20 Temmuz 2020 01:00

Low Sexual Desire da artık yok

Türkiye’de punk konusunda çığır açan, özellikle Karga’da verdikleri unutulmaz performanslarıyla Low Sexual Desire'ı tarih yazmaya devam edecektir.

Fotoğraf: Anıl Yurdakul

Paylaş

Anıl YURDAKUL
İstanbul

“Punkçıları alakasız bir yerde, örneğin otoparkta tokalaşırken dahi görseniz bir çizgi romanın içinde olduğunu zannedersiniz.”
-Takwacore (2009 yapımı filmin esin kaynağı olan Michael Muhammad Knight’ın fanzininden)

2019 yılında çok sayıda grup ve mekan bizlere veda etti. Geçtiğimiz yıl bir dönüm noktasıydı ve 21. yüzyılın ilk çeyreğinin nasıl kapanacağını, “yeni dünya”nın nasıl olacağının işaretlerini gösterdi. Aynasızların belalısı, sahnelerin asi grubu “Low Sexual Desire” da 2019 yılında uzun sürecek bir ara verdi. Bir bakıma veda etti. Üstelik bir veda konseri veremeden.

“Frontman” kavramı için Türkiye’den bir temsilci seçsek bu hiç kuşkusuz Zafer Konay olur. Iggy Pop’u emekli edecek asilikte bir değişim yaşıyordu sahneye çıktığında. Kuşkusuz ön plana fazla çıkması ve davulcuların kaderi olan görünmemeleri Grubun Davulcusu Burak Gündoğdu’yı kızdırıyordu. Üstelik Zafer’in bir dalgıç olması ayrı bir macera. Kadıköy’de Konay ile buluştuğumuz bir akşam Low Sexual Desire’ın tarihini özetleyerek anlattı.

Yaklaşık olarak 1983 yılı. 12 Eylül darbesinin etkisi sürmekte olan Türkiye’de ergen yaşlarda olan yaklaşık 15 Üsküdarlı gencin ortak özelliği rock müzik, alkol ve benzerleriydi. Bu özellik onları bir araya getirir. Yıllar ilerledikçe rock kültürü hayatlarına girmeye başlar. Dozla birlikte zevkler ve tarzlar değişir. Ve bir anda “Neden müzik yapmıyoruz” sorusuyla müzik hayatları başlar. Zafer Konay ilk olarak Headbangers grubunun kurulduğunu söyleyerek devam ediyor:

“İlk Sercan Özöktem, İsmail Uçan ile Headbangers kuruldu 1985 yılında. İlk olarak Avcılar’da düğün salonunda çaldık (87 yılında kuruldu bilgisi yanlıştır). Ama Headbangers’ı müzik grubu olarak görmemek lazım. Çünkü herkes gruba girdi, çıktı. Herkesin bir emeği vardır grupta. Bir sürü maceralarla birlikte yürüdü gitti. En  sonunda Headbangers ömrünü tamamladı. Bir alt kuşağımız olan Tolga, Burak ve Alp üçlüsüyle bir araya geldik benle İsmail. Hem Headbangers’ın devamı hem de ondan bağımsız bir grup olan Low Sexual Desire’ı kurduk 1990 yılında. Yaşantımız anarşi taşıyordu. Ülke olarak Avrupa’ya yeni açıldığımız yıllardı, sevdiğin grupları ayda bir kere dergide gördüğün zamanlar. Biz de bir yol çizdik; gelişine vurduk hayatın! Bir sürü konserler verdik. Hem içimizde bulunan psikolojik durumu hem topluma olan nefretimizi gösterdik. Yeri geldi Bosna’daki savaşı protesto ettik. Çünkü siyasi grup değildik ama savaşa da karşıydık. Yaklaşık 8-9 sene sürdü, bitirdik grubu ’98 yılında. Ben bıraktım İstanbul’u gittim. Kendi kişisel hayatımla ilgili şeyler vardı. Sadece müziği değil eşimi bıraktım, evimi bıraktım çektim gittim. Benden sonra bizimkiler müziğe devam etmediler. Kopukluklar oldu, araya evlilikler girdi. Hayat bir şekilde öyle aktı ve tam 24 sene geçti aradan. Birbirimizden kopuk değildik ama farklı şehirlerde farklı hayatlar yaşıyorduk. 24 sene sonra tekrar gaza geldik. Bikem Ekberzade sağolsun Athena ve Death Army Boots ile olan konserimizi paylaşmış. Ardından Semih Şimşek CD çıkartalım dedi. 2018’in mart ayında iki saatte sekiz parça kaydettik. Ve macera kaldığı yerden devam etti.”

