Hacettepe öğrencileri: Sosyal hizmet bölümü açıköğretimden çıkarılsın
Sosyal Hizmet bölümü açık öğretimde varlığını koruyan bir bölüm. Hacettepe Üniversitesi öğrencileri: Zorunlu staj ve uygulama derslerini barındıran bölüm, açık öğretimden çıkarılsın.
Fotoğraf: Evrensel
Ali ALTUN
Nurseli UÇAR
Ankara
Pandemi nedeniyle üniversitelerde uzaktan eğitim tartışmaları sürerken, bölümlerin birer birer açık öğretime geçmesi gündemde. Sosyal Hizmet de açık öğretimde varlığını koruyan bir bölüm. Bünyesinde zorunlu staj ve uygulama derslerini barındıran bir bölümün açık öğretimde bulunmasının olası sonuçlarını Hacettepe Üniversitesi öğrencileriyle tartıştık.
İkinci Sınıf Öğrencisi Berna Yıldız uzaktan eğitim sürecinde açık öğretimde benzer bir yol izlendiğini fakat verim alınmadığına değinerek, “Örgün eğitim alan biz öğrenciler için açık öğretimin bize haksızlık olduğunu düşünüyorum. Çünkü biz gerek dersler gerek sınavlar açısından çok çaba sarf ediyoruz. Yeri geliyor sınavlarda sayfalarca yazılar yazıyoruz, yeri geliyor derslerde çok zorlanıp günlerce kütüphanede sabahlıyoruz. Sosyal Hizmet Bölümü hem teorik hem de uygulamaya dayanır. Oysa açık öğretimde sadece kitap ve PDF’lerle bir eğitim görülüyor” dedi. Bir başka İkinci Sınıf Öğrencisi Zeynep Karaderili ise “Aslına bakılırsa ülkemizde son dönemde bölüm sayısının da artmasıyla çalışacak birçok sosyal hizmet uzmanı var ve bu da açık öğretim fakültesinde açılan bölümlere karşı çıkma nedenlerimizdendir” diye konuştu.
“EN TEMEL HAKLARDAN KORKUYORLAR’
Bölümden mezun olan Koray Arkadaş ise şu ifadeleri kullandı: “Sosyal sorunların gündemleşmesinden ve insanların en temel haklarını talep etmelerinden korkuyorlar. Başka mantıklı bir gerçekçe bulamıyorum.”
İkinci Sınıf Öğrencisi Ayşenur Akgün ise açık öğretimin fırsat eşitliği bahanesiyle ileri sürüldüğünü ancak durumun adaletsizlik doğurduğunu belirtti. Aynı konuya değinen İkinci Sınıf Öğrencisi Didem Hakel de “Açık öğretimden mezun olan sosyal hizmet mezunlarının akademik yeterlilikleri olmamasına rağmen örgün eğitim ile okuyanlara göre önce atandıklarını duyuyoruz. Bunu da ‘Evde bulunduğumuz süreçte sınavlara çalışmak için daha çok fırsat buluyoruz’ şeklinde açıklıyorlar” diye sitem etti.
Ayşenur isimli öğrenci dayanışmanın gücüne dikkat çekerken Didem isimli öğrenci de “Sosyal hizmet açık öğretimden tez zamanda kaldırılmalı” ifadelerini kullandı. Koray isimli öğrenci şu değerlendirmede bulundu: “Sosyal hizmet akademisyenleri, öğretim görevlileri, sosyal hizmet uzmanları ve öğrencileri olarak daha fazla bir araya gelmeli ve daha örgütlü olmalıyız. Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği (SHUDER), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) gibi meslek örgütlerimize ve sendikalarımıza dahil olmalıyız. Yalnızca açık öğretim, örgün öğretim mevzusu için değil tabii ki. Kadınların, LGBTİ+’ların, mültecilerin, engellilerin, çocukların, yoksulların, yaşlıların, HIV ile yaşayanların, seks işçilerinin, otizmlilerin, down sendromluların ve dezavantajlı olmaya maruz bırakılmış herkesin hakları için mücadele etmeliyiz. Sorun yalnız açık öğretimle sınırlı değil. Açık öğretim fakültelerinin kapatılmasını savunurken bir yandan da örgün eğitim sisteminin geliştirilmesi için sosyal hizmet uzmanları olarak hep birlikte çabalamalıyız.”