Savunma Nöbeti 2'nci gününde: Avukatlar parka sokulmadı, nöbet adliyeye taşındı

Doğa Başak ÖZTÜRK
Ankara

“Çoklu baro” düzenlemesi Meclis Genel Kurulu’nda görüşülürken, baro başkanlarının polis ablukası altındaki Kuğulu Park’taki nöbeti sabaha kadar sürdü. Parka girmelerine izin verilmeyen avukatlar park çevresinde gün boyu eylemdeydi. Baro başkanları ve avukatlar Meclise yürümek istediğinde polis barikat kurarak yolu kapattı. Parkın kapatılması üzerine nöbet Ankara Adliyesine taşındı. Ankara Adliyesine de savcılık talimatıyla alınmamalarına tepki gösteren Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan, “Burası bizim evimiz, kimsenin tapulu malı da çiftliği de değil. Ankara Barosu’na ayrılmış alana sokmamak da kimsenin cesaret edebileceği bir şey değil” dedi.

Evrensel’e konuşan avukatlar ve onları ziyarete gelen siyasi parti temsilcileri, barolara yönelik saldırının aslında emekçilerin hak arama mücadelesine yönelik olduğunu vurguladı.

PARKTAKİ NÖBET SABAHA KADAR SÜRDÜ

Baroları bölmeyi hedefleyen “çoklu baro” düzenlemesi Meclis Genel Kurulu’nda görüşülürken, Ankara’ya giden baro başkanlarının polis barikayıtla abluka altına alınan Kuğulu Park’ta ve park dışındaki nöbeti sabaha kadar sürdü. Baro başkanları parkta bulunan bank ve kaydıraklarda uyumak zorunda kaldı.

Sabah saatleri itibariyle İstanbul ve İzmir’den de bir grup avukat parka geldi. Özellikle genç avukatların katılımı dikkat çekerken, parka alınmayan avukatların çevrede sürdürdüğü eylem gün boyu hareketliydi.

YÜRÜYÜŞE ENGEL!

Baro başkanları ve avukatlar öğleden sonra Meclise yürümek için harekete geçti. Bunun üzerine polis Tunus Caddesi’ni kapatarak yola barikat kurdu. Avukatlar sık sık “Sumuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganları attı.

Engelleme üzerine avukatlar bir süre bekleyişini sürdürdü, daha sonra savunma nöbetini burada sürdürmek üzere Ankara Adliyesine yürümeye başladı. Ancak yürüyüş Karanfik sokak girişinde yine polislerce engellendi. Polis sadece baro başkanlarının yürüyüşüne izin vereceğini söyledi. Avukatların kararlı duruşu üzerine polis barikatı kaldırmak zorunda kaldı.

Ankara'da avukatların savunma nöbetine katılımının polislerce engellenmesi üzerine nöbet Ankara Adliyesi önüne taşınıyor.

Avukatlar polis engellemesine rağmen adliye önüne yürüyüşüne devam etti https://t.co/4qFepKO0K1 pic.twitter.com/05qif5jnYw

— Evrensel Gazetesi (@evrenselgzt) July 10, 2020

ADLİYEYE ALINMAYAN BARO BAŞKANI: BURASI KİMSENİN ÇİFTLİĞİ DEĞİL

Kuğulu Park’taki eylemlerini Ankara Adliyesi önüne taşıyan baro başkanları ve avukatların adliyeye girişine, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla izin verilmedi. Baro başkanları avukatlar yaşananlara tepki gösterdi. Baro başkanları tüm engellemelere rağmen adliye içerisine girdi.

Mezopotamya Ajansının aktardığna göre Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan, “Ankara’nın girişinde içeriye sokulmayan baro başkanları bugün bizzat Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla kendi evimize, kendi adliyemizin içerisindeki baromuza tahsis edilmiş alana, odamıza alınmak istenmedik. Buna ilişkin talimat verilmesi derecesinde bir cüretten bahsediyoruz, düşünebiliyor musunuz” diye sordu.

Sağkan, "15 gündür Ankara’da çeşitli engellemelerle karşılaştık ama bu başka bir şey. Bu çok farklıydı. Burası bizim evimiz, kimsenin tapulu malı değil. Çiftliği de değil. Burada avukatlık kanuna göre Ankara Barosu’na ayrılmış alana sokmamak da kimsenin cesaret edebileceği bir şey değil” diye belirtti.

Açıklama ardından baro başkanları Adliye binasından yapılan uygulamayı alkışlarla protesto ederek ayrıldı.

"VATANDAŞIN HAKLARINI KORUMAK İÇİN BURADAYIZ"

Eylemlere katılanlara taleplerini sorduk. Adana Barosu Sergen Can, “Avukatlık Kanunu’na göre barolar insan haklarını korumakla mükelleftir. Toplumu ilgilendiren her türlü hukuksuzluğa karşı direnmek zorundadırlar. İktidar kendi barolarını yaratmak istiyor. Bizler burada bağımsız yargının son kalesi olan savunmayı böldürmemek için mücadele ediyoruz. Bizler sadece baroların bölünmesini değil, vatandaşlarının haklarını korumak için buradayız” dedi.