KAVGA DÖVÜŞ

Çok kavga ediyorlardı faşistler ve polislerle. Taksim’de anıtın çevresinde oturdukları esnada “Parkinson Şeref”in bir tanıdığı Şeref’e küfreder. Zafer araya girer “Yanımızda bayan var küfretme” der. Kavga gürültü başlar, polis ekipleri gelir. Bu sefer polisler vurmaya başlar, arabaya almaya çalışırlar. 15-20 dakika ekiplerle mücadele edilir ve arabaya girmekten kurtulurlar.

“İsmail’in (Uçan) bir anısı var. Beyazıt’ta bunlar 4-5 arkadaş radyoyla yürüyorlar. Karşılarından gelen cüppeli sarıklı bir grup bunlara ‘Vay sen yolda nasıl müzik dinlersin’ diye laf atıyor. Bizimkiler de ‘Sana ne istediğimizi yaparız’ gibilerinden birbirlerine giriyorlar, cübbelileri dövüyorlar. İsmailler o gece Antalya’ya gidiyor. Aradan 3-4 gün geçiyor, cübbeliler altta kalmak istemiyor. Eskiden Beyazıt’ta Sahaflar Çarşısı’nın karşısında Kronik Özer’den Pentagram Hakan’a kadar rock camiasından isimler gümüş, kitap, kaset satardı. Bu cübbeliler bir gün toplanıyor, cumadan sonra 'Ala ala ala ala' diye bunları bir güzel…”

Zafer ve İsmail’in anıları anlatmakla bitmeyecektir. İsmail’in aracı Dolapdere’de bozulur. Zafer’le iterler. Kavga ederler, dayak yerler.

Headbangers grubunun bel kemiği, her olayın içinde olan Mehmet ile Zafer bir gün Akmar’ın arkasındaki mekanda mahallenin ülkücü gençliği ile kavgaya tutuşur. Kavgaya tutuştukları grubun mahallesinde olduklarından habersizdirler. Kapıdan bacadan bıçağı kapan gelir. Mehmet bıçaklanır, Zafer araya girer kavga devam eder, Mehmet’i alarak kaçarlar…

’98 yılında İstanbul’u terk eden Zafer Konay, Fethiye’ye gider. Önce barlarda çalışır. Headbangers Mehmet’in yanına gider. Mehmet, Fethiye’de eğitmen dalgıçtır. Onun sayesinde su altının gizemli dünyasını keşfetmeye başlar ve dalgıçlık mesleği olur. Sanayi dalgıçlığı yapmaya başlar ve emekli olur…

ALP EPER

Low Sexual Desire’da bas çalan Alp Eper geçtiğimiz yıllarda hayatını kaybetti. ’98 yılında grup dağıldığında Alp, Avşa’ya giderek yerleşir. Kilo alır, hastalanır ve maalesef hayatını kaybeder. Grubun en sevilen üyesi Alp, daima üyesi olarak kalacaktır.

Low Sexual Desire

Low Sexual Desire üyelerine göre grup dağılmadı. Uzun sürecek bir ara verdi. Bu aranın sebeplerinin arasında iş, aile gibi etkenler ağır basar. Türkiye’de punk konusunda çığır açan, özellikle Karga’da verdikleri unutulmaz performanslarıyla Low Sexual Desire'ı tarih yazmaya devam edecektir.

ÖNCEKİ HABER

Akit TV’deki hilafet çağrısının RTÜK gündemine alınması istendi

SONRAKİ HABER

Sendikacı Ahmet Arıkan: Tazminata sahip çıkmak için sadece basın açıklamaları yetmez

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa