Sakarya'daki patlamada yaralanan işçi: Her gün o kapıdan Allah'a emanet giriyordum
Sakarya'daki havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamadan yaralı kurtulan işçi Müzeyyen Topaloğlu, "Her gün o kapıdan 'Allah’ım sana emanet' diyerek giriyordum" dedi.
Fotoğraf: Nuri Kuru/DHA
Sakarya'nın Hendek ilçesindeki havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamadan yaralı kurtulan Müzeyyen Topaloğlu (47), çalışırken can güvenliğinden endişeli olduğunu "Her gün evden çıkarken geri döneceğim, diye aklıma gelmiyordu. Her gün o kapıdan 'Allah’ım sana emanet, sen varsın' diyerek giriyordum" sözleriyle anlattı.
Hendek’te, 3 Temmuz Cuma günü havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamadan yaralı kurtulan, 6 çocuk annesi Müzeyyen Topaloğlu, yaşadıklarını Demirören Haber Ajansına anlattı.
"GERÇEKTEN İHTİYACI OLMAYAN İNSAN GİDİP ORADA ÇALIŞMAZ"
Hastanedeki tedavisinin ardından taburcu edilen Topaloğlu, 2014 yılında da fabrikada patlama olduğunu, o gün mesaide bulunmamasıyla kurtulduğunu belirterek, "Kızımla beraber aynı firmada çalışıyorduk. Biz gitmediğimiz gün tadilatı yapan adam uçtu. Bölüm komple uçtu, adam da öldü. Ölünce bize ne denildi? 'Siz pazartesi gelin'. Biz o psikoloji ile o bölüm uçmuş bir şekilde çalıştık ama ne yapalım? Bu ekmek davası, geçim davası yoksa gerçekten ihtiyacı olmayan insan gidip de orada çalışmaz" dedi.
"ALLAH'IM SANA EMANET"
Her gün iş yerine girerken dua ettiğini belirten Topaloğlu, "Her gün evden çıkarken geri döneceğim, diye aklıma gelmiyordu. Her gün o kapıdan girişte 'Allah’ım sana emanet, sen varsın' diyerek giriyordum. Akşam da çıkarken 'Allah’ım sana şükürler olsun'." ifadelerini kullandı.
"MAAŞIM DAHA YATMADI"
Henüz maaşının dahi ödenmediğini belirten Topaloğlu, "6 nüfusuz, çoluk çocuğun ihtiyacı var, hastaneye gidip geliyorum. Maddi anlamda da zor durumdayım çünkü evi geçindiren benim. Hem bu kazayı yaşadım hem maaşım yatmadı. Gerçekten çok mağdur durumdayım" diye konuştu.
"PATLAMANIN SESİ HALEN BEYNİMİN İÇİNDE"
Hâlâ patlamasının etkisini yaşadığını anlatan Müzeyyen Topaloğlu, şunları söyledi:
"Halen o patlamanın sesi benim beynimin içinde çıkmıyor. Allah yardım etsin herkese. Cuma günü saate baktım. Sanki bir şeyler yaşayacağım. Baktım saat 11.10, yanımda çalışan arkadaşım ‘Müzeyyen abla' dedi 'Şu malları çıkar dışarı'. Benim de ellerimde 2 tabak, mal çıkarıyorum dışarı. Fabrikanın üstü olduğu gibi cam. O basınç, anlatamam… O basınç ile beraber ne kadar cam varsa kafamdan aşağı indi. Her tarafım kesildi. Yani vücudumda kesilmedik hiçbir yer yok. O basınçla beraber 30 metre dışarı fırladım. 'Allah’ım ben öldüm mü?' dedim." (Sakarya/DHA)