18 Haziran 2020 01:30
/
Güncelleme: 03:14

“Biz işçiyiz diye insan değil miyiz?”

"Demem o ki hem hakkımızı yiyorlar çalıştığımız halde hem de hayati risk altındayız. Yani biz işçiyiz diye insan değil miyiz? Para insan hayatından önemli mi?"

“Biz işçiyiz diye insan değil miyiz?”

Fotoğraf: Mutlu Makarna'nın tanıtım filminden alınmıştır.

Mutlu Makarna işçisi
Antep

Ben Gaziantep’te bulunan Mutlu Makarna işçisiyim, üç yıldır çalışıyorum. Size fabrikamdaki sorunları anlatacağım.

Mesai paraları elden veriliyor, primlerimiz yüksek olmasın diye. Maaş iki parça halinde yatıyor, avans maaş şeklinde. 31 gün olan aylarda bankaya 31 gün sağlam yatıyor ama elden verdikleri mesai parasından geri bir yevmiyemizi kesiyorlar. Bu para kesme işi sadece paketleme elemanlarından oluyor. Diğer bölümlerden kesilmiyor, nedenini bilmiyoruz. Bizi izne gönderiyorlar, izin yazacağız diye devamsız yazıp hem 3 yevmiyemizi kesiyorlar hem de tazminatsız işten çıkarabilmek için tutanak tutuyorlar. Bu tutanakları işçinin imzalaması lazım ama işçinin yerine kendileri imzalıyorlar. Bu evrakta sahteciliktir. Pazar günleri mecburi çalışıyoruz, resmi tatil yok, bayram yok. Gelmeyen işçilerin erzakları kesiliyor, vardiyaları değiştiriliyor. Hakkımızı yiyorlar. İtiraz ettiğimiz zaman kapıyı gösterip tazminatsız işten çıkarmakla tehdit ediyorlar. Bu konuda delillerimiz de şahitlerimiz de var. Defalarca şikayet ettik ama bir sonuç alamadık.

İşyerinde Kovid-19 vakası görülmeye başlandı. İşçilerin kullandığı lavabolar pislik içinde, temizlik sadece gündüz vardiyasında yapılıyor. Diğer iki vardiyada yapılmıyor. Demem o ki hem hakkımızı yiyorlar çalıştığımız halde hem de hayati risk altındayız. Yani biz işçiyiz diye insan değil miyiz? Para insan hayatından önemli mi? Bizim ülkemizde işçi haklarını koruyacak kişiler neredeler? Neden şikayetler değerlendirilmiyor? İşçi ne kadar önlem alırsa alsın boşuna. Yaklaşık 100-120 kişi aynı soyunma odasında giyiniyor. Bir serviste 20 kişi gidiyorduk, virüse yayılma ortamı sağlanıyordu, ayakta giden işçiler vardı. Malum Oba Makarna kapandı, biz de kapanmayalım diye servisler iki katına çıkartıldı.  Neden Antep’te işçiler bu kadar değersiz? Bizim sırtımızdan, alın terimizden kazanıyorlar. Niye hakkımızı alamıyoruz, bu duruma kim dur diyecek?

Sesimizi siz duyurun belki bir sorumlu, insan olduğumuzu hatırlar insanı paraya değişmez. Hani biz işçiyiz diye mi sesimizi duymuyorlar ya da duymak istemiyorlar? Bize insan muamelesi yapılmasını istiyoruz. Çalışmaya mecburuz, mecbur olduğumuz için, elimizden bir şey gelmeyeceğini bildikleri için hakkımızı yiyorlar. Resmen kul hakkı yiyorlar. Ben ve arkadaşlarım Mutlu Makarna yönetimine hakkımızı helal etmiyoruz.

Devlet yasa çıkartmış, maske takmayan işçiyi tazminatsız işten çıkarabilirsiniz diye. Yani bu fabrikada ne olursa olsun, sonu tazminatsız işten çıkarılmaya dayanıyor. Yani her şey işçinin aleyhine işliyor, işverenlerin tuzu kuru. Toplantı yaptık, maske konusuna yüklenmeye başladılar. Maske takmayan işçiyi tazminatsız işten atacaklarını ağır yaptırımlar uygulanacağını dile getirdiler. Toplu temas olan yerlere, yani su sebilleri, yemekhane girişleri, lavabo girişleri gibi yerlere dezenfektan cihazları getirileceğini söylediler. Biz işçiler olarak üretim yerinin aşırı sıcak olduğunu, havalandırma olmadığını dile getirdik. Fan yapılacağını, pencere ve kapıların açılacağını söylediler, su dolaplarının otomatik olacağını söylediler. Yani önlemlerin daha yüksek olacağını belirttiler. Ama elden mesai parası verme, pazar günleri, resmi tatil günleri çalışmadığımız takdirde tazminatsız gönderme tehditleri halen devam etmektedir.

Sağlık müdürlüğünü bir de 170’i aradık, CİMER’e kadar yazdık ama bir sonuç alamadık. SGK’den geliyorlar denetleme için. Onlar da çayını içip gidiyor. İş yerinden ayarladıkları 5 kişiyle görüşüp gidiyorlar. Yani fabrika, denetleme ile görüşmeye kendi adamlarını götürüyor. Kimse müdahale etmiyor, denetleme geliyor çayını, kahvesini içip çıkıp gidiyor. Gelmeden saatler önce haber veriyorlar. Fabrika hızlı bir şekilde önlem alıyor. Denetleme için neden önceden haber veriliyor?

Ben işçi arkadaşlara sesleniyorum; haksızlık karşısında susmayın, boyun eğmeyin, sabır da etmeyin. Çünkü sonu gelmez bir çıkmaza düşüyoruz bunlar olduğu zaman. Biz işçiyiz diye insan değil miyiz? Haklarınızı arayın, işçi hakları kanununu iyice gözden geçirin. Birlik olun işçi olmazsa patron da olmaz.

Evrensel'i Takip Et