15 Haziran 2020 10:07
Son Güncellenme Tarihi: 15 Haziran 2020 10:23

DEÜ Hastane çalışanları ek ödemelerdeki kesintilere tepkili

Dokuz Eylül Hastanesi sağlık çalışanları sendika ve odalarla ek ödemelerdeki kesintilerle karşı basın açıklaması yaptı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Dokuz Eylül Hastanesi sağlık çalışanları ek ödemelerdeki kesintilerle karşı basın açıklaması yaptı. DEÜ Asistan Hekim İnisiyatifi, Demokratik Sağlık Sen, Eğitim Sen 3 No'lu şube, Eğitim İş, Genel Sağlık İş, İzmir Tabip Odası, SES, Tez Koop İş Sendikası, Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası, Türk Sağlık Sen temsilciliklerinin de katıldığı eylem Dokuz Eylül Hastanesi Klinikler önünde yapıldı. Açıklamayı DEÜ Asistan hekimlerinden Dr. Ali Rıza Karabulut okudu. Karabulut pandemi sürecinde kurumun uğradığı zarar gerekçe gösterilerek çalışanların ek ödemelerinde yüzde 20'den başlayan kesintiler yapıldığını söyledi.

"PANDEMİ SÜRECİNİN BAŞINDAN BU YANA ŞEFFAFLIK İSTEDİK"

Dokuz Eylül Üniversite Hastanesi çalışanları olarak kazanılmış hakları olan ek ödemelerde kesinti yapılmasını kabul etmediklerini söyleyen Karabulut, "Tasarruf yapılması gerektiğinde ilk yapılan çalışanların ücretlerinde kesintiye gitmek olmaktadır. 4D'li personelden yapılan kesintiler de, şua izinlerinde radyoloji çalışanlarının ücret kesintisine uğraması da, vaad edildiği halde sürekli geciktirilen ve adaletsizliği ile çalışma barışımızı bozan pandemi ek ödemeleri de hep aynı sebeple karşımıza çıkmaktadır" dedi. Pandemi süreci hali hazırda var olan sorunları artırırken, yönetim kadrosuna ulaşamamanın da hastane çalışanlarını giderek zorlaşan şartlarda çalışmaya ittiğini ifade eden Karabulut, pandemi sürecinin başından bu yana bilgi eksikliği olmaması için şeffaflık talep ettiklerini söyledi. Karabulut, sendikalar olarak ortak bir toplantı talep ettiklerini ancak yanıt verilmediğini ekledi.

Karabulut sağlık emekçilerinin taleplerini şu şekilde sıraladı:

  • Bugün için en acil olan; yapılan ücret kesintisinden geri dönülmelidir.
  • Temel ücretin en düşüğü yoksulluk sınırının üstünde olacak şekilde yükseltilmeli, üç ay tavandan yapılacağı duyurulan ek ödemeler tüm sağlık emekçilerini kapsayacak şekilde ve meslek grupları ve istihdam biçimleri arasında adaletsizliğe neden olmayacak şekilde ödenmelidir.
  • Fiili Hizmet Süresi Zammı (yıpranma payı) sağlık ve sosyal hizmet işkolunda çalışan bütün emekçileri ve geçmiş çalışma sürelerini de kapsayarak şekilde 5 yıla 1 yıl olarak düzenlenmeli, salgın döneminden kaynaklı olarak artı 1 yıl yıpranma payı hakkımız verilmelidir.
  • Ek gösterge rakamlarının sağlık ve sosyal hizmet iş kolunda çalışan tüm emekçileri kapsayarak, en az 3600 ek gösterge olacak şekilde kademeli olarak yükseltilmelidir.
  • Sağlık alanında yeni atamaların hepsi kadrolu, güvenceli yapılmalıdır.
  • Covid-19 enfeksiyonu geçiren sağlık emekçisinin zararının tanzimi için “mesleki risklere bağlı ortaya çıkan hastalık” olarak kabul edilip, iş kazası/meslek hastalığı olduğuna dair düzenlemeler derhal yapılmalıdır.

"ORTAK MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ"

Daha önce ek ödeme adaletsizliğine dair yapılan basın açıklamalarında da belirttikleri gibi sağlık çalışanlarının asıl talebi üç ay sürecek adaletsiz ek ödeme değil, güvenceli çalışma ve güvenli gelecek için, insanca yaşam için temel ücret artışı olduğunu dile getiren Karabulut, "Bizler bu metinde imzası bulunan sağlık emek, meslek örgütleri yukarıdaki taleplerimizin karşılanması ve performans ödemelerinde yaşanan adaletsizliğin giderilmesi için ortak mücadelemizi sürdüreceğimizi duyuruyoruz" dedi.

ALKIŞ DEĞİL EMEĞİNİZİN KARŞILIĞINI İSTİYORUZ”

Tabip Odası İzmir Şube Sekreteri Lütfi Çamlı, ücretlerde yapılan ayrımlara da değinerek iş barışının bozulduğunu söyledi. Sabit ek ödemelerdeki kesintilere değinen Çamlı, "Tasarruf için akla gelen sağlık emekçilerinin ücreti mi? Sabit ödemelerimizden tasarruf yapılmasını asla kabul etmiyoruz. Alkış değil emeğinizin karşılığını istiyoruz" diye konuştu. Ortak açıklamadan sonra ise, Demokratik Sağlık Sen Ayşen Toktay ve Genel Sağlık-İş adına Alper Zobarlar mücadele vurgusu yaptılar. DEÜ Asistan Hekim inisiyatifi adına konuşan Yağmur Dokuyan ise, "Asistan hekim köle değildir" dedi. Tabip Odası Başkanı Funda Varlık Obuz, "Biz performansın karşısındayız ama eşitsizliğe, haksızlığa da karşıyız. İnsanca yaşayacak bir ücret istiyoruz. Hastaneleri ticarethaneye hastaları müşteri haline dönüştüren bu sisteme karşıyız" dedi.

ORTAK MÜCADELE ÇAĞRISI 

SES adına DEÜ Hastanesi iş yeri temsilcisi Günseli Uğur da ortak mücadelenin önemine değinerek, “Daha önceki yaptığımız eylemlerde başardık. Gece nöbetleri artı bir saat eklenerek hesaplanmasını biz sağladık burada hep beraber olduğumuz zaman sağladık. Taleplerimizi reddedenler yüzlerce hemşireyi gördüklerinde kabul etmek zorunda kaldılar. Pandemi sürecinden kaynaklı sürdürülen zorlu çalışma koşullarını devam ettirmeye çalışıyorlar. Bir gün normal hasta bakıyoruz bir gün Kovid servisine çekiliyoruz” diyerek çalışma koşullarının zorluklarına vurgu yaptı.

Türkiye Sağlık Sen ve Tez-Koop-İş adına ise konuşan Savaş Erdoğan, "statü fark etmeksizin ek ödeme yapılmalı" dedi. Ayrıca Erdoğan, kıdem tazminatının fona devredilmesi tartışılmasına da değinerek "gasp edilmesine asla izin vermeyeceğiz" diye konuştu. (İzmir/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Zafer Aydın: 15-16 Haziran güneşli bir havada aniden bastıran bir yağmur değildi

SONRAKİ HABER

Kılıçları kuşanmanın zamanı!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa