CHP’den rapor: 15 Temmuz araştırılmadı, siyasi ayak açıklanmadı
CHP'nin 20 Temmuz OHAL'inin yıldönümünde açıkladığı raporda, "FETÖ’nün siyasi ayağı açıklanmadı, Bylock kullananların listesi açıklanmadı, İstihbarat raporları dikkate alınmadı" denildi.
Fotoğraf: MA
CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, olağanüstü halin (OHAL) ilan edildiği 20 Temmuz’un yıldönümünde “Sivil Darbenin Dördüncü Yılında Türkiye” başlıklı bir rapor yayımladı. Raporda 15 Temmuz’un araştırılmadığı, ‘FETÖ’nün siyasi ayağının ortaya çıkarılmadığı belirtildi.
Gökçen’in açıkladığı raporda, “Bylockçuların listesinin, 15 Temmuz gecesi bakanların ve siyasetçilerin nerede olduğu, HTS kayıtları açıklanmadı. Devletin kozmik odasına FETÖ’nün neden sokulduğu, istihbarat raporlarına ve Milli Güvenlik Kurulu kararına rağmen FETÖ yapılanmasına ilişkin neden işlem yapılmadığı soruları cevaplanmadı” ifadelerine yer verildi.
Gökçen, savcılık ve mahkemelerin önündeki dosya ve dava sayısının artışına dikkat çekti. Raporda Cumhuriyet başsavcılıklarına gelen toplam dosya sayısının 2015’ten 2019’a kadar 2 milyon 68 binden fazla artış gösterdiği, karara bağlanan anayasal düzene karşı suçların 2016’da 3 bin 287 iken 2019 yılında 44 bin 178’e çıktığı, genel tehlike yaratan suçların 2016’da bin 637 iken 2019 yılında 83 bin 548’e yükseldiği belirtildi. Terörle Mücadele Kanunu kapsamındaki suçlardan ise 2016 yılında bin 307 adet karar verilmişken 2019’da bu sayının 9 bin 335’e yükseldiğine işaret edildi.
Raporda ayrıca kanun hükmünde kararnameyle ihraç edilenlerin sorunlarına da değinildi. 2017’de göreve başlayan OHAL Komisyonu’nun verdiği 108 bin 200 karardan yalnızca 12 bin 200’ünün kabul kararı olduğu ve büyük çoğunluk olan 96 bin kararın başvuruların reddine ilişkin olduğu vurgulandı.
Gökçen, “Belediyelere kayyum atanması, belediye başkanlarının görevden alınması bu rejimin olağan bir uygulaması haline geldi. Seçimle iş başına gelen yöneticiler görevden alındı, mühürsüz oylarla Anayasa değiştirildi. İstanbul’da hakkımız olan seçim sonucu tanınmadı. Sivil darbe anayasasıyla yasamanın yetkileri gaspedildi, gözaltı süreleri uzatılırken avukat-müvekkil görüşmelerine skandal kısıtlamalar getirildi. Türkiye, insan haklarında sınıfta kaldı. AİHM kararları uygulanmadı, uluslararası endekslerde ‘özgür olmayan ülke’ Türkiye, siyasi amaçlarla verilen Demirtaş ve Kavala kararlarıyla AİHM önünde gülünç duruma düştü.” ifadelerini kullandı. (HABER MERKEZİ)
