16 Haziran 2020 17:40

İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri: Türkiye ucuz emek cennetine çevrildi

İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, 15-16 Haziran İşçi Direnişinin yıl dönümünde Türkiye’nin “ucuz emek cenneti”ne çevrildiğini belirterek, mücadeleyi yükseltme çağrısı yaptı.

Fotoğraf: Evrensel

İŞÇİ-SENDİKA

Paylaş

İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, 15-16 Haziran İşçi Direnişi yıl dönümüne ilişkin açıklama yaptı. Kadıköy'de bulunan Beşiktaş İskelesi’nde gerçekleştirilen açıklamaya çok sayıda sendika, siyasi parti temsilci ve yöneticisinin yanı sıra işçiler de katıldı. “Savaş, Sömürü, Salgın Düzeninize Karşı Gücümüz Birliğimizden Gelir” pankartı açan kitle sık sık, “Milyonlar aç, işsiz, çare örgütlü direniş” ve “Üreten biziz yöneten de biz olacağız” sloganları attı.

Açıklama 15-16 Haziran direnişinde ve Türkiye işçi sınıfı mücadelesinde hayatını kaybedenler için saygı duruşuyla başladı.

"18 YIL İŞÇİLERİN HAKLARINA SALDIRIYLA GEÇTİ"

Daha sonra açıklama yapan Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Ayfer Koçak, 1970 yılında Sendikalar Kanunu’nda yapılan değişikliklerle, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ve üye sendikaları yok etmek ve yetki kotası ile mücadeleci sendikaların önünü kesmek isteyenlere karşı 15-16 Haziran Direnişi ile cevap verildiğini hatırlattı. O dönemde direngen işçi örgütlülüğünü geriletmek isteyen zihniyetin bugün de grev yasaklarıyla, baskı ve engellemelerle iktidarda olduğunu söyleyen Koçak, AKP’nin 18 yıllık iktidarının emekçilerin haklarına ve emeğin örgütlü yapılarına saldırıyla geçtiğini ifade etti.

"ÜLKE UCUZ EMEK CENNETİ OLDU"

Koçak, esnek ve güvencesiz çalıştırılmanın başat çalışma biçimi haline getirildiğini, işsizliğin Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine ulaştığını ve ülkenin ucuz emek cennetine çevrildiğini kaydetti. Koçak, “İş cinayetlerinde her yıl binlerce emekçi hayatını kaybederken, gerici rejim önleyici düzenlemeler yapmak yerine; camilerde ‘ Aşırı tedbir Allah’a güvensizliktir’ türünden hutbeler okutarak yükselen tepkilerin karşısına din istismarını koymuştur” diye konuştu.

"İKTİDAR GERÇEKLİKTEN UZAKLAŞMIŞTIR"

Salgın sürecinde işçilerin sağlık önlemlerinden yoksun, hayatları pahasına çalışmaya devam ettiğini belirten Koçak, bu süreçte binlerce işçinin yetersiz önlemler nedeniyle hastalandığını ve onlarcasının ise hayatını kaybettiğini söyledi. Koçak, “Bu süreçte binlerce işçi işini kaybetmiş geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 39‘u bulmuştur. Siyasi iktidarsa işsizliğin geldiği boyutları saklamak için bir takım hesaplama hileleri ile bu süreçte işsizliğin düştüğünü iddia edebilecek kadar gerçeklikten uzaklaşmıştır” dedi.

"İKTİDAR SINIFSAL KARAKTERİNİ ORTAYA KOYDU"

Toplumsal felaketleri lütuf gören siyasi iktidarın salgın sırasında da fırsatçılığını gösterdiğini dile getiren Koçak, işini kaybeden işçilerin açlığa mahkum edildiğini ve kamu kaynaklarının sermayenin hizmetine sunulduğunu söyledi. Salgın sürecinde açıklanan paketleriyle sermayeye milyarlar akıtıldığını, emekçilerin payına ise maske ve kolonya düştüğünü ifade eden Koçak, “İktidar, ekonomik tercihleriyle salgın sürecinde de sınıfsal karakterini açıkça ortaya koymuştur” dedi.

"KIDEM TAZMİNATINI SAVUNACAKTIR"

Kıdem tazminatını için tamamlayıcı emeklilik sistemi tasarısını gündeme getiren iktidara seslenen Koçak, “Bu dayatma ve saldırıların, bir müzakerenin değil ancak mücadelenin konusu olabileceğini bilmelidir” diyerek işçi ve emekçilerin kıdem tazminatlarını savunacağını kaydetti.

"İŞÇİ SINIFI KARARLI"

Yaşanan saldırılara karşı duracak ve insanca bir toplumsal düzeni kuracak olanın Türkiye işçi sınıfının mücadelesi olduğunun altını çizen Koçak, işçi sınıfının bu mücadeleyi yürütecek tarihsel birikime ve kararlılığa sahip olduğunu belirtti. Koçak son olarak, “15- 16 Haziran Direnişinin 50. Yılında özgür, eşit, demokratik, barış içinde yaşayacağımız bir ülke; güvenceli- güvenli, insanca bir çalışma hayatı için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.

Açıklama alkışlarla son buldu. (İstanbul/MA)