Dr. Berk Esen: Ayasofya, AKP’nin seçmen desteğini artırmayacak
Ayasofya’nın müzeden camiye dönüştürülme kararını yorumlayan Dr. Berk Esen, "Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kullanabileceği elinde çok da fazla politika olmadığını gösteriyor" dedi.
Fotoğraf: DHA
Ayasofya’nın müzeden camiye dönüştürülmesinin yankıları sürüyor. Siyaset Bilimci Dr. Berk Esen, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kullanabileceği elinde çok da fazla politika olmadığını gösteriyor. Elindeki son kozları aslında burada harcıyor” dedi. AKP yönetimin giderek İslami yönünün arttığı, otoriter popülist çizgide gittiğinin alınan kararla bir kez daha ortaya çıktığını belirten Esen, “Seçmenlerin geniş kesiminin hayatını etkileyen onların siyasi tercihlerini etkileyecek bir karar olmayacaktır. Bu karar seçmen desteğini artırmak için alınsa da pratikte böyle bir sonuç alacağını düşünmüyorum” değerlendirmesinde bulundu.
Danıştay, Ayasofya’ya müze statüsü verilmesini öngören 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etmesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da ibadete açılmak üzere Ayasofya’nın Diyanet İşleri Başkanlığına devredilmesine yönelik kararı imzaladı. Böylece müze olan Ayasofya, camiye dönüştü.
"ERDOĞAN ELİNDEKİ SON KOZU KULLANIYOR"
Müzeden camiye dönüşen Ayasoyfa’da 24 Temmuz’da ilk namaz kılınacak. Ayasofya kararıyla ilgili Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Berk Esen gazetemize değerlendirdi. Ayasofya’nın camiye çevrilmesinin Türkiye’de İslamcı hareketin onlarca senedir gündeme getirdiği ve peşinde durduğu ve gittiği bir öneri olduğunu hatırlatan Esen devamla şunları söyledi: “AKP döneminde de açıkçası Erdoğan’ın birkaç defa bu konuyu gündeme getirdiğini gördük, duyduk. Dolayısıyla bu açıdan yeni bir karar değil. Fakat tabii farklı olan şey şu ana kadar bu konu seçmen nezdinde bir partinin muhafazakar karakterini öne çıkaran, Müslüman seçmenlerden oy almasını sağlayan bir konu olarak kullanılıyordu. Fakat o karar hiçbir zaman alınmıyordu. Bu kararın bu noktada alınması Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kullanabileceği elinde çok da fazla politika olmadığını gösteriyor. Elindeki son kozları aslında burada harcıyor. AKP yönetiminin giderek İslami yönünün artması, otoriter popülist çizgide gittiğini gösteren, bu çizgiyi biraz daha güçlendiren hareket oldu.”
"ERDOĞAN’A CİDDİ BİR OY SAĞLAMACAK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ayasofya’nın müzeden camiye dönüştürülen kararı almasının temel sebebine ilişkin ise Esen şunları söyledi: “Tabii ki kendi seçmeni tekrar heyecanlandırmak. Özellikle CHP’den gelebilecek olası bir tepki sonrası seçmen nezdinde kutuplaştırma politikasını gütmek idi. Ama muhalefetin de bu konuyu çok ciddiye almaması hatta gündeme getirmemesi yer yer bu karara destek vermesi bu oyun planını biraz suya düşürdü. Bu noktada muhalefetin karşısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın takip ettiği stratejiyi anlamaya başladığını gösteriyor. Bu noktadan yola çıkarsam açıkçası bu karar sonrası Erdoğan’ın ciddi bir oy sağlayabileceğini düşünmüyorum. Büyük ihtimalle Ahmet Davutoğlu’nun kurduğu yeni partiye kaybettiği az da olsa oyu geri alacaktır. Ki ben bunun da şüpheli olduğunu düşünüyorum. Onun ötesinde yeni bir seçmen desteği kazanabileceğini düşünmüyorum. Bu kadar koyu ideolojik bir çizgiye girmiş ve toplumun nispeten küçük bir kesiminin hoşuna gidecek. Kararla iktidarın yeni seçmen özellikle genç seçmenlere ulaşabilmesi mümkün değil.”
Dr. Berk Esen
EKONOMİK KRİZ AĞIRLAŞARAK SÜRÜYOR
Pandemiyle birlikte giderek ağırlaşan ekonomik krize dikkat çeken Esen, krizin çok güçlü etkisinin sürdüğünü ifade etti. Türkiye’deki seçmenlerin çok önemli bir kısmının bu kararla çok ilgilenmediğini de söyleyen Esen, “Seçmenlerin geniş kesiminin hayatını etkileyen onların siyasi tercihlerini etkileyecek bir karar olmayacaktır. Bu söylediğim şey özellikle genç kuşaklar için daha da geçerli. Bu karar seçmen desteğini artırmak için alınsa da pratikte böyle bir sonuç alacağını düşünmüyorum” diye konuştu.
"BASKIN SEÇİM DE KESİNLİKLE OLMAZ DİYEMEM"
Ayasofya kararıyla “Erken seçim hazırlığı yapıldığı” şeklinde değerlendirilmesinin erken olduğunu düşünen Esen devamla şunları söyledi: “Erdoğan nezdinde seçmen desteğini artırmak için yapıldığı konusunda çok bir tartışma yürütüleceğini düşünmüyorum. Fakat özellikle bu kararın çok fazla heyecan yaratmamasından yola çıkarak Erdoğan’ın erken seçim noktasında bir karar aldığını sanmıyorum. İkisi arasında da bire bir bağlantı kurmazdım. Erdoğan’ın erken seçim kararı alması için bu tarz sembolik olaylar dışında ekonomiyi biraz daha toparlama imkanı olması, muhalefetin de bölünmüş şekilde devam etmesi gerekiyor. Gördüğüm kadarıyla ikisi de gerçekleşmiş değil. Rasyonel açıdan bakarsak ben erken seçimin AKP açısından doğru bir karar olduğunu düşünmüyorum. Ama tabii var olan yapıda baskın seçim de kesinlikle olmaz diyemem.” (İstanbulEVRENSEL)
