Kendi piyasasını yaratan sınav

YKS öğrencisi

İzmir

Pandemi süreci Türkiye emekçilerinin ekonomik ve siyasal krizin yükünü sırtladığı bir dönemdi. AKP iktidarının tekelci sermayenin çıkarlarını korumaya yönelik aldığı kararların gösterdiği üzere iktidar, emek sömürüsünü yoğunlaştırmak bir tarafa emekçi sınıfın çocuklarının emeğine de göz dikti. İktidarın bu süreçteki uygulamaları burjuvazinin çıkarlarının gençliğin çıkarlarıyla taban tabana zıt olduğunu gün yüzüne çıkarmakla kalmamış öğrenci muhalefetinin fitilini de ateşledi.

Türkiye’de üniversite sınavına hazırlık burjuvazi için önemli bir gelir kapısı. Özel öğretim kursu adı altında eğitim veren dershaneleriyle, YKS’ye hazırlama vaatleriyle son sene tercih edilen temel lise ve özel okullarıyla önemli miktarda sermayeyi içerisinde barındırır. Üniversite sınavına giren kişi sayısının artması da bu kurumların yararına. Türkiye’de her yıl sınava giren öğrenci sayısının artması da göz önünde bulundurulursa bu kurumlardaki sermayenin de kaçınılmaz şekilde büyüyeceği anlaşılacaktır.

Özel okullar kendilerine ödenen ücretleri iade etmeyip bir yandan verdikleri kalitesiz, altyapıdan yoksun online eğitim ile dönemi geçiştirirken diğer yandan emekçi kıyımı yaptılar. Bu süreçten en çok etkilenen kesim ise üniversite sınavına hazırlanma amacıyla son sene temel liselere ve özel okullara yazılan on ikinci sınıflar oldu. YKS öğrencilerini burjuvazinin çıkarlarıyla karşı karşıya getiren asıl konu ise turizm sektörünün dış hacminin azalmasına bağlı olarak geliştirilen alternatif idi. İleri bir tarihe ertelenen sınav tarihinin tekrardan geri alınması üzerine gelişen öğrencilerin tepkileri sanal ortam üzerinden örgütsüz, plansız bir şekilde ortaya çıktı. Bu hareket örgütsüz olmasına rağmen AKP iktidarını tedirgin etmeye yetmiş ve açıklanmanın yapıldığı gün TYT oturumu için otuz dakika ek süre verilmesi kararlaştırılmıştır.  Bu kararın göz boyamak dışında herhangi bir işlevi bulunmuyordu tıpkı AYT testinde matematiğin kolay sorulması gibi. Ancak göz boyama amacıyla alınan kararlar YKS’nin belirleyici özelliğini büyük oranda ortadan kaldırdı ve beraberinde üniversite sınavı tarihinde görülmemiş bir yığılmayı getirdi. Öyle ki 2019 sınavına göre sıralamalar belli aralıklarda iki üç kat geri attı. Bu da yığılmaya bağlı olarak tercih yapmayacak öğrenci sayısının bir hayli fazla olduğu anlamına gelmekte. Uygulanan politikalar ile mezun öğrenci sayısının bir hayli fazlalaşmasına ve dershane sahiplerinin ya da kurs uzantısı bulunan özel okulların ceplerinin dolmasına ortam hazırlandı. Şüphesiz öğrencilerin hakkının bu kadar kolay gasp edilebilmesinin nedeni iktidarın saldırgan politikalarına karşın gençliğin örgütlü mücadele bilincinden yoksun bırakılması.