Mektup: Örgütlülüğünüz yoksa keyfi uygulamalara maruz kalıyorsunuz

Belediye işçisi
İzmir

Selam Evrensel okurları...

Son zamanlarda fabrikalarda, işyerlerinde artan Kovid-19 salgını ve bu sebeple ortaya çıkan ölümler üzerine bu mektubu yazmaya karar verdim. Kovid-19 salgınının dünya ölçeğinde yaygınlaşmasıyla birlikte kapitalizmin insan merkezli olmadığı, maksimum kârı her koşulda hedeflediği kendiliğinden teşhir olmuştur. Dünya ölçeğinde birkaç aksi örnek olmakla birlikte üretim çarkı durmamış, hayatın gerçekliğinden kopuk ‘Evde kal’ çağrıları yapılmış ve hayatını devam ettirebilmek için çalışmak zorunda olan milyonlarca emekçi fabrikalarda işyerlerinde Kovid-19 önlemleri hiçe sayılarak dip dibe çalıştırılmıştır.

İşçi ve emekçilerin örgütsüzlüğü, kapitalizmin çeşitli baskı aygıtlarıyla birlikte, kitle iletişim aygıtlarına hakim olması kapitalizmin insani bir üretim şekli olmadığı gerçeğini hızlı bir şekilde milyonlarca emekçinin algı dünyasından çıkarmış, egemenlerin her türlü önlemi almaya çalıştığı ancak bunun doğal bir afet olduğu algısı oluşturulmuştur. Ancak her gün evinden çıkıp binlerce kişinin çalıştığı işyerine giden her işçi, emekçi dile getirmese dahi kendisinin, çocuklarının, anne babasının, eşinin, canının hiçe sayıldığını; zihninde tekrar tekrar üretmekte ancak örgütsüzlüğün verdiği çaresizlikle boyun eğmektedir. 

Ben İzmir’de belediyede çalışan bir belediye işçisiyim. İzmir’de belediyede yaşanan bir örneği size aktarmak istiyorum. Büyükşehir ve ilçe belediyeleri genel olarak salgın önlemleri konusunda hassas davranıyorlar ancak bir güvenlik emekçisinin anlattıkları beni çok şaşırttı. İZSU bünyesinde Çeşme ilçesi Ildır köyünde temiz su pompa tesisinde güvenlik olarak çalışan bir kişide 6 Ağustos’ta Kovid-19 çıkıyor. Tabii testi yaptırdığı gün işe de gitmiş ve serviste 6 iş arkadaşıyla 45 dakika ile 90 dakika arasında yolculuk yapmış. Ancak testi pozitif çıkan güvenlikle birlikte sadece aynı birimde görev yaptığı, nöbet teslimi yaptığı bir güvenlik (O da bakanlığa bildirildiği için) karantinaya alınmış. 

Şefleri, öncelikle temas eden kişileri tespit etmiş ve bu kişilere test yaptırmalarını söylemiş. Ancak daha sonra amirlerinin durumu değerlendirdiklerini ve karantinaya gerek olmadığını, güvenliklerin durumunu işyeri hekiminin takip edeceğini söylemiş ve çalışma hiçbir şey olmamış gibi devam etmiş. Ne servis aracı ne de güvenlik kulübeleri dezenfekte edilmiş. Servis şoförü de dahil 20’ye yakın çalışan kendi kaderlerine terk edilmişler. Neyse ki geçen bir haftalık süreçte testi pozitif çıkan güvenlikle aynı ortamı paylaşan, temas eden hiç kimse bu hastalığa yakalanmamış. 

Bu durumu bana anlatan güvenlik emekçisi kimseye söylememem konusunda beni uyardı, çünkü ‘Beni işten atarlar’ dedi. Şaşırdığım ise bir kamu kurumunda bu durumun yaşanmasıydı. Bu arkadaşlar DİSK’te örgütlü ancak ne sendikadan doğru onlarla bir ilişki kurulmuş ne de kendileri sendika ile bir temas kurmuş. Yani fiili olarak örgütsüzler. Benim buradan çıkardığım sonuç, eğer canlı bir örgütlülüğünüz yoksa keyfi uygulamalara maruz kalmanız karşısında boyun bükmeniz kaçınılmaz oluyor, çalıştığınız yer kamu kurumu olsa dahi.

İZSU: SALGINA KARŞI HER TÜRLÜ ÖNLEM ALINIYOR

Mektupla ilgili gazetemize açıklama yapan İZSU Genel Müdürlüğü, “Covid-19 pandemisine karşı her türlü önlemi alarak konu ile ilgili her detayı hassasiyetle takip ettiğimizi önemle bildiririz” dedi.

İZSU Genel Müdürlüğü tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Ildır Terfi Merkezi Biriminde görev yapmakta olan personelimizin Dokuz Eylül Hastanesi’nde sağlık çalışanı olarak görev yapan eşinin Covid-19 testi pozitif çıkmış ve personelimiz bu durum üzerine hastaneye başvurarak test yaptırmıştır. Personelimiz 07.08.2020 tarihinde çıkan test sonucunun pozitif olduğunu öğrenmiştir. Bu konu hakkında işyeri hekimine de bilgi verilerek personel ile iletişime geçilmiş ve 07.08.2020 tarihi itibariyle evde karantinaya alınmıştır. Personelimizin son nöbetinde devir teslim sırasında temas etme riski olan mesai arkadaşı da tespit edilerek bu personelimize test yapılması için de gerekli başvuru kurumumuzca yapılmıştır. Ancak Sağlık Bakanlığı’nın Covid-19 yönergesine göre şikâyeti olmayan personele test yapılmadığı bilgisi tarafımıza ulaşmıştır. Bunun üzerine personelimiz kurumumuz işyeri hekimi tarafından 14 gün karantinaya alınmış ve durumu günlük olarak takip edilmiştir. Bugüne kadar hastalığa ilişkin şikâyet ve bulgu saptanmamıştır” denildi.

Bahsi geçen personellerin kullandıkları ortak teçhizatların dezenfeksiyon işlemlerinin de İZSU tarafından yapıldığı ifade edilen açıklamada, “Ayrıca bahsi geçen personellerimizin ortak kullandıkları servis aracına binen diğer personeller ile de iletişime geçilerek hastaneye yönlendirilmiştir. Fakat personellerimize yine Sağlık Bakanlığı yönergesine göre test yapılamayacağı bildirilmiştir. Bölgede görevli tüm personelimizin günlük olarak takipleri kurumumuzca yapılmaktadır. İZSU Genel Müdürlüğü olarak Covid-19 pandemisine karşı her türlü önlemi alarak konu ile ilgili her detayı hassasiyetle takip ettiğimizi önemle bildiririz” diye belirtildi. (İzmir/EVRENSEL)

İzmir Temsilcimiz Özer Akdemir basın kartı davasını kazandı

Eğitim Sen İzmir 5 No’lu Şube: Okulların temizliği kadrolu istihdamla çözülsün

Eğitim Sen İzmir Şubeleri: “Eğitim öğretim yılı derin sorunların gölgesinde başladı”

İzmir Müfredata Hayır Platformu: Eşit şartlarda eğitim için gerekli adımlar atılsın