8 Haziran 2020 11:51
/
Güncelleme: 17:16

Gözaltına alınan Kirazlıyaylalı kadınlar serbest bırakıldı

Bursa Kirazlıyayla'da maden şirketine karşı yaşam alanlarını savunan ve bu sabah gözaltına alınan kadınlar adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Gözaltına alınan Kirazlıyaylalı kadınlar serbest bırakıldı

Fotoğraf: Bursa Çevre Platformu

Bursa’nın Yenişehir İlçesi’nin Kirazlıyayla Köyü’nde Meyra Şirketi’nce yapılmak istenen Flotasyon ve Zenginleştirme Tesisine karşı mücadele eden köylü kadınlar, bu sabah gözaltına alınmalarının ardından akşam saatlerinde adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Kirazlıyayla Köyü’nde Meyra Şirketi’nce yapılmak istenen Flotasyon ve Zenginleştirme Tesisine karşı mücadele eden köylü kadınlar ve bir grup köylü dün sabah güvenlik kuvvetlerince ifadeye çağrıldı. İfadelerin ardından Gülizar Canbaz, Emine Çip, Hatice Kara, Nermin Çetin ve Kaniye Karasu gözaltına alınırken Ferhat Fındıl, Ömer Güler, Muhammed Çakır ve Hüseyin Tekin serbest bırakıldı. Yenişehir Jandarma Karakolunda bekletilen kadınlar da akşam saatlerinde adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Dün sabah saatlerinde maden şirketine, beton mikserinde kalan atıkları göle boşalttığı gerekçesiyle köylüler tepki gösterdi. Atıkların boşaltıldığı göle giden köylüler şirket yetkilileriyle tartıştı. Sulamada kullandıkları ve hayvanlarını suladıkları gölün kirletilmesine tepki gösteren köylüler durumu jandarmaya bildirdi. Şirket çalışanlarının döktükleri atık nedeniyle tepki gösterdiklerini belirten köylüler, çalışanların kendilerine hakaret ettiğini söyledi.

Sabah erken saatlerde jandarma köylüleri evden alarak, Yenişehir Jandarma Karakoluna götürdü. İfadesi alınan 9 kişiden erkekler serbest bırakılırken kadınların gözaltına alınması dikkat çekti.

BURSA ÇEVRE PLATFORMUNDAN NEZAHAT AKİŞLİ:
“KADINLARI YILDIRMAK İSTİYORLAR”

Beton mikserinin köylülerin önünden geçerek göle gittiğini belirten Bursa Çevre Platformundan Nezahat Akişli, “Köylüler, beton atığının bilinçli olarak gözlerinin önünde göle döküldüğünü, kendilerini taciz etmek için yapıldığını söylüyor. Onlara yasak olanın şirkete serbet olduğunu belirtiyorlar” dedi.  Köylülere şirket çalışanları tarafından hakaret edildiğini, saldırıldığını belirten Akişli, “Kadınları yalnız bırakıp korkutmak, geri basmalarını sağlamaya çalışıyorlar. Gözaltına aldıkları kadınlar direnişin önündeki kadınlar” dedi.  

EKOLOJİ BİRLİĞİ: “GÖZALTINA ALINMASI GEREKENLER
GÖLETİ KİRLETENLERDİR”

Kirazlıyaylalı kadınların gözaltına alınmasını tepki gösteren Ekoloji Birliği konuyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. “Ülkenin her yanında mücadelenin en önünde olan kadınlara karşı yıldırma ve gözaltı politikalarına karşı çıkıyor” denilen açıklamada şunlar söylendi: Aydın’da köylü kadınlara verilen para cezaları da bu baskıların bir örneğidir. Kirazlıyaylalı kadınların gözaltına alınmasının ardında yatan gerçek, kadınların önde olduğu Kirazlıyayla direnişinin kırılmak istenmesidir. Kadınlara ve yaşam savunucularına yönelik bu tür baskı ve saldırılar bizi yıldıramaz ve mücadelemizden vaz geçiremez. Gözaltına alınması gerekenler kadınlar ve köylüler değil, usulsüz ve izinsiz çalışan, göleti kirleten ve köylülere hakaret eden şirket görevlileri ve yetkilileridir.”

KADINLAR JANDARMA ENGELİNİ AŞIP AÇIKLAMAYA KATILMIŞTI

Dünya Çevre Günü nedeniyle  dün Bursa Çevre Platformunun bölgede yapacağı basın açıklamasına platform temsilcilerinin katılımını engellemek için yollar kesilmiş ve köye çıkış engellenmiş, yalnızca CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Alaca’nın geçmesine izin verilmişti. Bunun üzerine Kirazlıyaylalı kadınlar ve köylüler jandarma engelini aşıp kilometrelerce yürüyerek Platform üyelerinin yanına gelerek basın açıklamasına katılmıştı. (Bursa/EVRENSEL)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

‘Onaylamadığımız taslağı masaya koymayın’

‘Onaylamadığımız taslağı masaya koymayın’

Toplu sözleşme sürecinde olan kamu işçilerinin, Türk-İş ve Hak-İş yöneticilerinin üzerinde anlaştığı sözleşme taslağının kendilerinden gizlenmesine tepkisi büyüyor. Bu hafta hükümete sunulması beklenen taslağın onayları alınmadan masaya konmamasını isteyen işçiler, “Biz mücadele etmezsek sözleşmenin sonu belli” diyor.

72 bin 88 TL: Türk-İş’in yoksulluk sınırı

30 bin TL: Kamuda ortalama ücret

58 bin 200 TL: Türk-İş ve Hak-İş’in istediği zamlı ücret

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Erdoğan: Dünya bir imtihan yeridir, ekonomik zorluklar gelip geçer.

Evrensel'i Takip Et