Adana’da gençlik örgütleri: Gençlik nefes almak istiyor

Adana’da Gençlik Meydanı’nda bir araya gelen gençlik örgütleri “Dünyanın dört bir yanına yayılan, binlerce insanın ölümüne yol açan korona virüs salgını; kapitalist ülkelerde uzun süredir var olan krizlerin derinleşmesine yol açtı. Bu süreçten en çok etkilenen kesimlerden biri olan gençlik ise daha fazla işsizlik, gelecek kaygısı ve niteliksiz eğitim kıskacına alındı” dedi.

Açıklamayı okuyan Seda Tanak “Virüs öncesinde dünya çapında 267 milyon genç ne çalışıyor ne de okuyordu. Salgın sonrasında ise bu sayı yüzde 17 oranında artarak 310 milyonları buldu. Türkiye’de ise genç işsizlik oranları salgının ilk döneminde yüzde 24,4 olarak kayda geçti. Genç işsiz sayısı artarken bir yandan ise öğrenciler uzaktan eğitim sorunları ile karşı karşıya kaldı” diyerek üniversitelerde örgün eğitime ara verilip uzaktan eğitime geçilirken birçok öğrencinin teknik, maddi olanaksızlıktan kaynaklı eğitim hayatının dışına itildiğini belirtti.

Üniversiteye geçiş sınavı olan YKS’nin ise öğrencilerin itiraz ve eleştirilerine rağmen salgın sürecinde yapıldığını vurgulan Tanak, “Salgın ile giderek artan krizin faturası emekçilere, gençlere kesilmeye devam ediyor. On binlerce üniversite öğrencisine ise kredi borcu gerekçesiyle haciz gönderildi” dedi.

“HAYAT EVE SIĞAMIYORDU”

Pandemi sürecine ilişkin emekçilerin ücretli izin, öğrencilerin nitelikli eğitim taleplerinin yok sayılırken hükümet yetkililerinin halka ‘Evde Kal’ çağrıları yapmakla yetindiğini belirten Tanak, “Normalleşme takviminin açıklanmasıyla birlikte salgın verileri tekrar yükselişe geçti ve halka ‘sürü bağışıklığı’ dayatıldı” dedi. Pandemi sürecinin gençlerin bazı şeyleri daha net görmesine olanak sağladığını söyleyen Tanak, “Hayat eve sığamıyordu çünkü; evlerimize stok yapamıyor ve her sabah işe gitmek zorunda kalıyorduk. Hayat eve sığamıyordu çünkü; 20 yaş altı yasağı işçileri kapsamıyordu. Hayat eve sığamıyordu çünkü mülteci genç Ali El Hemdan gibi ‘polisin dur ihtarı’na uymadığı gerekçesiyle sokak da katlediliyordu” dedi.

“SALGIN SÜRECİ NEFES ALAMAZ HALE GETİRDİ”

Tanak, “Tüm bu yaşananlarla birlikte korona virüs öncesinde ekonomik kriz ile işçi sınıfı ve gençler işsizlik, geleceksizlik, açlık ve yoksullukla boğuşurken salgınla beraber daha da derinleşen kriz emekçi halkları ve gençliği nefes alamaz hale getirdi” açıklamasında bulunurken pandemi döneminin de bahane gösterilerek işçilerin, gençlerin her türlü hak arama eylemlerinin baskıyla karşılandığını, yasaklandığını vurguladı.

Kıdem tazminatı gasbedilmek istenmesinin, baroların parçalanmak istenmesinin, HDP belediyelerine kayyım dâhil en gerici saldırıların bu dönemde gündeme getirildiğini söyleyen gençlik, “Salgın sürecinde de kadına karşı şiddet ve istismar olayları artarken tecavüzcü ile evlendirme yasası hükümet tarafından bu dönemde gündeme getirildi, istismarcılar cezaevlerinden serbest bırakılırken gazeteci ve siyasi tutukluların durumunda değişiklik olmadı. Doğa katliamları, ırkçılık ve savaş yatırımları ise tam gaz devam etti. Emperyalist barbarlık ezilen halklar üzerine kara bulut gibi çökmeye devam etti. Burjuva gericiliği tüm dünyada halkların ve ezilenlerin boğazını sıkmaya, nefes aldırmamaya, öldürmeye ve sömürmeye devam etti” sözlerine yer verdi.

Afro Amerikalı George Floyd’un polis tarafından öldürülmesinin ardından başlayan eylemlerin başta gençlik olmak üzere özgürlük taleplerinin ve kapitalizm karşıtlığının bir resmi olduğunu dile getiren Tanak, “Gençlik nefes almak istiyor. Güvenceli bir gelecek istiyor ve bunun yolu Amerika’da, Avrupa’da, Lübnan’da olduğu gibi birleşmek ve mücadele etmekten geçiyor. Kriz kapitalizmin, gelecek bizimdir diyerek her milliyetten gençliği birleşmeye ve sömürü düzenini yıkmaya çağırıyoruz” dedi. (Adana/EVRENSEL)