25 Haziran 2020 12:22

Diyarbakır’da sağlıkçılar: Keyfi kararlar bizi yaşayamayacak duruma soktu

Diyarbakır'da sağlıkçılar Dicle Üniversitesi Hastanesinde nöbetteyken yaşamına son veren Bedia Menteşe için  açıklama yaptı: Bu intiharları iş cinayeti olarak görüyoruz.

Diyarbakır’da sağlıkçılar: Keyfi kararlar bizi yaşayamayacak duruma soktu

Fotoğraf: Evrensel

Dicle Üniversitesi Hastanesinde nöbetteyken yaşamına son veren Bedia Menteşe için  Diyarbakır Sağlık Platformu SES, Tabip Odası, Diş hekimleri odası, Eczacılar Odası, Shuder Diyarbakır ,  Mezopotamya Psikologları İnisiyatifi Dicle Üniversitesi Hastanesi Başhekimliği önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamayı yapan SES Amed Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Gülhan Tekin, pandemi sürecinde yaşadıkları ağır çalışma koşullarının sağlık çalışanları üzerinde psikososyal riskleri  arttırdığına ve ölümlere yol açtığına dikkat çekerek sağlık çalışanların koşullarının düzeltilmesi ve ve taleplerinin dikkate alınması çağrıda bulundu. 

KEYFİ KARARLAR ÇALIŞANLARI YAŞAYAMAYACAK DURUMA SOKTU

Tekin, çalışma koşullarının ağır olmasının yanı sıra sağlık çalışanlarının mobbinge maruz kaldıklarını belirterek“ AKP iktidarının bu ülkeye getirdiği Sağlıkta Dönüşüm Programı ile birlikte sağlık hizmetlerinin toplum yararından daha çok işletme mantığının öne çıktığı bir anlayışla verilmesi ve sağlık alanının güvencesizleştirilmesi sonucunda sağlıkta artan intiharları ve nedenlerini sürekli gündeme getiriyoruz. Sağlıkta dönüşüm programı sorunları gidermiyor aslında artırıyor. Genelgeler yönetmelikler ve yöneticilerin keyfi kararları artık biz çalışanları yaşayamayacak duruma soktu. Pandemi sürecinde sağlık emekçilerinin çalışma koşullarının daha da kötüleşmesinden kaynaklı psikososyal risklerin daha da artması, tükenme, mobbing, kronik yorgunluk, iş yeri stresi ve şiddetle birlikte sağlık emekçilerinin intiharları saklanamayacak kadar büyük bir gerçeklik olarak değerlendirilmelidir” dedi. 

İŞ KAZASI, İŞ CİNAYETİ OLARAK GÖRÜYORUZ

Dün yaşamını son veren Bedia Menteşe’nin durumuna dikkat çekerek iktidarın sağlık çalışanlarının sorunlarını görmezden geldiğini söyledi. Tekin, “ Dün bu hastanede hematoloji biriminde çalışan hemşire arkadaşımız, nöbette olduğu sırada intihar ederek yaşamına son verdi.Bu kaybın derin üzüntüsünü yaşıyoruz.  Çocuğunu bırakacak 7/24 hizmet veren bir kreş yoktu. Yıllardır talep ettiğimiz her işyerine kreşler sağlanmış olsa idi arkadaşımızın en azından bu sorunu giderilmiş olacaktı. Kendisi gibi Hemşire olan eşi, covid ten kaynaklı izoleydi ve covid pandemisi nedeniyle yakınlarını göremeyen milyonlarca sağlıkçılarından biriydi. Bu intiharları iş kazası ve iş cinayeti olarak görüyoruz. Bu duruma ilişkin yetkilileri, yöneticileri adım atmaya çağırıyoruz..” dedi. 

ADALETSİZ, EŞİTSİZ UYGULAMALAR SONA ERDİRİLSİN

Sağlık çalışanlarının birçok haklarının da pandemi sürecinde ellerinden alındığına da ekleyerek “ Dicle Üniversitesi Hastanemizde Mart ayından itibaren covid tanılı ve şüpheli hastaların tedavileri yapılıyor. Covid servislerinde 14 günlük çalışma ve sonrasında 7 günlük izolasyon hakkımız elimizden alındı. Hastanede covid hastalığından kaynaklı riskli olmayan çalışanların tümünün çalışması gerekirken 3 ay içerisinde çalışanların tekrardan görevlendirilmeleri yapılarak 30 günlük çalışma oluşturulmuştur. Covid servisleri görevlendirilmesi sonrasında izolasyon izni ve pcr testi yapılmadan başka servislerde çalışmamız istenmektedir. Biz biliyoruz ki covid hastalığında aseptomatik geçirenlerin sayısı %50 den fazladır. Aseptomatik geçiren başka birisine bu bulaşı geçirebilir ve bu kişide daha ağır seyredebilir. Bu durumun tekrardan değerlendirerek tüm çalışanların Covid’te çalışması sağlanarak eski çalışma sisteminin devam etmesi için hastane yöneticilerine talebimizi yeniliyoruz.Adaletsiz,eşitsiz ve iş barışını bozan uygulamaların sona erdirilmesi için hastane ve rektörlük yöneticilerinin,alınan kararları tekrardan değerlendirmesini ve ivedilikle olumlu kararların alınmasını bekliyoruz”dedi. (Diyarbakır/EVRENSEL)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

İktidarın mengenesi öfkeyi durduramıyor

İktidarın mengenesi öfkeyi durduramıyor

Antep’te polis, mahkeme kararını tanımadı, ekmek mücadelesi veren işçilere müdahale etti. İşçi, siyasetçi, öğrenci, muhalif belediye, basın… Herkes mengenede! Cezaevinde olanların sayısı cezaevi kapasitesini 90 bin aştı. Buna rağmen hükümet daha çok insanı daha uzun süre cezaevinde tutacak yargı paketi hazırladı. Yine de tepki cezalandırılarak durdurulamıyor!

90 bin fazla: 301 bin 397 kapasiteli cezaevinde 392 bin 456 kişi kalıyor.

32 adet: 11 cezaevi yapımı sürüyor, 21 yeni cezaevi projesi hazır.

Yüzde 700: 2002’de 49 bin 512 olan mahpus sayısı yüzde 700 arttı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et