27 Mayıs 2020 11:18

Tüm Bel-Sen, KHK'lileri hedef gösteren gazeteci hakkında suç duyurusunda bulundu

KHK ile ihraç edilen Tüm Bel-Sen Üyesi Güven Boğa’yı "terörle ilişkili" diyerek hedef gösteren Zeki Kızılkaya hakkında suç duyurusunda bulunuldu.

Fotoğraf: Volkan Pekal/Evrensel

GÜNCEL

Paylaş

Tüm Bel-Sen, bir radyo programında KHK ile ihraç edilmiş üyesi Güven Boğa’yı "terörle ilişkili" diyerek hedef gösteren Zeki Kızılkaya hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu sonrası Adliye Taş Bina önünde basın açıklaması yapan KESK Adana Şubeler Platformu, KHK'lilerin hedef gösterilmesine tepki gösterdi.

21 Mayıs’ta bir radyo programında Seyhan Belediyesi Kültür İşleri Müdürü olarak görev yaparken KHK ile ihraç edilen Güven Boğa’yı hedef gösteren Zeki Kızılkaya, Boğa’nın Adana Büyükşehir Belediye Başkanı’nın fiili olarak danışmanlığını yaptığı iddiası ile "Adana'nın kayyum atanan şehir olarak anılmaması için Karalar'ın ayağını denk alması lazım. Bunu bir ön uyarı olarak anlasın" ifadelerini kullanmıştı.

"KHK’LİLERİN POTANSİYEL TEHLİKE GÖRÜLMESİ KABUL EDİLEMEZ"

Basın açıklamasını okuyan KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü ve Tüm Bel-Sen Şube Başkanı Mehmet Çelik, Güven Boğa’nın sendikal hak ve özgürlükler, barış ve demokrasi mücadelesinin bir unsuru olduğunu belirterek, Boğa’nın hedef haline gelmesine neden olacak ithamlarda bulunmasının kabul edilemeyeceğini söyledi. Yerel seçimlerde Karalar'ın aldığı oy üzerinden Türkiye’de üçüncü parti konumundaki HDP’yi potansiyel tehlike olarak açıklamanın da görmezden gelinebilecek bir saldırı olmadığını ifade eden Çelik, “Güven Boğa ve on binlerce KHK ile mesleğinden, işinden, aşından, ekmeğinden edilmiş kamu emekçilerinin durumuna sevinmek, onları yalnızlaştırmak, ötekileştirmek ve bunu meşrulaştırma çabası gayri insani bir davranıştır. On binlerce hukuksuzluğa uğramış mağdurun ahını almak demektir" dedi.

"KAYYUM ATAMALARI HALKIN SEÇME VE SEÇİLME HAKKININ YOK SAYILMASIDIR"

Yerel yönetimlerin merkezi iktidar karşısında demokrasi kaleleri olması gerektiğini savunduklarını ifade eden Çelik, "Salgın günlerinde halk sağlığı ve insanca yaşam için ne kadar önemli olduğu çok daha net görülen yerel yönetimlerin kayyum atamaları veya yasaklamalarla hizmet üretemez kılınması ve halktan koparılması girişimlerini akıl ve bilim dışı olmasının yanında demokrasiye ve hukuka aykırı buluyoruz. Halkın seçme ve seçilme hakkının yok sayılması anlamına gelen kayyum atamalarının biz yerel yönetim emekçilerine de baskı, zulüm ve sömürüden başka bir şey getirmediğini bugüne kadar kayyum atanan tüm belediyelerde somut olarak yaşadığımız için çok iyi biliyoruz" dedi. (Adana/EVRENSEL)