TMMOB uyardı: İstanbul depremi için vakit daralıyor, çağrılara kulak verin
17 Ağustos Marmara Depremi'nin 21'nci yılı dolayısıyla açıklama yapan TMMOB, kaçak yapılaşmaya, imar alanlarının ranta açılmasına dikkat çekti.
17 Ağustos 1999'da Gölcük'te meydana gelen deprem sonrasında vatandaşlar kendi gayretleri ile enkaz altından yakınlarını kurtarmaya çalıştı. (Fotoğraf: Hikmet Saatçi/AA)
17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen depremin 21'inci yıl dönümünde açıklama yapan meslek odaları, olası bir İstanbul depremine ilişkin gerekli önlemlere bir an önce başlanması gerektiğini vurguladı. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Başkanı Emin Koramaz, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) 2002’de mevcut yapı stokuna ilişkin güçlendirme ve yenileme çalışmaları için deprem master planı hazırladığını ama uygulanmadığını belirterek, “İstanbul ve çevresinin deprem riski son derece artmış ve gereken önlemlerin alınması noktasında vakit daralmış durumdadır” dedi.
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, 17 Ağustos depreminin 21. yıl dönümünde yaptığı açıklamada, alınması gereken önlemlere dikkat çekti. 17 Ağustos 1999’da gerçekleşen depremde resmi rakamlara göre 18 bin 373 kişinin hayatını kaybettiğini, 48 bin 901 kişinin de yaralandığını belirten Koramaz, 5 bin 840 kişinin ise kaybolduğunu kaydetti. Bu ağır bilanço nedeniyle dönemin iktidarının gerek depremin neden olduğu ekonomik zararın etkilerini azaltmak, gerekse deprem sonrası yardım ve kurtarma faaliyetlerinde kullanmak için bir fon oluşturmaya çalıştığını hatırlatan Koramaz, bilim insanları ve araştırmacılardan oluşan Ulusal Deprem Konseyi’nin kurulduğunu ama 2007 yılında lağvedildiğini ifade etti.
Depremden sonra İBB'nin 2002’de mevcut yapı stokuna ilişkin güçlendirme ve yenileme çalışmaları için deprem master planı hazırladığını ama uygulanmadığını belirten Koramaz, “17 Ağustos 1999 depremi ve daha sonra yaşanan depremler yapı stokumuzun deprem güvenlikli olmadığını ortaya koymuşken, sanki bir daha deprem olmayacakmış gibi imar planları depreme dayanıklı yapı üretimini sağlamak için değil, kentsel rantın dağıtılması için bir araç olarak kullanıldı. Parsel bazında yapılan imar tadilatları ile ormanlık alanların ve su havzalarının dere yataklarıyla birlikte yapılaşmaya açıldı” dedi.
"MASTER PLANI UYGULANSA İSTANBUL BUGÜN DEPREME HAZIR OLURDU"
Nüfus yoğunluğunun ve dolayısıyla yapılaşmanın en fazla olduğu İstanbul için nitelikli ve kapsamlı bir kentsel dönüşüm için gereken ortalama sürenin 20 yıl olarak öngörüldüğüne dikkat çeken Koramaz, deprem master planı o gün uygulanmaya başlasaydı bugün İstanbul’un olası bir depreme hazır olacaını vurguladı. Meslek odalarının etkisizleştirilerek mesleki uygulamaların denetimsizliğe mahkûm edildiğini belirten Koramaz, yapı üretim sürecinin sağlıklı denetiminin sağlanamadığını, imar affı uygulamalarına devam edilerek kaçak yapılaşmanın teşvik edildiğini söyledi.
17 Ağustos depreminin 21. yılında böylesi bir karanlık tablonun ortaya çıktığını ifade eden Koramaz, “Bugün artık İstanbul ve çevresinin deprem riski son derece artmış ve gereken önlemlerin alınması noktasında vakit daralmış durumdadır. TMMOB ve bağlı Odaları tüm bu süreç boyunca mesleki sorumluluklarının bir gereği olarak, yapılaşmadan kaynaklanan risklerin bertaraf edilmesi için çağdaş bir ‘risk yönetim’ sisteminin oluşturulması, bölgesel ve kentsel ölçekte ‘sakınım planları’nın hazırlanması, mevcut yapı stokunun iyileştirilmesi, güvenli yapılaşmanın sağlanması ve tüm bu süreçlerin sağlıklı işletilebilmesi için meslek odalarının sürece etkin katılımını sağlayacak yeni bir planlama, tasarım, üretim ve denetim süreci modelinin benimsenmesi gerektiğini defalarca dile getirdik. Bu vesileyle bir kez daha iktidarı acilen çağrılarımıza kulak vermeye ve gereken önlemleri almaya davet ediyoruz" dedi.
August 17, 2020
(Ankara/EVRENSEL)