Ankara Barosu Avukatı Mert Ekinci, yasanın açıkça bağımsız savunmayı temsil eden barolar bölmek istediğini ve bu nedenle kesinlikkle bu düzenlemeyi kabul etmediklerini söyledi. Ankara barosu Avukatı Denizcan Aydın ise “Burada amaç iktidarın yaptığı hukuksuz faaliyetlere karşı hukuk mücadelesi yürüten baroların temsil gücünü hem TBB nezdinde hem azaltmak hem de toplumsal karşılıklarını düşürmek. Bu avukatların acil sorunlarına hitap etmekten ziyade muhalefet eden baroları etkisiz hale getirmeyi amaçlıyor" dedi.

“Çoklu baro” teklifine karşı nöbet eyleminin sürdüğü Ankara'ya gelen avukatlar Kuğulu Park'a sokulmadı.

Avukatlar ve nöbete destek veren siyasi parti temsilcileri Evrensel'e konuştu.https://t.co/gYGu60TQ2E pic.twitter.com/CHyEq71hWA

— Evrensel Gazetesi (@evrenselgzt) July 10, 2020

EMEP GENEL BAŞKANI ZİYARET ETTİ

Avukatların çoklu baro yasasına karşı eylemine siyasi partilerden yapılan ziyaretler de sürdü. Ziyarete gelen isimlerden Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan “Başından itibaren demokrasi mücadelesinin parçası olarak hukukçular savunma hakkına sahip çıktılar. Kuşkusuz bu sadece avukatların bir sorunu olarak görülmemeli. Sonuçta barolara yapılacak müdahale, aynı zamanda işinden olan, çalışırken canından olan, hak gaspına uğrayan işçi ve emekçiler; şiddet gören kadınların gibi hak ihlallerinde barolar taraftı. Doğal olarak bu düzenleme, toplumun tüm kesimlerini ilgilendirmektedir. Çünkü barolar iş cinayetlerine, kadın cinayetlerine, çevre ve doğanın tahribatına, özelleştirmelere karşı taraf oldular. Dolayısıyla barlara yönelik saldırı bütün toplumsal kesimlerin gündeminde olmalıdır” ifadelerini kullandı.

HDP: BU ABLUKA TÜM HALKLARA KARŞI KURULDU

HDP milletvekilleri Meral Danış Beştaş, Filiz Kerestecioğlu ve HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu da avukatlar ziyaret etti. Burada konuşan Piroğlu da, barolara yönelik saldırının aslında emekçilere ve ezilen tüm kesimlere olduğunu söyledi. Baroları savunmanın iş cinayetklerinde yaşamını yitiren işçiler, kadın cinayetlerinde hayatını kaybeden kadınları, 3 buçuk yaşında tecavüz edilen çocuğu savunmak anlamına geldiğini belirten Piroğlu, “O yüzden buradayız. Biz sadece baroyu değil, bu ülkenin kendisini savunuyoruz. Bu abluka ülkemizin halklarınadır. Sonuna kadar direneceğiz. Meclis’te bunu geçirebilirler. Sadece parmak kaldırmaya gelen milletvekilleri var. Ancak bu irade ve kararlılık olduğu sürece çıkardıkları her kanun suya yazılıyor. Biz onları da kanunlarını da çöp atacağız” dedi.

KILIK KIYAFETTE DEĞİŞİKLİK

Meclis Genel Kurulu’nda süren görüşmelerde yalnızca bir maddede değişiklik yapıldı. AKP ve MHP avukatların resmi kılık ve kıyafetini düzenleyen 7’nci madde hakkında değişiklik önergesi verdi. Teklifin bu maddesinde “Avukatlar, mahkemelere Türkiye Barolar Birliği tarafından şekli belirlenen cübbeyle çıkmak zorundadır. Avukatlara kılık ve kıyafetle ilgili başkaca bir zorunluluk getirilemez” deniliyordu. Ancak TBB temsilcisi bu sorunun uygulamada çözüldüğünü,bu nedenle böyle bir düzenlemeye gerek olmadığını savundu. CHP de maddeye itiraz ederek bu düzenleme sebebiyle avukatların şort ya da parmak arası terlikle mahkemelere katılabileceğini ifade etti.

İtirazların ardından AK Parti ve MHP Grup Başkanvekilleri değişiklik önergesi verdi. Önergede “Avukatlar, mahkemelere Türkiye Barolar Birliği tarafından şekli belirlenen cübbeyle çıkmak zorundadır” ifadesinden sonra maddeye, “Avukatlara staj dönemi dahil olmak üzere, baro ve Birliğin iş ve işlemleri ile mesleğin icrası kapsamında kılık kıyafetle ilgili herhangi bir zorunluluk getirilemez” eklemesi yapıldı. Ancak CHP İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan, CHP olarak dikkat çektikleri riskin ortadan kaldırmadığını söyledi.

{{409088}}