Kadroya geçen işçilerin sözleşmesi bitti: Kayıp büyük, talep özgürce TİS yapmak
KHK ile belediye bünyesindeki şirketlere geçirilen işçilerin sözleşmesi bitti. Genel-İş Başkanı Remzi Çalışkan 2.5 yıldır yüzde 4 zamma mahkum edilen işçiler için TİS sürecinin başlatılmasını istedi.
Fotoğraf: Evrensel
Doğa Başak ÖZTÜRK
Ankara
Hükümetin KHK ile kamu kurumlarında kadroya geçirdiği ve iki buçuk yıldır yüzde 4 zamma mahkum ettiği yüz binlerce işçinin iş sözleşmesi belediyeler için 30 Haziran’da (bugün) bitiyor. DİSK/Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan, Cumhurbaşkanlığının toplu sözleşme sürecini bir an önce başlatmasını istedi. Belediye işçileri de bu süreçte yaşadıkları kayıpların karşılanmasını ve toplu sözleşmedeki kazanımlarına engel olunmamasını talep ediyor.
Hükümet, 24 Aralık 2017’de yayımlandığı 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile 1 Nisan 2018 itibarıyla kamudaki taşeron işçileri kadroya, belediyelerdeki taşeron işçileri de belediye bünyesindeki şirketlere geçirdi. Fakat işçilerin ücretleri Yüksek Hakem Kurulu (YHK) eliyle bağıtlanan sözleşmelere endekslendiği için yaklaşık 1 milyon işçi, 2.5 yıldır 6 aylık dönemlerde yüzde 4 zamma mahkum edildi.
Bu kapsamdaki işçilere enflasyon farkı ve ikramiye dahi verilmedi. Yüksek Hakem Kurulunda bağıtlanan sözleşmelerin süresi kamuda kadroya geçirilen işçiler için 31 Ekim 2020, belediyelerdeki şirketlere geçirilen işçiler için ise bugün doldu. Belediyelerde örgütlü sendikalar 1 Temmuz’dan sonra başlayacak süreç için yetki başvurusunda bulundu. Ancak koronavirüs salgını kapsamında sözleşme süreçleri 3 ay uzatıldığı için 17 Temmuz’dan önce bakanlığın yanıt vermesi beklenmiyor.
"ARTIK TOPLU SÖZLEŞME YAPMAK İSTİYORUZ"
Sürece ilişkin sorularımızı yanıtlayan DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan, salgın gerekçesiyle 3 ay uzatılan toplu iş sözleşmesi süreçlerinin bir daha uzatılmamasını talep ettiklerini söyledi. Yıllardır yüzde 4 zamma mahkum edilen işçilerin daha fazla mağdur edilmemesini isteyen Çalışkan, “Belediyelerde çalışan arkadaşlarımızın insanca yaşayabilecekleri bir ücret alması için toplu sözleşme yapmak istiyoruz” dedi. Toplu sözleşmede dile getirecekleri en önemli talepleri sorduğumuzda Çalışkan, öncelikle işçilerin yüzde 4+4 zamma mahkum edildikleri için büyük maddi kayıpta olduğunu ve bu kayıplarının karşılanması gerektiğini vurguladı. Çalışkan, taşerondan kadroya geçen işçilerin enflasyona ezdirilmeyeceği, insanca yaşayabileceği bir ücret ve kapsamda sosyal hakları talep edeceklerini söyledi.
"İŞÇİLER ASIL İŞ KOLUNA GEÇİRİLMELİ"
Ayrıca 696 sayılı Kanun’a göre taşeron işçilerin o dönem bulundukları iş koluna göre kadroya geçirildiklerini kaydeden Çalışkan, öte yandan bakanlığın genelgesindeki 4. maddede işçilerin asıl işverenin iş kolunda çalışması ve güncellenmesi yönündeki ibareye dikkat çekti. Buna uyularak asıl işverenin iş kolu neyse işçilerin o iş kolunda bulunması gerektiğini ifade eden Çalışkan, “Bizim sendika açısından konuşacak olursak arkadaşlarımızın ‘genel işler’ iş koluna geçirilmesi lazım. Yine daha önce sağlık iş kolunda çalışan arkadaşlarımız ‘genel işler’ kolundalar. Onların da asıl işleri olan sağlık iş kolunda örgütlenmeleri gerekiyor” dedi.
‘TAŞERON’ OLSA ALACAĞI ÜCRET 4 BİN 500 LİRAYDI
Belediye işçileri, yüzde 4 zam ve toplu sözleşme haklarının sınırlandırılmasından dolayı taşeron sistemi arar hale geldiklerini anlatıyor. Çankaya Belediyesinde çalışan ve ismini vermek istemeyen bir kadın işçi, “Belediyenin şirketleri varken ikinci şirket kuruldu. Bunun adına da kadro denildi. Aslında kadro falan yok, sözleşmeli personeliz. 2 bin 750 lira maaş alıyorum 3 yıldır. Ben şu an taşeronda olsam benim maaşım 4 bin 500 liraydı. Ben hâlâ bu paraya talim ediyorum” dedi.
Öte yandan oğullarının işsiz olduğunu belirten işçi, pandemi sürecinde işsizliğin daha da arttığını söyledi. En azından evine ekmek götürebildiğini ifade eden işçi, “Fakat benim dışımda evine ekmek götüremeyen arkadaşlar var. Onların sonu ne olacak? Şimdi de kıdem tazminatını istiyorlar. Kıdem tazminatı senelerdir hak ettiğim alnımın teridir. Hakkımız gasbedilemez. Eğer güçlü bir devletse elini işçinin cebinden çeksin! Kıdem tazminatımıza dokundurmayız” dedi.
"BİZİM KIDEM TAZMİNATIMIZ 50 GÜN ÜZERİNDEN VERİLİYOR"
Çankaya Belediyesi İşçisi Altan Sönmez, iki buçuk yıl boyunca yüzde 4 zam aldıklarını ve bu yüzden ücrette büyük manada kayıp yaşadıklarını söyledi. 696 Sayılı Kanun’dan dolayı birçok sıkıntı yaşadıklarını anlatan Sönmez, “Toplu sözleşme yapmamıza rağmen KHK’nin verdiği şartları kullanabildik. Sadece belediyenin sosyal haklarını kullanabildik. Özgürce toplu sözleşme yapamadık. Zaten ekonomik kriz nedeniyle işçi olarak her sorunu yaşadık. Şu an yapılı toplu sözleşmemiz birinci aya kadar sürecek. Ondan sonra da daha özgür bir şekilde toplu sözleşme yapabileceğiz. Şimdi kıdem tazminatımızı gasbetmek istiyorlar. Biz imzaladığımız toplu sözleşmede kıdem tazminatını 50 güne çıkarmıştık” dedi.