Kemal Türkler mezarı başında anıldı: Kıdeme ve tüm haklarımıza sahip çıkacağız!
DİSK kurucusu ve ilk genel başkanı Kemal Türkler, öldürülüşünün 40. yılında mezarı başında anıldı, anmada mücadele sözü verildi.
DİSK kurucusu ve ilk genel başkanı Kemal Türkler, öldürülüşünün 40. yılında mezarı başında anıldı.
Anmada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, iktidarın pandemi koşullarında işçilerin kazanılmış haklarına, kıdem tazminatı hakkına göz diktiğini söyleyerek mücadele çağrısı yaptı.
Topkapı Mezarlığında düzenlenen törene Kemal Türkler’in kızı Nilgün Türkler Soydan, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK’e bağlı sendika temsilcileri ile çok sayıda işçi katıldı.
"KEMAL TÜRKLER BİZE MÜCADELE GELENEĞİ BIRAKTI"
Anma etkinliğinin açılışında konuşan Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, sözlerine Şair Sennur Sezer'in "Kemal Türkler'in Son Sözleridir" şiiriyle başladı:
"Silin gözlerinizi
Aldandı yeniden
Beni vuranlar
Sürü şaşırır yolunu başı yitince
Sürü değilsiniz ki siz
İşçisiniz
Silin gözlerinizi görevdesiniz
Kitapları öldüremezler
Alanlarda bizi vuranlar
Tarihi geriye döndüremezler"
Sennur Sezer'e teşekkür eden Serdaroğlu konuşmasında şunları söyledi: "Kemal Türkler 'Benim mezarımın başına geldiğinizde şiş ve ağlamış gözlerle gelmeyin, işçilerden iyi haberlerle gelin' demişti. Biz de buraya matem tutmaya gelmiyoruz, Kemal Türkler'i unutmadığımızı ve türlü olumsuz şartlara rağmen gün geçtikçe daha fazlasıyla onu anmaya geldiğimizi göstermeye çalışıyoruz. Kemal Türkler bize Kavel grevini bıraktı, bize mücadele geleneği bıraktı, 15-16 Haziran'ın mirasını bıraktı, nasıl mücadele verilmesi gerektiğini öğretti. Biz de aynı yolda bu mücadelemizi devam ettiriyoruz."
"40 YILDIR BİZİ YANLIZ BIRAKMADINIZ"
Daha sonra Kemal Türkler’in kızı Nilgün Türkler Soydan söz aldı. Pandemi koşullarına rağmen anmaya katılan işçilere teşekkür eden Nilgün Türkler Soydan, "40 yıldır bizi yalnız bırakmadığınız için, Kemal Türkler'e sevgi ve saygınızı göstermek için, bizimle burada mezarı başında birlikte olmaya devam ettiğiniz için hepinize teker teker teşekkür ediyorum. Kovid-19 şartlarında, üstelik Türkiye'nin içinden geçtiği ekonomik ve sosyal koşullara rağmen mücadele etmeye devam ettiğiniz için sizi kutluyorum" diye konuştu.
ÇERKEZOĞLU: ÇOK ÖNEMLİ BİR DÖNEMEÇTEYİZ
Ardından söz alan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Kemal Türkler'in katledilişinin 40'ıncı yılında yine onun mezarı başında olduklarını söyledi. Çerkezoğlu, "Onun katledilişinin üzerinden dile kolay tam 40 yıl geçti. Genel Başkanımızın faşist katiller tarafından katledilmesi, Türkiye'yi 12 Eylül'e götüren süreçte çok önemli bir köşe taşıydı. 80'li yıllar ile birlikte başlayan, bütün dünyada sermayenin kendi krizine çözüm bulmak için ortaya koyduğu neoliberal kapitalist düzenin ilk ayak izlerinin atılmaya başladığı yıllardı. İşçi ve emekçilerin alabildiğine sömürüldüğü bir düzendi bu ve bugün artık Genel Başkanımıza şunu söyleyebiliriz ki bütün acılarla, zorluklarla, baskılarla yaşanan bu 40 yıllık sürecin sonuna geldik. Bugün dünyada, Türkiye'de mevcut kapitalist sistemin işçi sınıfına, kadınlara, gençlere vadedeceği hiçbir şey kalmadığı bir tarihsel evredeyiz. Bugün artık o büyük kadın devrimcinin söylediği 'Ya barbarlık ya sosyalizm' sözünün her gün ama her gün kendi hayatımızda doğruluğunu yaşadığımız bir dönemeçteyiz" dedi.
ÇERKEZOĞLU: KIDEME VE KAZANILMIŞ HAKLARIMIZA SAHİP ÇIKACAĞIZ
İçinde bulunduğumuz koşullara da dikkat çeken Çerkezoğlu, bütün dünyada koronavirüs salgını ile mücadele edilirken Türkiye'de koşulların daha da ağırlaştığına vurgu yaptı. İktidarın salgının ilk gününden itibaren politikalarını işçileri, emekçileri işsizleri, emeklileri, halkı korumak için değil sermayeyi, bir avuç şirketi korumak için şekillendirdiğine dikkat çeken Çerkezoğlu, "Türkiye'de ve dünyada 'evde kal' çağrılarının yapıldığı bir süreçte işçiler salgına karşı alınan bütün önlemlerin dışında bırakıldı. Bütün topluma 'evde kal' çağrıları yapıldı ama 'işçiler hariç, siz çalışacaksınız' denildi. 'Çarklar dönecek' anlayışı Kovid-19'u bir işçi sınıfı hastalığı haline getirdi. Ve bugün Türkiye, tarihinin en büyük iş ve istihdam kaybı ile karşı karşıya. Tam da bu süreçte işçileri koruması gereken siyasi iktidar birikmiş emeğimize, çocuklarımızın emaneti olan kıdem tazminatına bile el uzatmayı aklından geçirdi. Tıpkı 1999 depreminde toz dumanı arasında mezarda emeklilik yasasını çıkardıkları gibi pandemi koşullarında da kıdem tazminatının fona devrederek ortadan kaldırmaya çalıştılar. Bugün buradan kıdem tazminatımıza ve bütün kazanılmış haklarımıza sahip çıkacağımızı bir kez daha söylüyoruz" dedi. (İstanbul/EVRENSEL)