24 Haziran 2020 17:19

CHP'li Gülizar Biçer Karaca: Kadını İstanbul Sözleşmesi yaşatır ama iktidar öldürür!

CHP Denizli Milletvekilli Gülizar Biçer Karaca, şüpheli kadın ölümleriyle ilgili Meclis Genel Kurulunda yaptığı konuşmada İstanbul Sözleşmesi'nin tartışmaya açılmasına tepki gösterdi.

Fotoğraf: @GulizarBicer'in Twitter'da paylaştığı videodan ekran görünütüsü

Paylaş

CHP Denizli Milletvekilli Gülizar Biçer Karaca, şüpheli kadın ölümleriyle ilgili Meclis Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, İstanbul Sözleşmesi'nin tartışmaya açılmasına tepki göstererek “Kadınlar yaşarsa İstanbul Sözleşmesi yaşatacak. Kadını İstanbul Sözleşmesi yaşatır ama iktidar öldürür!” dedi. Biçer Karaca, “Alo 183'ü sadece şiddet ihbar hattı haline getirin” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, şüpheli kadın ölümlerinin araştırılması için partisinin verdiği önergeye ilişkin Mecliste konuştu.

Bianet verilerine göre mayıs ayı içerisinde en az 23 kadın ölümünün basına "şüpheli" olarak geçtiğini ifade eden Biçer Karaca, “Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun raporlarına yine mayıs ayında en az 21 kadın cinayete kurban gitti, en az 18 kadının ölüm sebebi de 'şüpheli' olarak kayda geçti. Neden Bianet'ten ya da diğer sivil toplum örgütlerinin raporlarından bahsediyorum? Çünkü Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığında bu verilere ulaşmak mümkün değil. Bakanın çok yoğun işleri var. Bakanlık, ne kadınlara ilişkin bu verileri kayıtlarında tutuyor ne de bizlerin verdiği soru önergelerine ya da bilgi edinme taleplerimize yanıt veriyor” ifadelerini kullandı.

BAKAN 11 MADDEDEN 1’İNE YANIT VERDİ

Meclisten geçen İnfaz Yasası'na ilişkin 12 maddelik bir soru önergesi sunduklarını hatırlatan Biçer Karaca, konuşmasının devamında şunları söyledi: Bakan, verdiğimiz soru önergesinin 11 maddesine cevap vermedi, sadece 1'ine yanıt verebildi. Sorulardan bir tanesi, 'İnfaz Yasası kapsamında şiddet uyguladığı için hükümlü hâle gelmiş ve bu yasa nedeniyle tahliye edilecek erkek ve hükümlülerin, İstanbul Sözleşmesi uyarınca, mağdurlarına bilgi verme yükümlülüğünü yerine getirdiniz mi?' dedik ama yanıt yok. Neden? Biz de bilmiyoruz. Bakanın bunlarla uğraşacak, kadınla uğraşacak çok zamanı yok anladığımız kadarıyla ama yine iyi ki sivil toplum örgütleri var, kadın örgütleri var. Onların raporunda bir kadın -kendisini döven eski kocası- ölümün eşiğinden dönen bir kadın telefonla arıyor ve 'Beni koruyun. Bana güvenlik önlemi uygulayın' diyor. Gelen cevap ise 'Bir çıksın da ondan sonra düşünürüz' şeklinde. Kadın öldüğünde mi düşüneceksiniz değerli arkadaşlar? Ben, şüpheli ölümler noktasında, 2010 yılında maalesef şüpheli bir ölümle hayatını kaybetmiş genç öğretmenimiz Esin Güneş'in hikâyesini sizlerle paylaşmak istiyorum. Esin öğretmenimiz Siirt'te görev yapmakta. Eşine boşanmak istediğini ifade ettiğinde, eşi 'barışalım' diyerek pikniğe götürür. Eşiyle birlikte giderler ama Esin öğretmenimizin eşi tek başına döner. İfadesinde ise 'Ayağı takıldı, uçurumdan aşağıya düştü' der ve olay 'kaza' olarak geçer kayıtlara. Ardından ailesi ve kadın örgütleri mücadele eder, savcılık takipsizlik kararı verir. Ardından yine mücadele devam eder ve sonuçta, Esin öğretmenimizi kocasının uçurumdan aşağıya attığı ispat edilir ve bu ispat edildikten sonra da eşi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılır.

“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ KADINI YAŞATIR”

Şüpheli kadın ölümlerine dikkat çeken Biçer Karaca, “Israrlı takip konusu edilememiş ama bugün kayıtlara 'kaza' olarak geçmiş. İçişleri Bakanı '2020'nin ilk beş ayında kadın cinayetlerinde düşüş yaşandı' dedi. İşte, kadın cinayetlerinde neden 'düşüş yaşandı' diye verilerle çıkıyor biliyor musunuz? Bu şüpheli ölümler, kadın cinayeti olarak işlenmiyor, takip edilmiyor. Devlet yaşatmalıdır, kadını da yaşatmalıdır. O yüzden ne mi istiyoruz? Hem kadın örgütleri hem kadın vekiller hem tüm kadınlar diyor ki "Alo 183'ü sadece şiddet ihbar hattı hâline getirin” diye konuştu.

Biçer Karaca, konuşmasının devamında şunları dile getirdi: KADES uygulaması var. Bakan, 'Şu kadar, şu kadar KADES indirildi, uygulama yürürlükte' diyor. Ancak şunu hiç düşündük mü; kaç kadının Türkiye'de akıllı cep telefonu var? Hatta kaç kadının telefonu var? Bunu düşünmek lazım değerli arkadaşlar. Kadınlar yaşarsa İstanbul Sözleşmesi yaşatacak. Kadını İstanbul Sözleşmesi yaşatır ama iktidar öldürür! (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Türkiye'de son 24 saatte 1492 kişiye Kovid-19 tanısı konuldu

SONRAKİ HABER

Lufthansa çalışanları sokağa indi: Çalışanları düşünerek karar alın

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa