“Hayvan hakları yasası çıkartılmalıdır”

Doğa ÇITAK

Ege Üniversitesi

“Bu kadarına da göz yummazlar artık herhalde” dediğimiz onlarca olayı peş peşe yaşamaya devam ediyoruz. Bizim dokunmaya kıyamadığımız yüzlerce hayvan bu ülkede her gün tecavüze uğruyor, işkence ediliyor, acı içinde katlediliyor. Ve bunun tek cezası para oluyor.

EN BÜYÜK SUÇ ORTAĞI: İKTİDAR

Geçtiğimiz hafta Ankara’da kendisine emanet edilen yavru köpeğe tecavüz ederek öldürdüğü haberlerini gördüğümüz Volkan Uzun. Olayın detayları gerçekten çok korkunç ve üzücü. Köpeğin otopsi sonucuna göre anal bölgede parçalanma, akciğerlerinde ve boğazında tahribat, kaburgalarında da kırık olduğu ortaya çıktı. Aynı zamanda Hatay’ın Samandağ ilçesinde Sinan Aydoğan adlı şahıs, bir evin bahçesinde bakılan “Goldi” isimli köpeği bıçakla yaraladıktan sonra gözaltına alınıp serbest bırakılınca geri dönüp tekrardan bıçaklayarak köpeğin ölümüne neden olduğu haberlerine de şahit olduk. Ve biz bu iki olayda da önceki olaylarda da bir “hayvana, cana, hayata” zarar vermenin hiçbir bedeli olmadığını, daha doğrusu tek bedelinin para olduğunu maalesef defalarca kez görmüş olduk.

HUKUKİ YAPTIRIMLAR OLMALI

Şunu unutmamalıyız ki bir hayvana karşı yapılan saldırı, istismar, taciz veya tecavüzün hukuken bir yaptırımının olmaması, iktidarın bu tarz olaylara zemin hazırlaması demektir. Ayrıca bu korkunç suçlara ortak olması demektir. Ülkemizde maalesef sadece hayvan hakları konusunda değil kadın cinayetleri, kadınlara yönelik taciz-tecavüz ve şiddet olaylarında da herhangi bir hukuki yaptırımın uygulanmadığını görüyoruz zaten. Diğer yandan hükümetin ve içinde bulunduğumuz sistemin doğayı, hayvanları, ormanları koruma altına almak yerine günden güne talan etme girişimlerinde bulunması, otel, fabrika vb. gibi hükümete ekonomik olarak katkı sağlayacak kurumların oluşturulması için Türkiye’nin dört bir yanında bilinçli orman yangınlarının organize edilmesi iktidarın çıkarları uğruna ortak olduğu korkunç suçlardır.

Yasalar değiştirilmediği sürece “mal”a zarar vermekten sadece para cezası alacak. Yani bir camı kırmak, kapıya tekme atmak ya da yanlışlıkla saksı kırmakla bir hayvana vahşice zarar vermek arasında hiçbir fark olmayacak, ormanları yakmaya, doğayı talan etmeye devam edecekler. Toplamda bu sorunların hepsi hükümetin ortak akıl problemlerinin ve iktidarın kendi halkına, coğrafyasına, hayvanlarına, doğasına sahip çıkmamasının göstergesidir.

Yasaların, hayvanları satın alınabilir bir mal ya da eşya olarak görmesi bir an önce sonlanmalı ve hayvan hakları yasası bir an önce çıkartılmalıdır. Aksi takdirde bu insanlar vahşice hayvanları katletmeye devam edecekler. Fakat biz insanlar olarak onların çıkaramadığı ses olmalı, haklarını savunmalı ve zarar vermek yerine temel ihtiyaçlarını karşılamalıyız. Onların bizden tek beklentisi bir kap su, bir kap mama ve biraz sevgi. Daha fazla “can” katledilmeden bir an önce “hayvan hakları yasası” çıkartılmasını ve değindiğim diğer konular için de gerekli yaptırımların, yasaların uygulanmasını istiyoruz.