12 Haziran 2020 17:35

Emek Gençliği: Trump hükümetinin zalimliğinin karşısında yanınızdayız

İstanbul Emek Gençliği, Kadıköy Rıhtım’da düzenlediği açıklamayla Amerika’da ırkçılığa karşı mücadele eden halklarla dayanışma içinde olduğunu belirtti.

Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel

Paylaş

İstanbul Emek Gençliği, Amerika’da ırkçılığa karşı mücadele eden halklarla dayanışma içinde olduklarını belirti. Kadıköy Rıhtım’da bir araya gelen Emek Gençliği, "Irkçı vahşet karşısında ayağa kalkmış olan, sokaklarda mücadele eden kardeşlerimizi, genç arkadaşlarımızı buradan bir kez daha selamlıyor ve yanındayız diyoruz! Trump hükümetinin zalimliğinin karşısında yanınızdayız" dedi. 

"Barbarlık yenilecek; direnen halklar kazanacak! No Justice No Peace" pankartı açan Emek Gençliği, "Yaşasın enternasyonal dayanışma", "Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm", "Distopya değil kapitalizm, ütopya değil sosyalizm", "Long live international solidarity" dövizleri taşıdı. 

 İstanbul Emek Gençliği, Kadıköy Rıhtım’da düzenlediği açıklamayla Amerika’da ırkçılığa karşı mücadele eden halklarla dayanışma içinde olduğunu belirtti.

"BEYAZ SARAY’IN BEYAZ KUVVETİ GEORGE FLOYD’U KATLETTİ"

Basın açıklamasını Emek Gençliği İstanbul İl Yöneticisi Eren Yüceboy okudu. “Kapitalist barbarlık bir kez daha tüm vahşeti ile kendini gösterdi” diyerek sözlerine başlayan Yüceboy, “Beyaz Saray’ın beyaz kuvveti George Floyd’u katletti” dedi. Trump’ın sözlerini hatırlatan Yüceboy, “Öldürücü kuvvetlerimi üzerinize salarım' diye tehdit ederek sokağa çıkanları teslim olmaya, sessizliğe bürünmeye çağırıyor. Adalet isteyen yüz binleri tehdit ediyor; 'teröristleri etkisizleştirmek', 'yağmayı önlemek', 'huzur ve güveni sağlamak' propagandası ile saldırı örgütlüyor. Bu yalanlara, bu ‘huzur’ propagandalarına dünya halkları yabancı değil; Türkiye gençliği hiç yabancı değil. Bu tutumu biz kendi ülkemizden de çok iyi biliyoruz. Bu vahşet ve bu saldırganlık sadece ABD’ye ve Trump’a özgü değil. Dünyanın tüm burjuva diktatörlüklerinin ortak özelliğidir. Tüm sermaye devlet ve hükümetlerinin politikalarında farklı biçimlerde karşımıza çıkıyor” diye konuştu.

"IRKÇILIĞIN KARŞISINDA KARDEŞLİK, BASKININ KARŞISINDA MÜCADELE"

İngiltere’de, Fransa’da, Belçika’da yüz binlerin, sokaklara dökülerek birlikte "Nefes almak istiyoruz" dediğini aktaran Yüceboy, “Irkçılığın karşısında kardeşlik, baskının karşısında mücadele dediler! Üstelik kendi tarihlerinin ırkçı, gerici figürleri ile hesaplaşarak döküldüler meydanlara. Çünkü bu sorun sadece siyah derili Amerikalıların sorunu değil; bütün ezilenlerin, bütün sömürülenlerin, baskıya ve ayrımcılığa uğrayan herkesin sorunudur. Çünkü emperyalist kapitalist sistem sömürüden, baskıdan, vahşetten başka hiçbir şey sunmuyor” ifadelerini kullandı.

"O ÇIĞLIK DÜNYANIN BÜTÜN İŞÇİ VE EMEKÇİLERİNİN BOĞAZINDAN ÇIKMIŞ BİR HAYKIRIŞ"

“O polis, bastırdığı Georg Floyd’un boynunu kırarcasına saltanat gücünü ortaya koyarken, 'Boğuluyorum, ölüyorum' çığlığı, dünyanın bütün işçi ve emekçilerinin boğazından çıkmış bir haykırıştır” diyen Yüceboy, “Savaşların gölgesinde yaşayanların, sınır kapılarında devletlerin pazarlık malzemesi haline getirilen mülteci kadınların, çocukların, gençlerin de haykırışıdır. Adana’da öldürülen 17 yaşındaki mülteci işçinin de çığlığıdır. Korona salgınında tedbirsiz, önlemsiz çalışmaya zorlananların, işten atılanların, açlık ve sefalete mahkûm edilenlerin, sokak ortasında vurularak öldürülen kadınların, geleceğinden umutsuz gençlerin ortak haykırışıdır. George Floyd’un çığlığı, aynı zamanda bir kurtuluş çağrısıdır. Nefes alamayanlara, sömürülenlere, baskı altında tutulanlara, ayrımcı politikaların hedefinde olanlara 'Nefes alma' çağrısıdır” dedi.

"BİRLEŞMEK, ÖRGÜTLENMEK, MÜCADELE ETMEK ZORUNDAYIZ"

Yüceboy, “İşsizlikle boğuşan, geleceği baskı ve sömürü politikaları ile karartılan, ekonomik krizin faturası omuzlarına yıkılan Türkiye gençliği olarak nefes almak istiyoruz! Şimdi korona salgınında yeni dönemden bahsediyorlar; yeni normal dönemi diyorlar. Yeni normal; pandeminin yol açtığı ekonomik ve toplumsal yıkımın yüklerinin bütün halkların sırtına yükleneceği yeni bir sömürü ve soygun düzeni anlamına da geliyor. Ama biz Türkiye ve dünya gençliğinin sömürü ve soygun düzenine, yükselen işsizliğe, ırkçı ve baskıcı politikalara değil, eşit ve özgür bir dünyaya ihtiyacı var. Dünyamızın burjuva barbarlığından kurtulmaya ihtiyacı var! Nefes alabilmek için, ülkemizi ve dünyamızı bu barbarlıktan kurtarmak için birleşmek, örgütlenmek, mücadele etmek zorundayız” dedi.

"ADALET YOKSA BARIŞ DA YOK"

Yüceboy son olarak şunları söyledi: “Emek Gençliği olarak ırkçı vahşet karşısında ayağa kalkmış olan, sokaklarda mücadele eden kardeşlerimizi, genç arkadaşlarımızı buradan bir kez daha selamlıyor ve yanındayız diyoruz! Trump hükümetinin zalimliğinin karşısında yanınızdayız! Adalet talebiniz bizim de talebimizdir; bir kez daha buradan söylüyoruz; adalet yoksa barış da yok! Yaşasın enternasyonal mücadelemiz.”

(İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

CHP'li Şaroğlu: Hazine arazilerinin 7 ile bedelsiz dağıtılması eşitsizlik değil mi?

SONRAKİ HABER

Musa Anter Gazetecilik Ödülleri için başvurular başladı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa