21 Temmuz 2020 23:00

“Sahipsiz Elazığ” yine seçimleri mi bekleyecek?

Depremden kalan sorunlar seçimi beklemeye başlamıştır bile, ne de olsa gönülden gönüle değil de seçimden seçime belediyeciliktir anlayış.

Kaynak: Freesvg

Paylaş

Deniz TEPE

Elâzığ

 

24 Ocak depreminden bu yana Elazığ hala enkaz altında, hala yardımları bekler durur. Çözülmemiş sorunlar birleşip dağ olur. Oysaki billboardlarda “Ayasofya özgür” yazar, “belediye işi gönül işi” yazar. İşçi-emekçilerin dilinde ise “Sahipsiz Elazığ” lafı yer edinmiştir artık. Depremden kalan sorunlar seçimi beklemeye başlamıştır bile, ne de olsa gönülden gönle değil de seçimden seçime belediyeciliktir anlayış.

Biz Elazığ'ın Sanayi Mahallesi'ne gidelim. Sanayi'nin iklimi elbette Elazığ'dan çok da farklı değildir. Kışlar genç işçilerin 50 lirayı geçmeyen yevmiyeleriyle, yazlar 12 saate varan günlük çalışma maratonu ile geçer. Ama depremin yol açtığı sorunlar, Sanayi gibi işçi-emekçilerin yoğun olarak yaşadığı mahallelerde çözüm sırasının en sonunda yer alır.

NEDİR BU MAHALLELERİN BENZERLİĞİ?

Sanayinin sokaklarında dolaşmaya henüz başlamışken bir elektrikçide çıraklık yapan Harun’la karşılaşıyoruz. Harun, işinin niceliklerini öğrenip usta olmak istediğinden bahsediyor ve son zamanlarda gündemi gazetelerden takip etmeye çalıştığını, ülkenin ahvalinin pekiyi olmadığını dile getiriyor. Harun’un yanından ayrılmadan önce, eskiden iktidarın medya üzerindeki etkisinin ne ölçüde olduğunu bilmediğini, yalan yanlış birçok haberi okuyup etkilendiğini ama artık daha dikkatli davrandığını ekliyor.

Sanayi’nin kahvehanelerinin olduğu sokaklardan uzaklaştıkça kaynak seslerini, kesim makinelerinin seslerini daha iyi duymaya başlıyoruz. Köşe başında hemen yandaki lokantanın kuryeliğini yapan Burak Uğur ile karşılaşıyoruz. Tatil gününde olmasına rağmen eleman bulamadığı için patronu işe çağırmış. Depremden beri rahat yüzü görmediğini söyleyen Burak, “Kesrik Mahallesi’nde oturuyorum. Depremden 1 hafta sonra internetimiz kesildi. Aradığımda 15 gün sonraya tarih verdiler. 15 gün sonra aradığımızda bir 15 gün sonraya daha sonraya tarih verdiler. Ondan sonra hiçbir sonuç alamadık, 5 aydır erteleniyor. Mahallemizde evler yıkıldı, evler hala boşaltılmadı. Mahalle tamamen harabe, terk edilmiş ve kimse umursamıyor. Bir köşeye atılmışız. Yaklaşık bir aydır su patlamış sokakta o su arızası bile yapılmadı. Hiçbir şekilde ilgilenen kimse yok. Kısaca perişan haldeyiz” diyerek Elazığ merkezine uzaklığı yaklaşık 5 km olan Kesrik Mahallesi’nin deprem sonrası portresini çiziyor.

Ayrıca bu sene üniversite sınavına hazırlanamadığını da ekleyen Burak, “Üniversite sınavına hazırlanamadım. Neden? Dershanemiz kapandı. İnternetimiz kesildiği için hiçbir şekilde ders çalışamadım. Ablam üniversite öğrencisi, bilgisayar yok. İnternet üzerinden ödevlerini gönderdiği için hiçbirini yapamadı. Aynı sorun sınavlarda da olunca bir dönemi boşa gitti. Uzaktan eğitim sorununa değinmeye gerek bile yok zaten” diyor ve siparişe yetişmesi gerektiğini söyleyerek yanımızdan ayrılıyor.

GELİN SET ÇEKELİM GİDİŞATA!

Bugün yaşadıklarımızın sorumluluğu, sadece jeolojik bir doğal afetin ya da virüsün değil; henüz somut bir deprem politikası bile olmayan ya da “normalleşme” diyerek önleyici hatta koruyucu politikalar uygulamayan iktidarındır. Nasıl koronavirüsün yapısı biyolojik ama yayılması sınıfsalsa depremin de oluşumu jeolojik fakat enkaz altında kalanlar belki tarih boyunca değil ama bugün işçi-emekçilerdir. Burjuva iktidarı ve yerellerdeki temsilcilerinin krizleri halkın çıkarına yönetebileceklerini ya da fırsata çevirmeyeceklerini düşünmek tarih boyu çıkardığımız dersleri ve oluşturduğumuz öğretileri yok saymak demektir. Tüm bunlara karşın yapmamız gereken dün olduğu gibi bugün de değişmemiş, sistemin ve temsilcilerinin dünyayı karanlığa mahkûm etmesine karşın bizler birleşip önce aydınlığı daha sonra ise güneşin altındaki tüm insanları eşit yapana dek mücadele etmektir.

ÖNCEKİ HABER

Sanayi eldivenlerinden saksafon tozluğuna

SONRAKİ HABER

Medya tekelleşti, iki yılda 137 gazete kapandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa