ÇÜ Hukuk Fakültesi öğrencisi: Baroların yanındayız

Özge - Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğrencisi

Hukuk devleti anlayışının çiğnendiği çoklu baro sistemine karşı ellinin üstünde baro başkanı geçen hafta Ankara’ya doğru yürüyüş eylemi yapmıştı. Ankara girişinde polisler tarafından bu eylem durduruldu. Anayasal bir hak fiili olarak engellenmişti.

Yürüyüşü durduran polisler zaman zaman sert müdahalelerde bulundular. Baro başkanlarına şiddet göstermek insani haklarımızın çok kolay çiğnendiğini gösteriyor. Aynı zamanda milletin haklarını savunan avukatlara yapılan bu muamele halkın haklarının güvence altında olmadığının bir göstergesi. Biz hukuk fakültesi öğrencileri olarak yaşanılan bu hukuksuzluğun karşısındayız.

Çoklu baro yapılanması bir ilde birden fazla baronun kurulacağı anlamına geliyor. Bu barolar hangi niteliklere göre ayrılacak? İktidara yakın olanlar ve muhalif olanlar şeklinde mi yoksa etnik kökenlere, inançlara ya da ideolojilere göre mi? Biz öğrenciler mezun olduğumuzda “Hangi baroya kayıt yaptıracağız?​” telaşına düşmek istemiyoruz. Herhangi bir görüşe göre değil tarafsız olarak mesleğimizi icra etmek istiyoruz.

Baroların herhangi bir görüşe göre bölünmüş olması pratikte nelere neden olacaktır? Kamu kuruluşlarına avukat alımında iktidara yakın olan barolara üye avukatlar avantajlı hale gelebilir. Mahkemede hakimler savunma yapan avukatın üye olduğu barodan dolayı görüşünü bilecektir ve karar verirken bu durumu göz önünde bulundurabilir. İktidara yakın olan baroların mahkemede etkisi artabilir. Bu yüzden insanlar kendisini savunması için avukat araştırırken iktidara yakın barolardan seçmek isteyebilir. Bu durum diğer baroları işlevsizleştirebilir. Bu söylediklerimden anlaşılacağı üzere çoklu baro projesi yargı bağımsızlığına bir darbe demektir. Bizler geleceğin avukatları olarak eşit fırsatlara sahip olmak istiyoruz. Mevcut iktidarın ya da bundan sonra var olacak iktidarların görüşlerine yakın olarak mesleğimizi güvence altında tutmak istemiyoruz. Bu durum asla etik değildir ve büyük haksızlıklara neden olacaktır. Hangi görüş güçlü ise onun yargıda egemen olacağı bu sistem hukuku hiçe saymaktır. Mevcut durumda zaten yargı bağımsızlığı tartışmalı bir mevzu iken çoklu baro sistemine geçmek bu sorunu daha çok büyütecektir. 

Baro başkanlarının savunmada özgürlük için, yargı bağımsızlığı için ve en önemlisi baroların herhangi bir sebeple bölünmesine karşı çıkmak için yaptıkları bu yürüyüşü bir hukuk fakültesi öğrencisi olarak değerli buluyorum. Baro başkanları verdikleri hukuki mücadele sayesinde Ankara’ya giriş yapabildiler. Mücadelenin başarı ile sonuçlanması tüm insanlara örnek olmalıdır. Haklı sebeplerle eylem yapmak en doğal hakkımızdır. Haklarımız çiğnendiğinde ya da güvence altında olmadığında susmamalıyız ve kazanana kadar mücadele etmeliyiz. Eylemi yapan baro başkanlarına ve destek veren herkese bir yurttaş olarak teşekkür ediyorum. Bizler hukuk fakültesi öğrencileri olarak verilen mücadeleyi destekliyoruz. Geleceğimizin, mesleğimizin, adaletin güvence altında olması için baroların seçim sistemini ve faaliyet yapısını değiştirmeye yönelik yasa teklifi geri çekilsin diyoruz.

DİH’ten emek ve demokrasi güçlerine İstanbul Barosu eylemine katılım çağrısı

Barolar eylemlerine devam ediyor: Hukuksuzluklara karşı omuz omuza direneceğiz

Baro başkanları tüm engellemelere rağmen yürüyüşlerini tamamladı, Anıtkabir'e ulaştı

Baro başkanlarının Ankara’ya girişine izin verilmiyor

Vedat İlbeyoğlu

Bayram Ağa’nın tırmandığı ağaçtan Feyzioğlu düştü!