21 Temmuz 2020 23:00

Hani sosyal mesafe vardı?

Pandemi sürecinin yarattığı olumsuzluklara bir yenisinin daha eklenmesi öğrencilerin kaygılarını ve normalleşen eğitime dair soru işaretlerini artırıyor.

Kaynak: Unsplash

Paylaş

Avcılar Sabancı 50. Yıl Anadolu Lisesi Öğrencileri

Okulların Eylül ayında açılacak olması; yaşanan pandemi ile yeterince gergin bir ortam yaratırken bir de geçtiğimiz haftalarda öğrendiğimiz bir gelişme bizi, Avcılar Sabancı 50. Yıl Anadolu Lisesi öğrencileri olarak daha çok kaygıya soktu. Deprem tedbiri almak adına Avcılar ilçesindeki okulların birleşeceğinden iki okuldaki öğrencilerin sınıf gruplarından ve EBA'dan birkaç öğretmenin yaptığı açıklamalar sayesinde haberdar olduk ve bunu aramızda konuşmaya başladık. Bu durumdan kaynaklı yaşanacak karışıklıkları ve bu karışıklıkların hem bizim sağlığımıza hem de ders düzenimize ciddi anlamda zarar vereceğini düşündüğümüzde, iki okulun öğrencileri için de pek mantıklı bir karar olmadığı belli oluyor.

ÖĞRENCİLER NASIL KORUNACAK?

Öncelikle okulların zaten yeterince kalabalık ve sınıfların da küçük olması gibi bir durum varken, okulların birleştirilmesi durumunda COVID-19 ile mücadele etmeye çalışırken sosyal mesafenin korunmasını nasıl sağlayabiliriz? İki okulun birleşmesi ile yaratılacak olan kalabalığı okul girişi, teneffüsler ve okul çıkışlarında nasıl kontrol altında tutabiliriz? Bu olayın gerçekleşmesi durumunda halihazırda 2400-2500 öğrenci bulunduran ve bu kalabalıktan memnun olmayan Avcılar Sabancı 50. Yıl Anadolu Lisesi öğrencileri için bu olayların konuşulması dahi bizi geren bir durum. Bu sorunlar iki okulda da üniversiteye geçiş için bulunan ve derslerine konsantre olmaya çalışan öğrenciler için büyük bir sorun teşkil edecek.

ÖRNEKLER VE ÇIKARILACAK DERSLER

Tabii sadece eleştirmekle olmaz, diğer ülkelerin COVID-19’a karşı aldığı önlemleri ve yaşadıkları sorunları inceleyip kendimize bir yol çizmeye çalışabiliriz. Alınan önlemler açısından Norveç'te izlenen yol öğrencilerin dersleri bahçede işlemesi oldu. Diyelim ki bu yolu biz de Türkiye’de izleyeceğiz ancak bu durumda yine bir sorun çıkıyor çünkü maalesef Türkiye’de bulunan okulların çoğu bu planı uygulamak için yeterince büyük bahçe alanına sahip değil. Ayrıca dünyadaki olumsuz örneklere ve sorunlara bakacak olursak Fransa'da yaşanan bir olaydan ders çıkarabiliriz. Fransa’da okulların açılmasından bir ay sonra 70 öğrencinin COVID-19 testinin pozitif çıktığını doğrulandı. Böyle bir durum karşısında Türkiye’de okullarımızın ne kadar esnek davranabileceğini düşünmeden edemiyoruz. Alınacak önlemler, yapılan planlamalar ve hazırlıkların yetersiz geleceği bir durum olursa nasıl bir rota izlenecek? Bunların dahi açıklanması yapılmadan, zaten okulların açılması yeterince korkutucu bir durumken, iki okulun birleşmesi ile yaşanacak karmaşanın kontrol altında tutulmasının çok zor olacağını düşünüyoruz.

ÖNCEKİ HABER

Hasankeyf’in katli sadece bir tesadüf mü?

SONRAKİ HABER

Sosyal medyaya kafes biçilir mi?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa