14 Haziran 2020 10:58
/
Güncelleme: 15 Haziran 2020 05:39

EMEP: 15-16 Haziran’da taşınan mücadele bayrağı hiç inmedi, inmeyecek

Emek Partisi, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 50. yıl dönümü dolayısıyla yazılı açıklama yaparak “Önceki kuşakların taşıdığı mücadele bayrağını devralan yeni kuşaklar bu bayrağı taşımaya devam edecek” dedi.

Türkiye işçi sınıfın en büyük eylemini gerçekleştirdiği 15-16 Haziran 1970’in üzerinden tam 50 yıl geçtiğine dikkat çekilen açıklamada, “50 yıl önce sarsılmaz bir kararlılıkla şalterleri indirerek yollara dökülen işçiler karşılığında bedel ödemiş olsalar da zafer ve kazanımla işyerlerine geri döndüler. 15-16 Haziran işçilerin ortak bir talep ve çıkarları için sınıf olmayı başardıkları tarihtir. Eylem, Süleyman Demirel Hükümeti’nin sendikal hakları kısıtlamak için Meclis’e getirdiği tasarının kabul edilmesi üzerine asıl olarak DİSK’te örgütlenen işçilerin başlattığı ama giderek diğer işçileri de harekete geçiren bir direniş olarak gerçekleşti. Sendika bürokrasisi yasanın arkasında durmasına rağmen Türk-İş, üyesi olan işçilerin bu eylemden uzak durmasını sağlayamamış; işçiler sendika yönetimlerinin tutumunu çiğneyip geçmişlerdir” denildi.

SINIFIN BİRLİĞİ HER TÜRLÜ ENGELİN YIKILABİLECEĞİNİ GÖSTERDİ

15-16 Haziran Direnişinin sınıfın birliğinin ve ortak mücadelesinin, her türlü engeli yıkabildiğini gösterdiğini ifade eden EMEP, “15-16 Haziran işçilerin kendi öz güçlerine dayandıkları bir eylem olmuştur. Sendika yöneticilerinin boyunu ve azmini aşan eylemleri yöneten doğrudan doğruya işçilerin kendisidir. Fabrikalarda kurulan direniş komiteleri aracılığıyla örgütlenen ve hareketi yöneten işçilerin İstanbul’da üç koldan başlattıkları yürüyüşe müdahale eden askeri birliklerle de çatışmak zorunda kaldılar. Kendilerine açılan ateşe rağmen metanetlerini koruyan işçilerin eylemi bittiğinde gölgesi sendikal örgütlenmeyi zora sokan yasayı çıkarmaya cüret edenlerin üzerinde kaldı. Yasa 1971’in ocak ayında iptal edildi” hatırlatmasında bulundu.

“İKTİDARIN EN BÜYÜK KORKUSU DAYANIŞMA VE MÜCADELE KARARLILIĞI”

Direnişin 50 yıl boyunca ve bundan sonra da fabrikalarda, atölyelerde ve işyerlerindeki potansiyelin neye muktedir olduğuna işaret etmesi bakımından önemli olduğuna dikkat çeken EMEP, “En ağır baskı koşullarında, en durgun zamanlarda, sendikal bürokrasinin ihanetine ve işçilerin ortak duyusunun gelişmesini ketleyen her önleme rağmen tezgah başında kesintisiz biçimde mayalanmaya devam eden birlik, dayanışma ve mücadele kararlılığı bugün de iktidarların en büyük korkusudur. Dün bir yasayı geri çektirebilen güç başka bir zaman o yasayı çıkaran iktidar mekanizmasını ve toplum düzenini değiştirebilme kudretindedir. Bu Paris Komünü’nde, 1917 Ekim Devrimi’nde ve daha birçok devrimde somut olarak görülmüştür” dedi.

15-16 Haziran Direnişinin kısmi, belirli bir bölge ile sınırlı bir hareket olmanın ötesine taşarak İstanbul emekçilerinin kent hareketi haline geldiğine dikkat çekilen açıklamada “Yürüyüş kollarına katılan işçilerin sayısı her adımda artmış, grev diğer kent sakinlerinin de desteğini kazanmıştır. 15-16 Haziran 50 yıl sonra hak ve sınıf mücadelelerine dair hala önemli bir tarihsel birikimin kaynağı olmaya devam ediyor. Zonguldak yürüyüşünde, Tekel Direnişinde, Metal Fırtına’da, Şişe Cam, Seka grevi, salgın koşullarında yapılan 1 Mayıs kutlamaları vb. her işçi eyleminde yaşatıldı ve yaşatılmaya devam ediyor” ifadelerine yer verildi.

MÜCADELE BUGÜN DE KIDEM TAZMİNATI İÇİN SÜRÜYOR

Türkiye işçi sınıfının ilk büyük eylemini yıl dönümü dolayısıyla selamlayan Emek Partisi, “Önceki kuşakların taşıdığı mücadele bayrağını devralan yeni kuşaklar bu bayrağı taşımaya devam edecek. İşten atmaların yasaklanması ve kıdem tazminatına uzanan ellerin kırılması başta olmak üzere, sağlıklı ve insanca çalışma ve yaşam koşullarına ulaşmak için mücadele sürdürecek, 15-16 Haziran hiç unutulmayacaktır” dedi. (HABER MERKEZİ)

Evrensel'i Takip Et