Ford işçisi: Biz can derdindeyken birileri tazminatımızı yemenin derdinde
"Kıdem kırmızı çizgimiz diyen sendikacılara mı, işçi düşmanı hükümete mi güveneceğiz? Kıdem bizlerin gerçekten kırmızı çizgisi, son kalesi."
Fotoğraf: Ford işçileri
Ford Otosan İşçisi
Kocaeli
Yıl 2020. Değişen çok şey var fakat hepsi biz işçilerin aleyhine. Bizler ’99 depremiyle boğuşurken dönemin koalisyonu bunu fırsat bilip mezarda emeklilik yasasının ilk adımını attı. Deprem öncesinde yasayı tepkiler üzerine geçirmeyenler, depremi, milletin can derdine düşmesini fırsat bilip emeklilik yaşında ‘düzenlemeyi(!)’ gerçekleştirdiler, emeklilik yaşını yükselttiler.
Aradan zaman geçti, yeni kurulan hükümet Avrupa uyum paketi diyerek yaşı bir kez daha yükselterek mezarda emekliliği getirdi. İlerleyen süreçte emeklilik maaşının bağlanma oranını da aşağıya indirdi. Aradan yıllar geçti ama saldırılar sürekli devam etti. Şimdi de elimizdeki son kalemiz, kıdem tazminatı patronların ve hükümetin saldırısı altında.
Partiler değişti işçilere yönelik saldırılar hız kesmeden devam etti. Bugün EYT’liler emekli olsalar dahi kaç para maaş alacaklar? En düşük emekli maaşı 1500 lira. Asgari ücretin bile altında. Zaten MESS SAFE uygulaması, izole üretim tesisleri, iş yasasında yapılan değişiklikler… Yani esnek çalışma ve güvencesizlik gittikçe büyüyor. Biz olmaz dedikçe her şey zamana yayılarak, krizler, salgınlar, afetler fırsat bilinerek gerçekleştiriliyor. Çekirge sürüsü gibi doymak bilmeden daima saldırıyorlar. Bugün işten çıksak hangimiz kıdemimize güvenmiyoruz?
MESS SAFE ile hepimizin her anını kontrol edip işten atmaların önünü açıyorlar. Kısmi olarak bu zaten güvenli yerim uygulaması ile bizim fabrikada uygulanıyor. Salgın bahanesi ile sürekli tehdit ediyorlar, bastırmaya sindirmeye çalışıyorlar. Bu uygulamayı kullanmayan disiplinle tehdit ediliyor. Sürekli bize vurmaz diye göz yumduğumuz ses çıkarmadığımız ne varsa yeniden yeniden hem de büyüyerek önümüze geliyor.
Yeni kıdem uygulaması iki formül sunuyor. Her iki formül de aynı şeye geliyor, kıdem için maaşımızdan kesinti olacak. Dün kıdemin fona devredilmesi için konuşuyorlardı bugün ete kemiğe büründürüp önümüze getirdiler. Kıdem kırmızı çizgimiz diyen sendikacılara mı, işçi düşmanı hükümete mi güveneceğiz? Kıdem bizlerin gerçekten kırmızı çizgisi, son kalesi. Kıdemi kaybetmek bizler için ölüm kalım meselesi. Biz bu kaleyi almanıza izin vermeyeceğiz, ölümüne savunacağız!
Sendikalar aidat almaya gelince hiç boş durmuyor. Hakkımızı korusunlar diye sendikaları zorlamalıyız. Sendikalar ve biz işçiler kıdem tazminatlarının fona devri yasalaşmadan eylem planları oluşturmalı ve bu planları yavaş yavaş uygulamaya geçirmeye başlamalıyız, durmak bize zaman kaybettirir. Pandemi sürecinde fabrikalarımızda artan vaka sayılarını göz önüne alarak çalışmama hakkımızı kullanmalıyız.
Biz can derdine düşmüşken birileri tazminat hakkımızı yemenin derdinde. Biz yoksak hayat yok. Kıdem yoksa birlik yoksa peçeteden farkımız yok. Hem pandemi, hem tazminat olayları bize gösterdi ki başkalarının daha da zenginleşmesi uğruna açlık, sefalet ve kölelik dayatılmakta, biz işçiler hiçe sayılmaktayız. Buna birlikte dur diyeceğiz ve bunun için eylemler yapacağız. Birleşik Metal-İş’e üye işçi arkadaşlarımızın yaptığı eylem yol gösteriyor, şimdi birleşme zamanı.