DİSK/Gıda-İş: Kadına şiddetin önlenmesi için İstanbul Sözleşmesi'ni uygulayın
DİSK/Gıda-İş Sendikası Genel Sekreteri Olcay Ozak, hükümetin çekilmeyi tartıştığı İstanbul Sözleşmesi’ne ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Fotoğraf: Evrensel
Artan kadın şiddetine karşı tepkiler yükselirken; kadınlar hükümetin çekilmeyi tartıştığı İstanbul Sözleşmesinin uygulanması taleplerini yurdun pek çok yerinde çeşitli biçimlerde dile getirmeye devam ediyor.
DİSK/Gıda-İş Genel Sekreteri Olcay Ozak, yazılı açıklama yaparak Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi yönündeki tartışmaları kabul etmediklerini belirterek; “İstanbul Sözleşmesi, kadına yönelik şiddetle özellikle de ev içi şiddetle ilgili yaptırım gücü olan ilk uluslararası sözleşmedir. Önemli bir ihtiyaçtan doğmuştur. Ülkemizde aile içi şiddetin yaygın olması nedeniyle, sözleşmenin tam uygulanır olması oldukça önemlidir” dedi.
“KADIN CİNAYETLERİNİN BİR SEBEBİ DE İŞSİZLİK VE YOKSULLUKTUR”
Kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin birçok sebebi olduğunu, en önemli sebeplerinden birinin de yoksulluk ve işsizlik olduğunu vurgulayan Ozak şunları dile getirdi:
“Ülkemiz işsizlikte, tarihinin en yüksek düzeyde olduğu dönemini yaşıyor. Başta gıda olmak üzere artan fiyatlar, kadın-erkek demeden bütün işçilerin, emekçilerin hayatını alt üst etti. Zaten düşük olan ücretler, pandemi sürecinde kısa çalışma ödeneği, ücretsiz izin uygulamaları ile daha da düşerek önemli bir gelir kaybı yaşattı. İşçi ailelerinde bu durum şiddeti arttıran önemli bir unsur oldu. İşsizliğin, yoksulluğun kadınlara yönelik şiddeti körüklediği bir gerçektir.”
Kadın cinayetlerinin önemli nedenlerinden birinin kadınların kendi bedenleri ya da hayatlarına dair karar almaları olduğuna dikkat çeken Ozak; “Kadınlar kendi yaşamları hakkında karar vermek istediklerinde, hayatlarındaki erkekler (eşi, sevgilisi, babası, kardeşi, oğlu) tarafından engelleniyorlar ve/veya şiddete uğruyor, hatta öldürülüyorlar. Devletin görevi kadına yönelik şiddete karşı, kadını koruyan yasaların uygulanması için harekete geçmektir” dedi.
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ CİNAYET VE ŞİDDETE KARŞI KADININ KORUYUCU KALKANIDIR”
İstanbul Sözleşmesi’nin şiddet oluşmadan önleme veya şiddet olduktan sonra kadını korumayı esas alan şiddeti uygulayana yaptırımı olan, şiddetin önlenmesinde önemli bir koruma kalkanı olduğunu ifade eden Ozak şöyle devam etti:
“Şiddeti körükleyen ve kadını aile içinde tanımlayan söylemlerden vazgeçilmelidir. Toplumsal cinsiyet eşitliğini ve kadının yaşamdaki her alanda eşit haklarla yer alabilmesinin koşulları oluşturulmalıdır.
Kadın yönelik şiddetin önlenmesi, mağdurların korunması, faillerin cezalandırılması kadına yönelik her türden şiddete, kadın cinayetlerine karşı toplumun tüm kurumlarıyla mücadele edilmesi sözleşmenin esasıdır. Sözleşme kadına yönelik şiddetin önlenmesini amaçlayan,özellikle bunun formülünü de toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması ile gerçekleşeceğini söyler.
Kadınların eşitlik mücadelesinde önemli bir adım olan İstanbul sözleşmesinin uygulanmasının garantörü imzacı devletlerdir.
Gıda-İş sendikası olarak kadınların kazanılmış bu haklarının savunucusu ve ısrarcısı olacağımızı, kadınların kendi hayatları hakkında ki kararları kendilerinin vereceği, toplumsal cinsiyet eşitliği ilkesi ile kadınların hem çalışma yaşamında hem de toplumsal alanda kadınları koruyan, güçlendiren her çalışmanın içinde olacağımızı belirtiriz.” (HABER MERKEZİ)