Barışın gelmesi ortak talebimiz
Merhaba, Bizler Bayrampaşa’da çorap işkolunda çalışan bir grup işçiyiz. Türkiye’nin çok hızlı değişen gündemini Evrensel’den takip etmeye çalışıyoruz. 63. gününe giren ve ölümlerin an meselesi olduğu açlık grevleri biz işçilerin de gündemine oturmuş durumda. Kimimizin ‘bı
Ve bu arkadaşımıza cevabı başka bir işçi arkadaşımızdan aldık: “bizim talebimiz ayrı bir devlet kurmak değil, bizler bu topraklarda kardeşçe yaşamak istiyoruz. Anadilimizde eğitim istiyoruz. Bunlar karşılanamayacak talepler değil, bölmez de” diye ifade etti Kürt arkadaşımız barış talebini. Bir başka işçi arkadaşımız “açlık grevleri içinse imza atmam ben” dedi. Sonra föyü okuyunca çok iyi olmuş deyip imzasını attı. Oysa talepler açlık grevlerini de sonlandıracak taleplerdi: en başta hepimizin istediği “Barış” talebiydi mesela. Evet bizler Türk ve Kürt emekçileri olarak birlikte yaşamak istiyoruz. Bu savaş bizim değildir. Buradan hükümete sesimizi duyurmak istiyoruz. Kürt’ü Türk’ü birbirine düşürmeden, hepimiz eşit haklarda ve kardeşçe yaşayabiliriz. Cezaevlerinden gelecek bir ölüm haberi bile bu kardeşliğe zarar verecektir. Ölümler olmadan bir sonuca bağlanmasını istiyoruz bu durumun. Aksi taktirde seçimler yaklaşıyor; bu erzak vermeye kömür vermeye benzemez. Kapımızı seçim dönemlerinde boş bırakmayan hükümetimizin insan ölümlerine bu kadar duyarsız kalması anlaşılır değildir.
*Bayrampaşa