23 Haziran 2020 23:00

Sivas'ın ışığı da mücadelesi de sönmedi

Erdoğan ise Sivas katliamı sorumlusu Ahmet Turan Kılıç’ın kalan cezasını kaldırmış, Sivas Davası zaman aşımına uğradığında hayırlı olsun demişti.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Sıla YILMAZ

Ankara

Döne döne semaha dönenler tutuştu önce

sonra türküler

sonra da şiir çığlıksız düştü türkülerin yanıbaşına.

Sivas, Sivas… yiğitlik midir emanet cana kıymak?

Yaşadığımız coğrafya gerek dil gerekse inançlar yüzünden birçok katliamlara tanıklık etmiştir. Biz Aleviler; dışlanmış, yok sayılmış, katliam ve sürgünler yaşamış, yine de direnmeyi sürdürmüş bir toplumuz. Tek ulus, tek din anlayışına sahip devlet birçok Alevi ve Kürt katliamları yapmıştır. 93 Sivas Katliamı ise günümüze ulaşan katliamlarda kilometre taşı olmuştur. Pir Sultan Şenlikleri için Sivas'a gelen 33 aydın Madımak Oteli'nin ateşe verilmesi sonucu hayatını kaybetmiştir. Aralarında şair, karikatürist, müzisyen ve yazarların olduğu 33 can…

“ÇOK ŞÜKÜR OTEL DIŞINDAKİ HALKIMIZ ZARAR GÖRMEMİŞTİR”

Dönemin cumhurbaşkanı Süleyman Demirel “Halkla güvenlik güçlerini karşı karşıya getirmeyiz” diyerek katliama hiçbir müdahalede bulundurmadı. Başbakan Tansu Çiller’in “Çok şükür otel dışındaki halkımız zarar görmemiştir” diyerek tutumunu belli etmesi, dönemin İçişleri Bakanının katliamı “Aziz Nesin’in halkın inançlarına karşı bilinen tahrikleriyle halk galeyana gelerek tepki göstermiş” diye yorumlaması, Sivas Emniyet Müdürünün saldırılara karşı ne yapalım sorusuna müdahale etmeyin emrini vermesi, katliama Türkiye'nin tüm kurumlarıyla müdahil olduğunu gözler önüne seriyor. Mevcut iktidarda da değişen bi durum yok. Ocak ayında, yok yere hapis cezası verilen, ölüm orucunda onlarca tutsağı görmeyen Erdoğan ise Sivas katliamı sorumlusu Ahmet Turan Kılıç’ın kalan cezasını sağlık sorununu öne sürerek kaldırmış, Sivas Davası zaman aşımına uğradığında hayırlı olsun demişti. Katliam, aradan 27 yıl geçmesine rağmen ne yazık ki hala aydınlatılamadı. Katliamın arkasındaki güçler sır gibi saklandı, insanlık suçu olan bu katliamın zaman aşımı kapsamına alınarak katillerin bir kısmı aklandı, çoğu devlet gücüyle gizlenirken bir bölümü de hafif cezalar aldı. Tarihin her döneminde devlet gücüyle birlikte katliamlar gerçekleşmekte ve ardından unutturulmaya çalıştırılmaktadır. Unutulsun ki yenisi yapılabilsin! Bu yüzden unutmuyoruz, affetmiyoruz.

Alevilere yönelik baskı ve ayrımcılık halen devam ediyor. Evler işaretleniyor, cemevleri basılıyor, Alevi çocuklarına zorunlu din dersi veriliyor. Kısaca Alevi inancı yok sayılmaya çalışılıyor. Aleviler tarih boyunca bu zihniyete karşı direnmiş, zalimin zulmüne boyun eğmeyerek dik durmuştur. Ancak şimdi dik durmak yeterli değildir. Bu zihniyeti alt edecek bir mücadeleyi örmek zorundayız. Aleviler olarak cemevlerinin inanç mekanı olarak kabul edilmesini, Sivas katliamının gerçekleştiği Madımak Oteli’nin “Utanç Müzesi” olmasını, zorunlu din derslerinin kaldırılmasını istiyoruz. 27 yıl önce Sivas'da başlayan katliam ateşi hala yanıyor! Talepler gerçekleşene kadar da yanmaya devam edecek…

ÖNCEKİ HABER

İsveç'te "Rıza Yasası" ikinci yılında başarıyla uygulanıyor

SONRAKİ HABER

Service unavailable: problem kimde ya da nerede?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa