizi mağdur etmeyecek kadar maddi destek sağlanmalıydı. Kira ve fatura ödemelerinden muaf tutulmalıydık. Şu süreçten sonra KYK kredilerinin ödemeleri ya ertelenmeli ya da tamamen silinmeli. Ülkenin gelirleri önce halk sağlığına aktarılmalı, virüs bitene kadar sokağa çıkma yasağı getirilmeli bu dönemde ihtiyaçlarımız karşılanmalıydı” dedi.

“OKURKEN ÇALIŞMAK ZORUNDA KALMAK İSTEMEZDİM”

Gazetecilik öğrencisi Ayşe Covid-19 salgınından önce Viaport AVM’de bir mağazada part-time olarak çalışıyormuş. AVM’lerin açılacağını duyduğu ilk anda birçok duyguyu bir anda yaşamış. Uzun süredir çalışmadığı ve ekonomik olarak zor durumda olduğu için başta AVM’lerin açılacağı haberine sevinmiş fakat koronavirüs riski onu tedirgin etmiş. Mağazadan aldığı bir mesajla sadece sürekli çalışanların işe çağrıldığını öğrenen Ayşe koronavirüs riskinden kısmen uzak evinde maddi sıkıntılarıyla baş başa kalmış. 

Mağazadan çağırsalar gider miydin diye sorduğumuzda Ayşe; “Mecburen gidecektim çünkü kendimce borçlarım var. Ailemden isteyemiyorum çünkü onlarda benim gibi çalışmıyorlar” diye yanıtlıyor. Başka mağazalarda işçi alımının olduğunu öğrendiğini söyleyen Ayşe “İnternet üzerinde eleman arayan mağazalara başvuru yaptım. Çağırırlarsa gideceğim” diyor. Gelecekten beklentisinin neler olduğunu sorduğumuzda ise “Geleceğe umutla bakmayı ben de isterdim” diye yanıtlıyor bizi ve sıralıyor beklentilerini: Okuduğum bölüme eskisi kadar inanmıyorum bence gazetecilik için uygun bir ülkede değiliz. Nasıl gazetecilik yaparsan yap her zaman ipin üstündesin. Gazeteciliğin daha iyi yapılabildiği bir ülkede olmak isterdim. Bu röportajı vermek yani okurken çalışmak zorunda kalmak istemezdim.

ÜNİVERSİTEDEN MEZUN OLAN AVM’DE ÇALIŞMAYA BAŞLIYOR

Viaport çalışanı Emre, Ayşe’den farklı olarak mağazanın sürekli çalışanlarından. AVM’nin girişinde ateşlerinin ölçüldüğünü dezenfektanların yerleştirildiğini söylüyor. Her gün maske ve eldiven dağıtıldığını söyleyen Emre “Diğer AVM’lere göre önlemler yeterli” diyor. Üniversite okumanın bir faydasının olmadığını söyleyen Emre polis okulu sınavlarına hazırlandığını söylüyor. “Bu mağazadaki birçok arkadaşım ya üniversite okuyor ya da mezun olup burada çalışıyor. Yarı zamanlı ve tam zamanlı çalışanların arasındaki tek fark tam zamanlıların üniversiteyi bitirip gelmiş olması” diyor gülerek. Normalleşmenin bir yerden başlaması gerekiyordu diyen Emre “Fakat ilk olarak AVM’lerin açılması ne kadar doğru bilemiyorum” diyerek sözlerini sonlandırıyor.

Aldığımız görüşlerin de bize gösterdiği gibi geleceğe dair umudu tükenen gençler yarına çıkabilmenin hesabını yapabiliyor sadece. Gençliğin umudunu tüketen, hayallerini çalan sistem, Covid-19 pandemisi sürecinde de gençliğe gelecek için açık kapı bırakmıyor. Sürüklendiğimiz bu uçuruma karşı koymak bizi çıkmaza itenlere dur demek için yan yana gelmekten başka çaremiz yok.

*Görüştüğümüz AVM çalışanı gençler işten atılma kaygısıyla ismini vermekten çekindikleri için gerçek isimlerinin yerine sahte isimler kullanılmıştır. 

Evrensel'i Takip Et