Virüs yayılmaya biz de çalışmaya devam ettik
Bir yıl öncesine bakınca maaşım ile evin ihtiyaçlarına da katkı yapıyordum. Şimdi ise ele geçen para ile geçinebilmek daha zor.”

Fotoğraf: Christopher Burns /Unsplash
Arif Akdoğan
Ankara / Mamak
Yeşilbayır Mahallesi’nde yaşayan birçok genç gibi ben de liseye başlamadan 14-15 yaşında çalışmaya başladım. İki yıl kuaförde çalıştıktan sonra Siteler Sanayi Bölgesi’nde bir rulo fabrikasında 3 yıldır çalışıyorum. Oturduğum mahalledeki gençlerin çoğu Siteler’de veya OSTİM’de çalışıyor. Çocuk yaşta işçi çalıştıran yerlerin genellikle sanayi bölgeleri olması, ailelerin meslek öğrenir isteği ile çocuklarını atölyelere yönlendirmesinden kaynaklanıyor. Oradaki patronlar açısından ise çocuk yaşta daha az bir miktar paraya daha uzun çalışacak işçi bulmaları ve sigortasız çalıştırmaları bu döngünün böyle devam etmesini sağlıyor. Siteler’de işe başladığımda aldığım aylık para 1.400 TL idi. Yetişkin bir işçinin çalışması gereken süreden daha fazla çalışıp, bu maaşı alıyordum ki yaşıtlarıma göre bu para iyiydi. Sabah erkenden yola çıkıyor akşam 7’de evlerimize dönebiliyoruz tek izin günümüz ise pazar. Onun dışında günlerimiz atölye veya fabrikalarda geçiyor. Çalışma saatlerimiz içerisinde ustaları karşısında çırak görevinde bulunan bizler; sürekli emir altında, kimimiz küfür kimimiz de dayak yiyerek çalışıyor. Guruna yediremeyip işten çıkan ya da ustabaşı veya patron tarafından dayaklar ve küfürler eşliğinde kovulan birçok arkadaşımız var. Çalışmaya devam edebilenler bu sorunlarla baş başa kalıyor. İş dönüşü yemek yedikten sonra çok yorgun değilsek arkadaşlarımızla mahallede gezmekten başka yapabildiğimiz bir şey yok. Sosyal hayat bizler için rafa kaldırılmış bir halde. Ben spor yapıp, vücut geliştirmek isterdim ancak akşam 1-2 saatlik vakit ne bize yetiyor ne de halimiz kalıyor.
GEÇİNEBİLMEK DAHA ZOR...
Biz işçi gençleri ilgilendiren sorunlar giderek artıyor örneğin artan Euro ve Dolar karşısında aldığımız maaş değer kaybediyor. Bu daha fazla ekonomik sıkıntı anlamına geliyor. Bir yıl öncesine bakınca maaşım ile evin ihtiyaçlarına da katkı yapıyordum. Şimdi ise ele geçen para ile geçinebilmek daha zor. Ayrıca birçok genç işçi gibi ben de bir arabam olsa hayalini kuruyordum. Ancak 20 bin TL olan araba 45 bin TL olmuş. Hayal olmaktan dahi çıkmış. Örneğin geçenlerde gündeme gelen çoğu genç işçinin haberdar olmadığı kıdem tazminatının fona devredilmesi konusu şimdiden gelecekte sigortalı bir iş hayali kuranlar açısından daha da kötü bir geleceğe örnek. Ancak birçok işçi genç tazminat ne demek onu dahi bilmiyor.
SÖZ SAHİBİ BİZ OLMALIYIZ
Üniversite okumanın bahsi sohbetlerimizde neredeyse geçmiyor. Çocuk yaşlarda bile çalışmaya başlıyorsak, hayatımızın ilerleyen yıllarının bundan farksız olması beklenemez. Bu nedenle bizleri, işçileri ilgilendiren birçok konuyu Yeşilbayır Mahallesi gibi emekçi mahallerinde oturan gençler olarak daha iyi bilmemiz gerekiyor. Sonuçta koronavirüs yayılmaya, biz çalışmaya devam ettik. Gündeme ne düşüyorsa zararını ertesi gün görmeye başlıyoruz. Sabah erken saatlerden işe giderken başlayıp, akşam mahallede evlerimize gidene kadar süren birlikteliğimiz bize bu sorunlar karşısında da birlikte hareket etmenin fırsatını veriyor. Sigortadan, çalışma saatlerine kadar haklarımızın neler olduğunu öğrenecek alanlar, geleceğimiz için söz sahibi olabilecek ortamlar yaratmamız gerekiyor.
Evrensel'i Takip Et