İTÜ öğrencileri online eğitim sürecini değerlendirdi

Koronavirüs sonrasında YÖK’ün aldığı kararla birlikte uzaktan eğitime geçen İstanbul Teknik Üniversitesi’nde (İTÜ) online eğitim sürecinde, online finaller, online sınavlar döneminde yaşananlar, lisans ve hazırlık öğrencileri ile Evrensel Gazetesi’nin gençlik eki Genç Hayat’ın Instagram üzerinden gerçekleşen yayına İTÜ Gıda Mühendisliği ikinci sınıf öğrencisi Burak Sarsılmaz, İTÜ hazırlık sınıfı öğrencisi Can Gürgül ve İTÜ hazırlık sınıfı öğrencisi Berkant Tatlı katıldı. Lisans ve hazırlık öğrencileri bu süreçte yaşadıkları sorunları, öğrencilerin hangi alanda hak talep ettikleri, okul yönetiminin öğrenciye karşı aldığı tutumu ve eğitime dair yaşanan aksaklıkları aktardı.

GÜNDEN GÜNE ARTAN MAĞDURİYET

İTÜ Gıda Mühendisliği ikinci sınıf öğrencisi Burak, online eğitime geçiş sürecinde okul yönetiminin, daha başından itibaren öğrencileri mağdur eden bir süreç olduğunu, verilen eğitime her öğrencinin eşit fırsatlarda erişemediğini ve yönetimin öğrenci dostu olmadığını dile getirdi. Yapılan çok kapsamlı araştırma sonucu üç bin kişinin katıldığı ankette ciddi oranda internete erişemeyenlerin ve gerekli materyale sahip olmayan öğrencilerin olduğuna dikkat çekti. Üniversitenin yaptığı sınavlarda KVKK ihlali yapan uzantılar ve sınavlarda kamera zorunluluğuna karşı öğrencilerin tepkileri ile haftalarca Twitter gündeminde yer aldıklarını belirtirken, okul yönetiminin bu süreçte sessiz kaldığını dile getirdi. Öğrencilerin bu süreçte rektörlük ve okulun ilgili diğer makamları ile bireysel olarak iletişime geçmeye çalıştığını ancak okulun bu bireysel çabalara yanıtsız bıraktığını belirten Burak, bunun üzerine öğrenci kulüpleri ile birlikte rektörlükten bir görüşme talebinde bulunduklarını ama buna herhangi bir yanıt alamadıklarını belirtti. Tüm süreç boyunca İTÜ öğrencileri her gün mağdur olmaya devam ederken rektörlüğün sadece tüm olayları açıklayacak ve mağduriyetleri giderecek bir tek açıklama dahi yapmamasının daha çok mağduriyetin önünü açtığını ve yaşanan mağduriyetlerin zaman zaman öğrenciler ve akademisyenler arasında gerginliğe yol açtığını ekledi. Bu gerginliklerin ve mağduriyetlerin baştan önlenebilmesi adına okulun hem pandemi sürecine yönelik öğrencileri rahatlatcak bir sistem kurması hem de süreç içinde yaşanan aksaklıkları giderecek açıklamaları yapması gerektiğini ve bunun neredeyse tamamen eksik kalmasının çoğu soruna yol açtığını belirterek sözlerini noktaladı.

"HERKES AYNI ŞARTLARDA DEĞİL"

İTÜ hazırlık sınıfı öğrencisi Can Gürgül de pandeminin başlamasının ardından öğrencilerde kaygıların oluşması ve oluşan belirsizliklerin üniversite yönetimi tarafından kafalardaki soru işaretlerini gideremeden yapılan açıklamalar ile başladığını vurgularken, kırsal kesimlerde yaşayan arkadaşlarının derslere erişmediğini dile getirdi. Teknik olarak yetersiz olan arkadaşlarından bazılarının, açıklanan şekilde kamu kurumlarında sınavlara girmeye çalıştığını fakat sınavlar için gerekli olan uzantının MEB okullarındaki güvenlik duvarı sebebiyle çalışmadığını ve üniversite yönetiminin bu duruma karşı öğrencilere geçerli bir yol sunmadığını aktardı. Gürgül, Yönetimin öğrencilere dizüstü bilgisayarı temin edilecek vaadine hiç rastlamadıklarını ve geri dönüş alamadıklarını belirtti. Ülkede var olan gelecek kaygısı ve tedirginliğin böylesi belirgin olduğu bir dönemde İTÜ yönetiminin içi boş yanıtlar vermesi ile hazırlık öğrencilerinin ciddi anlamda gelecek kaygısı yaşadığını, herkesin aynı sıkıntı ile karşı karşıya kalmasından dolayı öğrencilerin çok hızlı bir şekilde örgütlenmeye başladıklarını da vurguladı. 

"DAHA DEMOKRATİK BİR ÜNİVERSİTE OLMALI"

İTÜ hazırlık sınıfı öğrencisi Berkant Tatlı, sınavların nasıl yapılacağına dair belirsizliğini koruduğu günlerde İTÜ yönetiminin sınavları yüz yüze yapma kararının ardından öğrencilerin WhatsApp gruplarında bir araya geldiğini ve pandemi sürecinde tedirginliği artıran bu karara karşı dilekçe kampanyası başlattıklarını, Twitter’da hasthag çalışmaları yaptıklarını ve okulun bir açıklama yapması için böyle bir yola başvurduklarını dile getirdi. Öğrencilerin sınavın yüzyüze olmasını istemediği bir ortamda alternatifleri konuşmak için bir araya geldiklerini ve bunun için pandemi sürecinde öğrencileri ez az mağdur edecek yöntemleri tartıştıklarını belirten Berkant, bu dönemde ön plana çıkan yöntemlerin hazırlık sınavı açısından şartlı geçiş ve ek İngilizce dersi olduğunu aktardı. Öğrencilerin talepleri etrafında birleştiğini ve sınavı yüz yüze yapmaması adına alternatifler ürettikleri bir süreçte, okulun öğrencilerin taleplerini değerlendirmek yerine sadece sınavları online yapacağını duyurduğunu söyledi. Bunun üzerine hazırlık öğrencilerinin bulundukları alanlarda okul yönetimi ile görüşmek ve bu online sınavın şartlarını öğrenebilmek adına bir heyet oluşturduklarını belirten Berkant, bilgi almak istediklerinde gerekli yerlere ulaşamadıklarını ve bunun öğrenciler tarafından kabul edilemez bir durum olduğunu dile getirdi. Okulun yönetim birimleri ile görüşmek istediklerinde “1-2 gün sonra açıklama yapılacak, siz çalışmaya devam edin” şeklinde geri dönüş aldıklarını ve bu durumun belirsizliği daha da artırdığını söyledi. 10 gün sonra yapılacak sınavın şartlarının öncesinde yeterli süre varken şartların ancak yeni açıklanmasının hazırlık öğrencilerinin kafasında sınava hazırlanma sürecini daha da stresli ve mağduriyete açık hale getirmiş durumda olduğunu ekleyen Berkant, bu süreçte hazırlık öğrencileri olarak temel taleplerinin daha  daha demokratik ve öğrencilerinin taleplerini dikkate alan, karar alma süreçlerini şeffaf işleten ve bu süreçlere öğrencileri dahil etmeye açık bir üniversite yapısı olduğunu söyleyerek sözlerini noktaladı. (İstanbul/EVRENSEL)

İTÜ kulüpleri mağduriyetin karşısında

İTÜ öğrencileri: Hiçbir yönetim bizim okul kadar sessiz kalmadı

İTÜ öğrencilerinin tepkisi üzerine rektörlük geri adım attı