HDP'li Ayşe Acar Başaran: Cezasızlık politikasıyla ödüllendiren iktidar sorumludur
İpek Er'e yönelik "nitelikli cinsel saldırı" suçundan tutuklanan Musa Orhan'ın tahliyesini değerlendiren HDP'li Ayşe Acar Başaran, “Cezasızlık politikasıyla ödüllendiren iktidar sorumludur” dedi.
İLGİLİ HABERLER
Nitelikli cinsel saldırı suçundan tutuklanan Musa Orhan tahliye edildi
İpek Er’in annesi: Devlete ve belindeki silaha güvendi
İpek Er'in babası Fuat Er: Annesi bugün "Ben dayanamıyorum, intihar edeceğim" dedi
Nitelikli cinsel saldırı sanığı Musa Orhan'ın tahliyesine tepki yağdı
İnanç YILDIZ
Diyarbakır
Batman’da 16 Temmuz günü intihar girişiminde bulunan ve 18 Ağustos'ta yaşamını yitiren 18 yaşındaki İpek Er’e tacavüz ettiği gerekçesiyle komuoyu baskısı üzerine tutuklanan Uzman Çavuş Musa Orhan tahliye edildi. Evrensel’e konuşan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü ve Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, olayın bu noktaya geleceğini tahmin ettiklerini belirterek, “Cezasızlık politikasıyla ödüllendiren iktidar sorumludur” dedi. “Er Ailesinin Avukatı İlyas Tarım, “Gerçekten yargı adına utandık, talihsiz bir karar” dedi.
İpek Er’in yaşamını yitirmesi sonrası “nitelikli cinsel saldırı” gerekçesiyle tutuklanan Uzman Çavuş Musa Orhan hakkında Siirt 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi tahliye kararı verdi. Orhan tutuklu bulunduğu cezaevinden önceki akşam salıverildi.
İTİRAZ REDDEDİLDİ
Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı ve Siirt Barosunun yaptığı itiraz ise reddedildi. Mahkemenin gerekçeli kararında, "rıza olduğu" öne sürüldü. Mahkeme heyeti, İpek Er'in ölmeden önceki ifadesinde dile getirdiği "Evlilik vaadi ile kandırdı", "dayanacak gücüm kalmadı", "sarhoş edip hap içirdi" ifadelerini ise "iddia" olarak değerlendirdi.
"YARGI ADINA UTANDIK"
Evrensel’e konuşan Er ailesinin avukatı İlyas Tarım, “İpek tecavüze uğradığında 18 yaşında. Rızası ile olduğu bir iddia var. Bunlar mahkemenin bütün delilleri değerlendirerek verebileceği bir karar iken 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi tahliye ediyor. Gerçekten yargı adına utandık, talihsiz bir karar. Ailenin avukatları olarak itirazlarda bulunacağız” diye konuştu.
"BU BOYUTA GELECEĞİNİ TAHMİN ETMİŞTİK"
Yaşananları Evrensel’e değerlendiren HDP'li Ayşe Acar Başaran, “Zaten bu olay ilk gündeme geldiğinden bu yana kişinin korunduğunu, yargılamanın adil ve şeffaf bir şekilde yürütülmediğini ifade ediyorduk. Kendisinin de ‘Bana bir şey olmaz olan sana olur’ gibi genç kadına söylediği sözler kamuoyuna yansımıştı. Maalesef sonuç itibariyle bir hafta bile tutuklu kalmadı" dedi.
"Genç bir kadın tecavüze uğradı. Bunun sonucunda intihara sürüklendi. Sosyal medyada başta kadınların tepkisi sonucu tutuklanmıştı" diye devam eden Başaran, "Hatırlarsınız Süleyman Soylu bir açıklama yapmıştı. Bu açıklamadan sonra biz olayın bu boyuta gelebileceğini tahmin etmiştik. Çünkü bir koruma iç güdüsüyle bir söylem söz konusuydu. Partimizi hedef göstererek, partimiz üzerinden bir siyaset yürüterek, var olan meseleyi 'oğlan bizim kız bizim' gibi aile içinde bir meseleymiş gibi yaklaşım ile üstünün kapatılacağının sinyalleri verilmişti” değerlendirmesinde bulundu.
Bunun sonuçlarını yaşadıklarını belirten Başaran, “Kadına yönelik şiddet ve tecavüz vakalarında erkeklerin ceza alması çok zor oluyor. Türkiye’de ne İstanbul Sözleşmesi ne Türk Ceza Kanunu’ndaki maddeler kadın lehine yorumlanmıyor. Her defasında kadının sorgulandığı bir biçimde süreç yürütülüyor. Ama buradaki meselenin bir özgünlüğü de failin kimliği. Zaten İçişleri Bakanı'nın bu konuyu gündemine alıp açıklama yapması, failin kimliğinin kendilerindeki hassasiyetinden, aslında meselenin bir parçası olmalarından kaynaklıydı” diye konuştu.
Şüpheli kadın ölümleri, kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet olaylarının yüksek olduğu bir dönemden geçildiğine dikkat çeken Başaran, "Sadece şiddet uygulayan, tepki çeken erkekler değil suçlu. Maalesef bu erkekleri cesaretlendiren, cezasızlık politikasıyla ödüllendiren iktidar aslında bu vakalardan birinci derece sorumludur” dedi.
Evrensel'i Takip Et