12 Kasım 2012 16:01

İdam savunulamaz

PEKDAŞ: SINIRI NEREDE ÇİZİLECEK?

Görüşlerine bavşurduğumuz İzmir Barosu Başkanı Sema Pekdaş, “İdam cezasının çağdaş hukuk devletinde yeri yoktur. Dünya ceza hukuku bir değer yaratmıştır. İdam cezası uygulandıktan sonra bunun geri dönüşü yoktur. Geri dönüşü olmaması sebebiyle uzun yıllar yapılan tartışmalar sonucu kaldırılmıştır. Dünyada da kaldırılıyor” dedi. Cezanın sadece öç alma duygusuyla verilemeyeceğini belirten Pekdaş, idam cezasının kaldırılmasının adil yargılanma hakkı için yaratılmış bir değer olduğunu dile getirerek, “Şimdi bunu geriye götürecek tartışmalar doğru değil. Bazı şeyler tartışmaya açılamaz, halkoyuna da sunamazsınız. Hukuk devletinde yapılması gereken bir tartışma değil bu” dedi.

İdam cezasının Türkiye’de hep siyasi suçlarda uygulandığını hatırlatan İzmir Barosu Başkanı, şöyle devam etti: “Başbakan, ‘Siyasi değil terör suçlarında uygulanacak’ diyor. Ne kadarı siyasi ne kadarı terör, bunun sınırı nerede çizilecek? Siyasi görüşlerini açıklayanlara da terörist deniliyor bu ülkede.”

YANGINA KÖRÜKLE GİDİYOR

Prof. Dr. Gençay Gürsoy ise, “ölümün ucuzladığı, kin nefret söylemlerinin arttığı, açlık grevlerinin kritik bir durumda olduğu bu dönemde başbakanın idamı gündeme getirmesi yangına körükle gitmektir” dedi. Başbakanın bazı hesaplarının olduğunu kaydeden Gürsoy, “Başbakan seçime giden yolda oy devşirmeye çalışıyor. İdamın uygulandığı ülkelerden bahsediyor” şeklinde konuştu.

HUKUKSAL DAYANAĞI YOKTUR

Başbakanın yürüttüğü idam tartışmasını doğru bulmadığını belirten Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, idam cezasına dünyanın neresinde olursa olsun kesin bir şekilde karşı olduklarını ifade etti. İdam cezasının Türkiye’de yıllarca uygulandığını ve daha sonra da tamamen kaldırıldığının altını çizen Elçi, “Tarafı olduğumuz uluslararası sözleşmelerde de hem savaş halinde hem de barış zamanında idam yasaklanmıştır. Başbakan bunları biliyor, en azından bilmesi gerekiyor. Dolayısıyla başbakanın yürüttüğü idam tartışmasının hiçbir hukuksal dayanağı yoktur” dedi. Bu tartışmanın iç siyasete yönelik bir mülahaza olduğunu belirten Elçi, “Sanırım başbakan yaklaşan seçimleri gözetiyor. Ancak giderek tansiyonun yükseldiği bir ortamda başbakanın idamdan bahsetmesi sosyal barışa zarar veren bir durumdadır” diye konuştu.

NEFRET SÖYLEMLERİ

Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu da, Başbakan’ın idam söylemleri için, “Amacı idamı geri getirmek değil muhafazakar milliyetçi kesimlerden Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oy alabilmektir” dedi. Erdoğan’ın nefret söylemleriyle siyasi çıkışlarda bulunduğunu ifade eden Bekaroğlu, idamın getirileceğini düşünmediğini söyledi.

MAZLUMDER: AMAÇ HUKUKİ DEĞİL POLİTİK

MAZLUMDER Genel Başkanı Faruk Ünsal da, bu konuyu Başbakan’ın şimdi gündemleştirmesinin hukuki değil, politik bir amacı olduğunu dile getirdi. Faruk Ünsal, “Bu tartışma doğrudan Kürt sorunu ile ilgilidir” dedi.  Başbakanın Kürt sorununun çözümünü yeniden bu konsepte çektiğini belirten Ünsal, “Kürt sorununu adil bir şekilde çözmek yerine halkı idamla tehdit etmesi topu taca atmaktan başka bir şey değildir” şeklinde konuştu.  

İHD: TEHLİKELİ BİR YAKLAŞIM

İdam cezasının bu ülkede nasıl bir travma yarattığını da yeniden hatırlatmak gerektiğini vurgulayan İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “Ölüm cezası hiçbir iktidar için hak değil” dedi. “Başbakan terör suçları kapsamında diye bir ifade kullanıyor. Bu sübjektif ve tehlikeli bir yaklaşımdır. Uluslararası hukukta da terör tanımı yapılmış değil, sadece belli fiiller için tanım yapılmış ve onun cezası da idam değil” diye konuşan Türkdoğan, Türkiye’nin kendi mevzuatından idam cezasını çıkardığını söyledi. “Bu AB defterini de tamamen kapatmaktır” diyen Türkdoğan, Türkiye’de idam cezasının geri gelemeyeceğini söyledi.

BİRDAL: BAŞBAKAN MANİPLE EDİYOR

İHD Eski Genel Başkanı Akın Birdal da, demokrasinin haklar ve özgürlükler rejimi olduğunu, bu hakların başında da yaşama hakkının geldiğini söyledi.  Birdal, “İdam, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası anlaşmalara da aykırıdır. Açıkça Başbakan gündemi maniple etmeye ve Kürt sorununun çözümünü elinde koz olarak tutmaya çalışıyor” diye konuştu.

SERTEL: KABUL EDİLEMEZ

İdam kararına taraf olmanın mümkün olmadığını dile getiren Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Başkanı Atilla Sertel ise, “İnsanın insanı öldürmesi kabul edilemez. Ölüm cezasının tekrar konulmasını hukuk sistemi açısından sağlıklı bulmuyorum. İdam cezasını savunmak devlet adamlığına yakışmıyor. Türkiye’yi geri götürmek, ortaçağ anlayışına tekrar teslim etmektir bu” diye konuştu.  (HABER MERKEZİ)

Evrensel'i Takip Et